Uzmanlardan Velilere Karne Uyarısı
Psikolog Bahar Güneş, Öğrencilerin Zayıf Karnesi Hususunda Velileri Uyardı.
Uzmanlar, anne ve babaları çocuklarının zayıf karne getirmesi halinde kötü davranmamaları konusunda uyardı.
Yarı yıl tatiliyle birlikte milyonlarca öğrenci tatile girmeye hazırlanırken, Psikolog Bahar Güneş’ten velilere karne konusunda bir uyarı geldi. Anne ve babaların çocukların başarısını sadece karnedeki not üstünden değerlendirmemesi gerektiğini vurgulayan Psikolog Güneş, çocuk yetiştirmenin ömür boyu süren bir süreç olduğunu belirterek, karne dönemlerinin çocuk yetiştirmede kritik aşama olduğuna dikkat çekti. Çocuğun kötü bir karne getirmesi halinde anne ve babaların çocuğu suçlamak yerine sağduyulu davranarak başarısızlıkta kendi paylarını da araması gerektiğini kaydeden Güneş, "Çocuklar mutlaka karne değerlendirmesinin içine katılmalı. Karnelerinde zayıf olan dersler hakkında konuşulmalı, nedenleri üzerinde birlikte tartışılmalı. Başarısızlığın nedeni doğru belirlenmeli, okul, öğretmen ve rehberlik birimiyle işbirliği içinde hareket edilmeli. Onlara hata ve yapabilecekleri gösterilmeli. Asla ceza ve kıyaslama gibi olumsuz davranışlara girilmemeli. Karnedeki güzel notları ve başarılı alanları takdir etmeyi unutmamalı. Başarılı bir karne, sosyal ödül ve övgüyü hak eder" diye konuştu.
Ne tatil dönemlerinde, ne de okul zamanında çocuklara sürekli ders çalışmaları yönünde baskı yapılmasının doğru olmadığının altını çizen Güneş, şunları söyledi:
"Kötü karne getiren çocuğu suçlamak ve aşağılamak, ileriye dönük motivasyonunu yok ederek gelecek zamanlarda öğrenmeye ket vurabilir. Anne ve babanın iyi birer dinleyici olması ve çocuğun yaşadığı sorunları samimiyetle paylaşmaları veli ile çocuk arasında kurulacak en sağlıklı köprüdür."
SORUMLULUK BİLİNCİ AŞILANMALI
Çocuklara ödül-ceza sistemiyle yaklaşmanın büyük yanlış olduğunu hatırlatan Uygar Çocukevi Psikoloğu Bahar Güneş, sözlerini şöyle tamamladı: "Çocuklara mutlaka sorumluluk bilinci aşılanmalı. Anne ve babalar çocuklarına verilen ödev sanki kendilerine verilmiş gibi davranıyor. Ödev çocuğa verilir ve çocuğun yapması gerekir. Bu sayede sorumluluk bilincini öğrenir. Aile ise çocuğun tıkandığı yerde en fazla yardımcı olur. Çocuğun içsel motivasyonu desteklenmeli. Böylece ucunda bir ödül olmadan sorumluluğu gereği çalışmayı öğrenmeli. Aileler maalesef çocuklarıyla ilgili beklentilerini ayarlayamıyor. Büyük beklentilere giriyorlar. Kendi yapamadıklarını çocuklarının yapmasını istiyorlar. Bu da çocuklar üstünde büyük baskı oluşturuyor."
(İHA)