'Yemen'deki çatışma çıkar çatışması'

İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aynacı "Yemen'de Şii bir grup ile Sünni bir grup arasındaki çatışma varmış gibi bir görüntü ortaya çıkarılmaya çalışılıyor ama öyle değil. Yemen'deki çatışma çıkar çatışması" dedi.

  • 635
'Yemen'deki çatışma çıkar çatışması'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Hasan Aynacı, "Yemen'de Şii bir grup ile Sünni bir grup arasındaki çatışma varmış gibi bir görüntü ortaya çıkarılmaya çalışılıyor ama öyle değil. Yemen'deki çatışma çıkar çatışması." dedi.

Aynacı, TÜGVA Kastamonu Erkek Öğrenci Yurdu Konferans Salonu'nda düzenlenen "Yemen'de Yaşanan İnsani Krizin Nedenleri ve Son Durum" konferansında yaptığı konuşmada, ülkede insanlık dramı yaşandığını söyledi.

Yemen'in stratejik önemi olduğunu vurgulayan Aynacı, "Peygamber efendimiz döneminde de ticaret yollarının geçiş güzergahında olan bir yerdi. Jeostratejik bir önemi var. O dönemde de hem oraya gelen ticaret gemileri hem de oradan çıkan ticaret gemileri vasıtasıyla İslam’ın yayılmasında önemli rolü vardı. Endonezya, Malezya, Filipinler gibi ülkelerin İslamlaşmasında önemli bir yeri var. Süveyş Kanalı'nın açılmasının ardından oranın stratejik önemi daha da artıyor. Artık develerle değil de gemilerle geçilen bir deniz yolundan bahsediyoruz. Günlük 4,5 milyon varil petrol buradan geçiyor ve yıllık 21 binden fazla yük gemisi buradan geçiyor. Bu da aslında bu krizin sebebi olarak görülüyor." diye konuştu.

"Arap Baharı"nın bölgeyi etkilediğini ifade eden Aynacı, "2011 yılında başlayan Arap Baharı var. Tunus'ta başlıyor ardından Mısır'a, Libya'ya geçiyor. Oradan sonra Suriye'de başlayan olaylar. Bir şekilde bunun Yemen'e yansıması oluyor. 2012 yılında sokak gösterileri oluyor. Yönetimin değişmesi yönündeki talepleri var." ifadelerini kullandı.

İnsanların kanı üzerinden çıkar savaşı yapıldığını aktaran Aynacı, "Bu verdikleri çıkar savaşı ne yazık ki oradaki 30 milyon insanın kanı üzerinden yapılıyor. Olayların başladığı günden beri çatışmalarda 18 bin insan hayatını kaybetti. Bunun dışında açlık ve sağlık hizmetlerinden mahrum kalan insanlar hayatlarını kaybediyor. Ne yazık ki bunu yapan ülkeler Müslüman ülkeler." değerlendirmesinde bulundu.

"Orada mama alamadığı için bebekler ölmesin istiyoruz"

Bölgede mezhep savaşı olmadığını vurgulayan Aynacı, şöyle devam etti:

"Ne Suudi Arabistan İran'ın içerisinde İran'la savaşıyor, ne de İran Birleşik Arap Emirlikleri'nin içerisinde Birleşik Arap Emirlikleri'yle savaşıyor. Bunlar kendi savaşlarını Yemen üzerinde yürütüyorlar. Bu savaş bazı medya organlarında yayılmaya çalıştığı gibi mezhep savaşı değil, çıkar savaşı. Ne İran Husilere Şii oldukları için destek veriyor ne de Birleşik Arap Emirlikleri Şii olduğu için saldırıyor. Ne de oradaki hükümete Sünni olduğu için destek veriyor. Yemen'de Şii bir grup ile Sünni bir grup arasındaki çatışma varmış gibi bir görüntü ortaya çıkarılmaya çalışılıyor ama öyle değil. Yemen'deki çatışma çıkar çatışması."

Türkiye Cumhuriyeti'nin Yemen halkından yana tavır koyduğunu anımsatan Aynacı, "Türkiye, Yemen'de halkın tanıdığı bir hükümetin kurulması yönünde açıklamalar yaptı. TİKA ve Türk Kızılayı yardım kuruluşları üzerinden bölgede hastaneler, sağlık hizmetleri ve eğitime yönelik çalışmalar yapıyor. İHH olarak biz de bölgede çalışmalar yapıyoruz. Orada sürekli desteklediğimiz 6 bine yakın yetimimiz var. 8 mobil sağlık tırının Yemen'e ulaştırılıp farklı yerlerde çalıştırılması gibi bir projemiz var. Önümüzdeki günlerde inşallah ona da başlayacağız. Ekiplerimiz bölgede 2018 yılında yaklaşık 440 bin kişinin istifade edeceği çalışmalar yaptı. Bunlar arasında kumanyalar ve sağlık hizmetleri var." diye konuştu.

Aynacı, bölgede akan Müslüman kanının durdurulması gerektiğini ifade ederek, "Bizim buradaki amacımız orada akan Müslüman kanının biran önce durdurulması. Orada mama alamadığı için bebekler ölmesin istiyoruz. Yemen'den geçecek gemiler daha rahat geçsin, para ödemesin diye orada kaosun artmasını istiyorlar." dedi.

Konferansa Kastamonu İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Derneği Başkanı Mücahit Dağdelenoğlu, TÜGVA Kastamonu Temsilcisi Burak Arslan ve vatandaşlar katıldı.