Ülke olarak tabir caizse 'kafayı yedik!'
Şöyle bir baktığımda tek olumlu haber 'Kanlıca mantarı bolluğu.' Onun da zehirli olanın yenmesi nedeniyle yüz civarında zehirlenme vakası olmuş, neyse ki; can kaybı yok.
Bir hasta yakının KEAH acilde ilgilenilmediği, oradan özel hastaneye gittiği, sonrasında tekrar KEAH’a gönderildiği, orada anjiyo olduğu şeklinde uzun açıklamasını okuyunca pek inanamadım. Çünkü ACİL'de SARI alana gönderildiğini fakat ilgilenmediklerini söyleyince bunu yazmam vacip oldu diye düşündüm.
Son zamanlarda 4-5 kez yakınım nedeniyle sarı alana hastam gönderildi. Ben de yanındaydım. Hepsinde de içeri giresiye oradaki genç doktorlar hemen kayıt ve yapması gerekenleri yapıyorlar. Takipleri de gayet güzel. Biri geliyor, biri gidiyor misali yoğunluğun eksik olmadığı, doktor ve sağlıkçıların adeta nefes alamadıkları bir yer olmasına rağmen bana göre 'MÜKEMMEL' sistemli çalıştıklarını gözlemledim.
Empati yaptım, kendimi onların yerine koyduğumda çok zor ve zamana karşı bir yarışın içinde olmamın mümkün olmadığını gördüm. Gerçekten zor ve hata yapmamaları gereken bir görev. Böyle bir hizmeti kötülemek, hafif görmek, başarısız göstermek asla kabul edeceğim bir durum değildir.
İyi ki varlar, onlara müteşekkir olmamız gerek.
Gündemden hiç düşmeyen cinayet, taciz, tecavüz sarmalı her geçen gün tehlikeli boyutlarda artıyor görünmekte. Son olarak İstanbul’da kan donduran cinayet 'Nereye gidiyoruz' cinsinden. Bir psikopat iki genç kadını öldürüyor, birisinin de kafasını kesip atıyor, kendisi de surlardan atlayarak intihar ediyor!
Bir başka olayda, sözde genç iki maganda, ve suç makinaları genç bir kızı güpe gündüz taciz ediyor, edepsizlik sınırlarını çoktan aşarak sözde erkeklik(!!) taslıyor!
Eylül ayının öldürülen kadın sayısı ne yazık ki ve çok acıdır azalmıyor, 34 kadın erkeklerin kurbanı oluyor!
Diğer müzmin ve kangren haline gelen ve polislerimizin gece gündüz mücadele ettiği uyuşturucu belasından kurtulamıyoruz. Buna paralel İspanya'dan gelen uyuşturucu haberi insanı çıldırtıyor. İspanya açıklıyor ki, Türkiye’den kalkan bir gemide yapılan aramada 4 ton uyuşturucu yakalanıyor. 7'si Türk 10 kişi yakalanıyor! Üst üste koyunca anlamamız dumura uğruyor!
Köy yangınları hakkında Valilik, Üniversite, Afad ve muhtarlar çözüm için bir panelde buluştular. Eksikler masaya yatırıldı, bundan sonrası için yol haritası çizildi. Ne yazık ki her olasılık değerlendirilmiş ama her evde bir 'Yangın Tüpü' bulundurulmasının faydalarını hiçbir katılımcı dile getirmemiş. Basit gibi görünen ama başlangıç anında yangına hemen müdahale edilecek bir aparat önemli görülmemiş! Büyüklerimiz daha iyi bilir!
KARAYILAN!..
Kastamonu’nun gururu Karayılan mecliste Milletvekilimiz Halil Uluay tarafından 1 dakikalık konuşmada gündeme getirilmiş!
Bir nedeni olmalı!.. Bir çok önemli konu varken neden Karayılan?!
İzahı olmayanın mizahı olur misali nedenini öğrenirsek rahatlayacağız! Ben de merak ediyorum!