Taşköprü, Sarımsak İçin İyi Bir Marka
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, fevkalade kıymetli bir ürün olan sarımsağın üretiminin artırılması gerektiğini bildirdi.
SARIMSAKTA ÜRETİM YETERSİZ
- TZOB GENEL BAŞKANI ŞEMSİ BAYRAKTAR:
- “79,4 BİN TONLUK KURU SARIMSAK ÜRETİMİ BIRAKIN İHRACATI, TÜRKİYE’YE BİLE YETMİYOR, BAŞTA ÇİN’DEN OLMAK ÜZERE İTHALAT YAPMAK ZORUNDA KALIYORUZ”
- “KÜKÜRT, FOSFOR VE SELENYUM AÇISINDAN ZENGİN, COĞRAFİ TESCİL ALMIŞ TAŞKÖPRÜ SARIMSAĞININ YURT DIŞI
- “İKLİM KOŞULLARINA 10 AY GİBİ UZUN BİR SÜRE DAYANAN TAŞKÖPRÜ SARIMSAĞI, KURU MADDE ORANININ YÜKSEKLİĞİ NEDENİYLE DE İHRACAT VE SANAYİ İÇİN BİÇİLMİŞ KAFTAN, ARANAN ÜRÜN DURUMUNDA”
- “SARIMSAK BORSASININ KURULMASI VE SÖZLEŞMELİ ÜRETİM MODELİNİN HAYATA GEÇİRİLMESİ FİYATLARDA İSTİKRAR SAĞLAR”
- “2012’DEKİ 79,4 BİN TONLUK KURU SARIMSAK ÜRETİMİNİN YÜZDE 18,02’Sİ KASTAMONU’DA, YÜZDE 15,6’SI KAHRAMANMARAŞ’TA, YÜZDE 8,27’Sİ DE BALIKESİR’DE YAPILDI”
- “TÜRKİYE’DE 25,8 BİN TON DA TAZE SARIMSAK ÜRETİLİYOR. ÜRETİMDE GAZİANTEP YÜZDE 17,76 İLE İLK SIRADA. GAZİANTEP’İ YÜZDE 9,73 İLE ŞANLIURFA, YÜZDE 8,21 İLE HATAY TAKİP EDİYOR”
- “HALK ARASINDA BAŞTA YÜKSEK TANSİYONU DÜŞÜRME DAHİL, ÇEŞİTLİ HASTALIKLARA VE RAHATSIZLIKLARA KARŞI İYİ GELDİĞİNE İNANILAN VE BU AMAÇLA DA KULLANILAN SARIMSAĞIN, DÜNYADA YAKLAŞIK 700 TÜRÜ VAR”
(İHA) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, fevkalade kıymetli bir ürün olan sarımsağın üretiminin artırılması gerektiğini bildirerek, “79 bin 433 tonluk kuru sarımsak üretimi bırakın ihracatı, Türkiye’ye bile yetmiyor. Başta Çin’den olmak üzere ithalat yapmak zorunda kalıyoruz” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, halk arasında başta yüksek tansiyonu düşürme dahil, çeşitli hastalıklara ve rahatsızlıklara karşı iyi geldiğine inanılan ve bu amaçla da kullanılan sarımsağın, dünyada yaklaşık 700 türü bulunduğunu, Avrupa ve Asya’dan, kuzeybatı Amerika’nın Pasifik Okyanusu kıyılarına kadar olan geniş bir coğrafyada tarımının yapıldığını bildirdi.
Sarımsağın anavatanının Orta Asya ve Mezopotamya olduğunu belirten Bayraktar, Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü’nün (FAO) rakamlarına göre 2011 yılında 23,76 milyon ton sarımsak üretildiği bilgisini verdi. Dünya üretiminin yüzde 81’ini, 19,23 milyon tonla Çin’in tek başına yaptığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Çin’den sonra yaklaşık bir milyon ton üretimle Hindistan gelirken, Mısır 295 bin ton üretimle üçüncü sırada. Dünya sarımsak üretiminde 233 bin ton üretimle Rusya 4’üncü, 212 bin ton üretimle Myanmar 5’inci sırada yer alıyor. Türkiye ise 79,4 bin tonla 14’üncü sırada. Ülkemizin dünya sarımsak üretimindeki payı yüzde 0,33’de kalıyor.
Dekar başına verimde Mısır 2,43 tonla birinci sırada. Bu ülkeyi 2,3 tonla Çin, 1,87 tonla ABD, 1,23 tonla Güney Kore izliyor. Türkiye, dekar başına 817 kilogram verimle 14’üncü sırada bulunuyor.
Türkiye, ihracatının çok üzerinde sarımsak ithal ediyor. Son 10 yılda 28,83 bin ton olan kuru ve işlenmiş sarımsak ithalatının yüzde 92’si Çin’den gerçekleştirildi.”
TAŞKÖPRÜ, SARIMSAK İÇİN İYİ BİR MARKA
Türkiye’de sarımsak denince akla Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinin geldiğini bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:
“Kükürt, fosfor ve selenyum açısından zengin, coğrafi tescil almış Taşköprü sarımsağının yurt dışı tanıtımı iyi yapılmalı. Taşköprü sarımsak için iyi bir marka. İlçenin ismi sarımsakla özdeşleşmiş durumda. İklim koşullarına 10 ay gibi uzun bir süre dayanan Taşköprü sarımsağı, kuru madde oranının yüksekliği nedeniyle de ihracat ve sanayi için biçilmiş kaftan, aranan ürün durumunda.
Kastamonu Taşköprü dışında, Kahramanmaraş, Balıkesir, Hatay, Gaziantep, Karaman, Tokat, Aksaray, Adıyaman ve Kırklareli illerinde de önemli miktarlarda sarımsak üretilmektedir. Kastamonu Sarımsağı, Edirne Sarımsağı, Balıkesir Sarımsağı, Kara Sarımsak ve İspanyol Sarımsağı gibi sarımsak çeşitleri de üretiliyor. Kara sarımsak genellikle yaş olarak tüketilirken, diğer çeşitler kuru olarak sofralarımıza geliyor.”
Cumhuriyetin ilk yıllarında yaklaşık 5,5 bin ton sarımsak üretiminin 1980-1990 arası hariç sürekli arttığını bildiren Bayraktar, üretimin 2000’li yıllarda 80 bin ton kuru sarımsak şeklinde gerçekleştiğine dikkati çekti. Bayraktar, 2012 yılında üretilen 79,4 bin tonluk kuru sarımsağın, yüzde 18,02’sinin Kastamonu’da, yüzde 15,6’sının Kahramanmaraş’ta, yüzde 8,27’sinin Balıkesir’de yapıldığını belirtti. Şemsi Bayraktar, Taşköprü Ziraat Odası verilerine göre, 2013 yılında 27 bin dekar alanda ekim yapıldığı ve 23 bin tonluk üretime ulaşılacağını vurguladı.
Bayraktar, Türkiye’de 2012 yılında 25,8 bin ton da taze sarımsak üretildiğini, üretimde Gaziantep’in yüzde 17,76 ile ilk sırada olduğunu, Gaziantep’i yüzde 9,73 ile Şanlıurfa’nın, yüzde 8,21 ile Hatay’ın takip ettiğini belirtti.
ÜRETİMDE KARŞILAŞILAN PROBLEMLER
Tarımsal üretimde karşılaşılan genel problemlere sarımsak yetiştiriciliğinde de rastlandığına dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
“Bunları; tarımsal girdilerin pahalı olması, tarım arazilerinin parçalı yapısı, örgütlenme, pazarlama, sulama, eğitim düzeyinin düşüklüğü, öz sermaye yetersizliği, gelir düşüklüğü olarak sıralayabiliriz. Özellikle ilkbahar ekimlerinde hava şartları ile ilgili olarak, don gibi, ekim yerinin hazırlanmasını önleyecek durumlar ve mevsimsel aşırı yağışlar veya sonbahar ekiminde kuraklıktan dolayı zamanında ekim yapılamaması; sarımsağın kendine has üretim problemleridir.
Öte yandan, sarımsak üreticisinin en büyük problemleri arasında fiyat istikrarsızlığı gelmektedir. Sarımsak tarımının genellikle küçük ölçekli, aile işletmeleri tarafından yapılması ve bu işletmelerin birlik olamaması ürün fiyatların daha çok komisyoncu, tüccar ve ithalatçı tarafından belirlenmesine neden olmaktadır. Küçük üretim ve satış birimleriyle organizasyon eksikliği tarımda örgütlenmenin ne denli önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Sarımsak borsasının kurulması ve sözleşmeli üretim modelinin hayata geçirilmesi fiyatlarda istikrar sağlar.”
Bayraktar, sarımsak tarımında tohum üretiminin de önemli olduğunu, sadece tohum amaçlı sarımsak yetiştiriciliği de yapılması gerektiğini, bunun verimliliği artıracağını bildirerek, “hastalık ve zararlılara karşı daha dayanıklı ürün yetiştirilmeli, hastalıklara ari, sağlıklı tohum yetiştirilmesi esas olmalı” dedi.