Tahsin Babaş, İddiaları Yanıtladı

AK Parti Kastamonu Belediye Başkan Adayı Tahsin Babaş, MHP Belediye Başkan Adayı Hayati Hamzaoğlu'nun ileri sürdüğü iddiaları yanıtladı.

  • 619
Tahsin Babaş, İddiaları Yanıtladı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

TAHSİN BABAŞ, İDDİALARI YANITLADI
VEDAT YUNUS İKİZOĞLU (İHA)
AK Parti Kastamonu Belediye Başkan Adayı Tahsin Babaş, MHP Belediye Başkan Adayı Hayati Hamzaoğlu’nun ileri sürdüğü iddiaları yanıtladı. 
Yazılı basın açıklamasında bulunan Tahsin Babaş, Hayati Hamzaoğlu’nun önceki açıklamalarından farklı olmayan bu açıklamalarının kendilerini şaşırtmadığını belirterek, şunları kaydetti: “Vefasızlık İddiası: Hakkımda üretilen, Sayın Turhan Topçuoğlu’na vefasızlık suçlaması, tamamen MHP İl Başkanı ve MHP adayının kendi şahsi görüşüdür, toplumda böyle bir düşünce ve kanaat yoktur. Sayın Topçuoğlu da benim hakkımda asla böyle bir şeyi düşünmez ve söylemez. Çünkü ben O’nun emrinde yıllarca çalıştım ve O’nun bana olan güvenine layık olmak için gecemi gündüzüme katarak halka hizmet ettim. Bu temelsiz iddia, toplumda da kendisine yer bulamamıştır. Kastamonu halkı kendisine yıllarca hizmet eden Tahsin Babaş’ın kendi “hür iradesiyle” dilediği partiden siyasi hayata atılmasında hiçbir sakınca görmemiştir ve görmeyecektir. Kaldı ki bu parti ilimize Cumhuriyet tarihinin en büyük hizmetlerini yapan Ak Parti olunca bu tepkiler sadece olumlu tepkiler olmuştur. Benim Ak Parti’de siyasi hayata atılmam konusunda hiç kimse hiçbir şey diyemez. MHP İl Başkanı veya birkaç kişi öyle istiyor diye, kendi hür irademe ipotek koyduracak konumda değilim. Ayrıca Kastamonu halkının her kesiminden ve bu arada ülkücü kardeşlerimden de şahsıma karşı büyük bir teveccüh gösterilmektedir. Bu da MHP’nin bu seçimi kazanmasının imkansız olduğunun en büyük kanıtıdır.
Kaybetme Sendromu İddiası: Hayatımda giriştiğim her işte başarılı oldum. Hiçbir işte başarısız ve kaybeden taraf olmadım. Bunun sebebi de asla başarısızlığı kabul etmeyen bir yapım olmasıdır. Başarı, benim karakterimin ayrılmaz bir unsurudur. Bu seçimlerden de başarıyla çıkacağımıza, kazanan taraf olacağımıza kesin olarak inanıyorum. Bu nedenle “kaybetme sendromunun” ne olduğunu, nasıl bir duygu olduğunu bilmiyorum. Sanırım Sayın Hamzaoğlu, inişli çıkışlı hayat çizgisi sayesinde, yaşadığı tecrübelerle kaybetme sendromunu herkesten iyi biliyor. Onun tecrübelerine de saygı duyuyorum ve bu konuda cevap vermiyorum.
Projeler: Sayın Hamzaoğlu’na Turhan Topçuoğlu’nun eskiden hazırlattığı projelerin dışında kendisine ait hangi projeleri olduğunu sormuştuk. O da projelerini görmezlikten geldiğimizi söylemiştir. Hala bu projeler ortaya çıkmamıştır. Sanırım bu projeleri seçim tarihine kadar açıklayacaktır ve bizler de öğrenmiş olacağız.
Kafa karışıklığı iddiası: Sayın Hayati Hamzaoğlu, “5 AVM” olarak gündeme taşıdığı ve artık Kastamonu kamuoyunca iyi bilinen konuyu kafasına takmıştır. Bizim kentsel dönüşüm projelerimiz içinde bahsettiğimiz AVM konusunu siyasi malzeme yapmak isteyen ve “tribünlere oynamayı” alışkanlık haline getiren Sayın Hayati Hamzaoğlu, “Esnaflarımızı AVM’lere ezdirmeyeceğiz” şeklinde tanıdık bir söylem geliştirmiştir. Yine bu konuda bizim kafamızın karışık olduğunu da iddia etmektedir. Oysa bizce asıl kafası karışık olan, biz değil, kendileridir. Bizim söylediğimiz yeterince açık ve nettir. Bir kez daha söylemek gerekirse; özel sektör Kastamonu’da bir potansiyel görürse AVM yapar ve belediye de ruhsatını verir. Şu ana kadar da bu hep böyle olmuş ve belediye de ruhsatı vermiştir. Sayın Hamzaoğlu, göreve seçilirse, şu an yapımı devam eden veya bundan sonra yapılacak olan AVM’lere ruhsat vermeyecek midir? Açılışını birlikte yaptığımız Park AVM’nin aslında “gross market” olduğunu ve burayı AVM olarak adlandırmakla şehircilik konusunda bilgi düzeyimizi gösterdiğimizi söylüyor. Biz AVM’nin ne olduğunu da, gross marketin ne olduğunu da biliyoruz. Ancak başka bir isim verince sıkıntı ortadan kalkıyor mu? O zaman gross marketlerin açılında sizce bir sakınca yoktur. Öncelikle AVM konusunda tavrınızı netliğe kavuşturmalı, bu konuda açık olmalısınız.
Kentsel dönüşüm: Bizi kafa karışıklığı ile suçlayanlar, hala kentsel dönüşüm konusunda kendilerine bir yol haritası belirleyemediler. Bir taraftan kendilerinin de kentsel dönüşüm yapacaklarını söylerken diğer taraftan kentsel dönüşüme karşı oldukları yönünde açıklamalar yapıyorlar. Şimdi şu soruyu sormak zorundayız: Kentsel dönüşüm konusunda var mısınız, yok musunuz? Artık Kastamonu kamuoyunu aydınlatın. Ancak bunu, polemiklere girmeden, “biz kentsel dönüşümü şöyle yapacağız, böyle yapacağız, farklı yapacağız” demeden yapın. Çünkü kentsel dönüşüm kavramı tek bir kavramdır ve ne olduğu da mevzuatla açıklanmıştır. Yani bu mevzuatın dışında, farklı bir kentsel dönüşüm yok! Kendinizi “yasa koyucu” yerine koymayın. Siz sadece kentsel dönüşüme var mısınız, yok musunuz, onu açıklayın.
Belediye Ekibi: Elbette ki AK Parti’nin Kastamonu Belediye Başkan Adayı yapılmamın en önemli sebebi, Kastamonu Belediyesi’nde yaptığım başarılı görevlerim ve belediyeciliği iyi bilmem dolayısıyla olmuştur. Bu ise, AK Parti’nin her türlü önyargıdan uzak, her kesimi kucaklayan, hizmeti ön plana alan ve başarıyı ödüllendiren kurumsal yapısı ile ilgilidir. Bunu, farklı zihniyetteki insanlar anlayamaz. Belediyede 25 yıl çalışmış ve önemli makamlarda bulunmuş bir kişinin “Belediyenin başarısında benim de payım var” demesinin ne gibi bir sakıncası var? Turhan Topçuoğlu’nun ekibinde görev yapan elbette ki benden başka arkadaşlarımız da bulunmaktadır ve onlar da kendi alanlarında başarılı hizmetler yapmışlardır. Yani, belediyenin başarılarında onların da katkısı, payı vardır. Ama onlar bunu söyleyemezler. Niçin? Çünkü mevcut belediyede bunları söyleyebilecek demokratik bir ortam yoktur. Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu’nun rahatsızlığı ile birlikte belediyede bir “korku imparatorluğu” oluşturulmuştur. Belediye çalışanları, MHP’li yöneticiler tarafından devamlı izlenmekte, taciz edilmekte, korkutulmaktadır. Hayati Beyin “belediyeden müdürlerin gelip geçtiği, ama belediyenin başarısının artarak devam ettiği” sözü de kendisinin belediyeyi tanımadığını gösterir. “Aynı çarkın dişlileri” diyerek küçümsediğiniz müdürlerin çoğu bu belediyede 15-20 yıldır müdürlük yapmaktadır. Biz, Sayın Turhan Topçuoğlu ile yıllarca beraber görev yaptık, hiç böyle küçümseyici bir sözü kendisinden duymadık. Ama şimdi belediye müdürleri “aynı çarkın dişlisi” olmuş. O zaman çarkın mili de siz mi oluyorsunuz?
Turhan Topçuoğlu’ndan bayrağı teslim alma meselesi: Sayın Hamzaoğlu, Turhan Topçuoğlu’nun, kendisine 20 yıldır güven sağladığı için bayrağı teslim ettiğini söylüyor. Sayın Topçuoğlu’nun aday olmayacağına dair yaptığı açıklamadan yola çıkarak “Beni Kastamonu’ya, Kastamonu’yu da bana emanet etti” diyor. Oysa ki o açıklamada Sayın Hamzaoğlu’nun adı geçmediği gibi, o açıklamanın yapıldığı tarihte Sayın Hamzaoğlu bırakın aday olmayı, resmen aday adayı bile değildi, hatta MHP’nin üyesi bile değildi. Adaylığı kesinleşmeden MHP’ye üye olmadı. Bunu herkes biliyor. Hamzaoğlu devlet memuru muydu ki MHP’ye üye olmak için son ana kadar bekledi. Hamzaoğlu, 20 yıldır MHP’de değil, ne MHP’nin, ne de Belediyenin hiçbir çalışmasının içinde yer almadı. Açıklamasında, “Sayın adayın şu andaki partisinden Sayın Topçuoğlu’nun karşısına aday olmam için teklifler yapıldı” diyor. Elbette ki siyasette böyle şeyler olabilir, adaylık teklif edilmesinin ne sakıncası var, anlayamadık. Ama bu teklifin, o dönem Ak Parti’de siyaset yapıp bugün MHP’de devam eden bir siyasetçiden gelip gelmediğinin de bilinmesi, açıklığa kavuşturulması gerekir. Çünkü eğer bu bir bayrak yarışı ise, bayrak yarışında bayrak koşana teslim edilir. Hayati Bey, hep başka kulvarlarda koştu, ama yine de bayrağı kapmış, kendisini tebrik ediyorum. Ancak kendisine bayrağı kimin teslim ettiğini de Kastamonu halkı çok iyi bilmektedir”