Geçtiğimiz haftanın gözden kaçan, önemsenmeyen ama gerçekten çok önemli olan iki konu gazete sayfalarını meşgul etti.
Birincisi Milletvekili Halil Uluay'ın dile getirdiği 'UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE' konusu ve yatırımcı makine parkı olan kamu kuruluşlarının şehir dışına çıkarılması meselesi.
Her ikisi de Kastamonu ve geleceğimiz olan çocuklarımız için çok çok önemli.
Uyuşturucu meselesinden başlarsak; birkaç kere bu konu hakkında yazı yazdım. Ana babaların dahi fazla önemsemediği ama gerçekten önemi, tartışma konusu yapılamayacak kadar hassas olan bir konu.
Emniyet gece gündüz çalışmasına rağmen yeterli olmadığını bahsettim. Çünkü bu sadece emniyetin mücadelesi ile olacak ve kökü kazınacak konu değil. Herkesin bir yerinden tutması gerekiyor. Önce aile evladını takip edecek. Bir farklılık gördüğünde derhal emniyetten destek talep etmesi gerek. Çünkü emniyet bu konuda yönlendirici uzman kuruluşumuz.
Uyuşturucu kullanan kişinin davranış değişiklikleri şu şekilde tezahür edebilir.
Özellikle ruh hali değişimleri her uyuşturucu kullanımında beklenen belirtilerdendir. 'Mutluluk' (euphoria) dediğimiz mutluluktan uçma hali davranış belirtilerinden yalnızca bir tanesidir. Bu durumdaki birisini rahatlıkla ayırt edebilirsiniz. Uyuşturucu kullanan bireyde 'mutluluk' söz konusu olduğunda sıradan birisinin mutlu olma halinden beklenenin üstünde mutluluk ve enerji oluşur. Mutlu olma hali uyuşturucu kullanımından yakın bir zaman sonra kendini gösterir. Bunun haricinde uzun vadede uyuşturucu kullanımı bazı kalıcı biyolojik etkiler yaratarak beyinde değişikliklere yol açmaktadır. Örneğin davranışlara yansıyan unutkanlık, uyuşuk davranışlar, karar vermekte ve söylenenleri/ olayları algılamakta güçlük oluşabilir.
Uyuşturucu kullanımından ortaya çıkabilecek diğer belirtiler:
• Kronik baş ağrıları
• Uykusuzluk
• Kalp atışlarında bozulma
• Yaygın anksiyete bozukluğu
• Halüsinasyon ve yaygın
• Kan basıncında artış, terleme, çarpıntı, titreme
• Kilo kaybı
• Yeme bozuklukları ve iştah kaybı
• Şiddet meyili
• Kaslarda gevşeme ve motor becerilerinde sıkıntılar
• Ağız kuruluğu
• Damarlarda genişleme
• Hafıza ve konsantrasyon problemleri
Sayın Halil Uluay'ın bu konudaki girişimini sonuna kadar destekliyorum. Mesele hepimizi ilgilendirmektedir.
KAMU KURULUŞLARININ İL DIŞINA ÇIKARILMASI:
Şehrin nüfusu artınca, her yerde olduğu gibi önceden şehir dışı diye yapılan tüm tesisler şehir merkezi içinde kalmaktadır. Bu da uzun vadeli toplu yaşam alanında engel teşkil etmektedir. Şimdi şehir içinde kalan Karayolları Bölge Müdürlüğü, Özel İdare, Otogar, DSİ gibi kuruluşlar. Makine parkı olanlar üstelik trafik tıkanıklığına neden olmaktadır.
Önümüzdeki 50 yıl vizyonunu düşünerek bir projeksiyon yaptığımızda bu kuruluşların ana arterlere yakın ama şehir merkezinin uzun vadede ulaşamayacağı bir yerde toplu olarak yerleştirilmesi olmalıdır.
Aldığımız duyumlara göre de, DSİ yeni binalarını ihaleye vermiş, aynı şehir içinde yapılaşmaya gidiyor. Derhal durdurulmalıdır. Valilik, Belediye ve kamu kuruluşları yetkilileri bir araya gelip, bakanlık nezdinde bu sorunu çözmelidir. Aksi halde her yönüyle yaşanması zor bir şehir haline geleceğiz.
Hep beraber memleketin sorunlarına sahip çıkalım. Ortak akıl en doğruyu bulacaktır.