Veriler ürkütücü! 14 yılda 1388 ev yandı
Kastamonu Valiliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kastamonu'da 2010 yılından itibaren 1388 evin yandığı, yangınlarda 42 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.
Kastamonu’da son yıllarda artan köy ve ev yangınlarının önlenmesi amacıyla Kastamonu Valiliği koordinesinde geniş çaplı çalışmalar yürütülüyor.
Bu çerçevede AFAD İl Müdürlüğü, Kastamonu İtfaiyesi, İl Jandarma Komutanlığı, İl Özel İdaresi, Orman Bölge Müdürlüğü ve Başkent EDAŞ personelinden oluşan komisyon, köylerde yaşayan vatandaşları bilgilendirmek için eğitimler düzenliyor.
Yapılan çalışmalarla ilgili Kastamonu Valiliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, 2010 yılından günümüze kadar 1388 evin yandığı ve bu yangınlarda 42 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.
"Yüzde 58’i elektrik kontağı kaynaklı"
Yangınların büyük bir kısmının eskiyen elektrik tesisatlarından kaynaklandığının belirtildiği açıklamada, "Kastamonu, ülkemizin en dağınık yerleşimine sahip illerinden biri olup 13 bin 96 kilometrekarelik alan üzerinde 1054 köyü ve bağlıları ile birlikte 3 bin 500’den fazla yerleşim birimine sahiptir. Yüzeyinin yüzde 70’i ormanlarla kaplı olan ilimizde köylerimizin yaklaşık yüzde 90’ı orman köyüdür. Geleneksel ahşap mimarisine sahip bitişik nizama yakın evler, köylerimizin yaygın yerleşim tipini oluşturmaktadır. Ahır, samanlık, kuruluk, ambar gibi müştemilat arazi sınırlaması nedeniyle köy evlerine de yakındır. Evlerimizdeki elektrik iç tesisatlarının yüzde 90’ından fazlası 1975’li yıllarda yapılmış, priz, kablo, sigortaları ve benzeri bileşenleri eski olup, hayat koruma üniteleri de birçok evde bulunmamaktadır. Evlerimizdeki elektrik tüketim hesaplamaları bu yıllardaki teknolojik gelişme düzeyine göre hesaplanmıştır. Günümüzde evlerde kullanımı gittikçe yaygınlaşan ve yüksek elektrik tüketen ütü, soba, fırın, ısıtıcı, şofben cihazlar, eski elektrik tesisatlarına sahip evlerde yangın risklerini artırmakta ve evlerde elektrik tesisatı kaynaklı yangınlara yol açmaktadır. Yangınların ana nedenlerinde elektrik kontağı yüzde 58, soba ve baca yangınları yüzde 18, diğer sebepler yüzde 15, kuru ot yakılması yüzde 5 ve yıldırım düşmesi yüzde 3 olarak tespit edilmiştir. Merkeze uzak, bitişik nizamlı, ahşap yapı özellikli, kalabalık köylerde çıkan yangın çok sayıda evin yanmasına sebep olmaktadır. Her yıl ortalama 80 adet köy yangını ile karşılaşılmaktadır." ifadelerine yer verildi.
Yanan ev sayısının en fazla Tosya ilçesinde olduğunun belirtildiği açıklamada, "Köy içerisinde yangın söndürmede kullanılabilecek yeterli miktarda söndürme alt yapısı yoktur. Köy evlerinin etraflarında odun yığılması yaygın bir adettir. Tüp, mazot gibi maddeler ilçe merkezlerine uzaklık gibi sebeplerle köy evlerinde stoklanmaktadır. Köylerde geçici-yazlıkçı ikamet edilen boş ev sayısı fazladır. Boş veya metruk evlerde, kabloların kemirgenler tarafından yenmesinden dolayı oluşan ark kaynaklı elektrik tesisatından başlayan yangınlar sıklıkla görülebilmektedir. Merkez ilçede ve ilçelerde itfaiye eksiklikleri söz konusudur. İtfaiyenin uzak, engebeli köylere ulaşması zaman almakta bu durum yangını büyütmektedir. Köylerde hidrant, su deposu, vana, yangın dolabı az sayıdadır. Önleyici tedbirler kapsamında İl Özel İdaresince köylerimize 380 yangın valfi, 99 dolap ve 100 adet hortum verilmiştir. Orman Bölge Müdürlüğü marifetiyle 263 adet tanker orman köylerimize dağıtılmıştır. 1000 adet 6 kilogram yangın tüpü yine bu süreçte İl Özel İdaresi ve Afet ve Acil Durum Müdürlüğü vasıtasıyla köylerimize dağıtılmıştır. ORKÖY iç tesisat yenileme projesi ilimizde yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır. Tosya’nın köylerinde birbirine bitişik yerleşim özellikleri, coğrafi şartlar, hane sayısı fazlalığı ve ahşap yapı stoku dolayısıyla yangın sayısı ve yangında yanan ev sayısı daha fazla olduğu dikkat çekmektedir." denildi.
"Kastamonu köy evlerinin içerdiği kültürel doku bu yangınlarda yok olmaktadır"
Köy yangınlarının sivil mimariyi yok ettiğinin kaydedildiği açıklamada, "Geleneksel Kastamonu köy evlerinin içerdiği kültürel doku bu yangınlarda yok olmaktadır. Yangınlarda tüm ev eşyaları yanmakta, aileler için büyük ekonomik kayıplar ortaya çıkmaktadır. Ayrıca AFAD Başkanlığı acil yardım ödeneği göndermek zorunda kalmakta, beslenme, barınma gibi gündelik hayatın normale dönmesi için ilgili kurumlarca kamu maliyesinden olacak şekilde harcamalar yapılmaktadır. Köy yangınlarında ahır, samanlık, tarım aletleri de yanarak kullanılamaz hale gelmekte, tarımsal üretim kaybı söz konusu olmaktadır. Yangın sonrasında evlerin yapılacağı, yeni yerleşim alanlarının bulunmasında sorunlar yaşanmaktadır. Kadastro çalışmaları 1980 yılında yapıldığı için, yeni imar mevzuatında mevcut yere ev yapılması da mümkün olmayıp yeni uygun alan bulunmasında güçlükler yaşanmaktadır. Bazı yangınlar ormanlık alanlara sıçrayabilmektedir. Özellikle yatağa bağımlı vatandaşlarımız yangında hayatını kaybetmektedir." denildi.