'Ramazan'ı hac gibi yaşamalı, manevi lezzetleri kaçırmamalıyız'
Samsun İl Müftüsü Yard. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk, rahmetin sağanak sağanak yağdığı eşsiz ay Ramazan'da, kutsal topraklarda hac farizası yerine getirilirken nasıl davranılıyorsa o şekilde düşünmek ve hareket etmek gerektiğini söyledi.…
Samsun İl Müftüsü Yard. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk, rahmetin sağanak sağanak yağdığı eşsiz ay Ramazan'da, kutsal topraklarda hac farizası yerine getirilirken nasıl davranılıyorsa o şekilde düşünmek ve hareket etmek gerektiğini söyledi.
Ramazan ayının çok faziletli bir ay olduğunu dile getiren Müftü Öztürk, orucun bu ayda farz, teravih namazının ise sadece Ramazan’da kılındığını hatırlattı. Öztürk, “Zekat, fitre, fidye mübarek ay içinde veriliyor. Bayram, bu ayın içinde, Peygamberimiz'e (sas) peygamberlik bu ayda verildi. Kur'an'ın doğum ayı bu ay. Kadir Gecesi bu ayın içinde. Mukabele geleneği olup, ibadetlerin zirveye çıktığı ay Ramazan ayıdır. Bütün bunlardan dolayı Ramazan ayı fazilet kazanmıştır. Ama hepsinden daha faziletli olan ise Kur'an-ı Kerim'in bu ay içinde doğmuş olmasıdır. Çünkü bütün bu ameller hakkındaki bilgiyi de bize Kur'an-ı Kerim veriyor. Onun için en önemlisi Kur’an-ı Kerim. Öyle ise Ramazan ayında Kur’an-ı Kerim’e ağırlık vermemiz lazım. Yapılmayan bir işi yapmalı, Kur’an-ı Kerim'i manasıyla birlikte okumalıyız. Meal hatmi yapmalıyız.” bilgisini verdi.
"CEHENNEM KAPILARINI KAPATACAK DA ŞEYTANI BAĞLAYACAK DA BİZİZ"
Ramazan ayında Cehennem kapılarının kapanıp, Cennet kapılarının açıldığını ve şeytanların bağlandığını ifade eden Öztürk, “Peki şeytan neden bu ayda bağlanıyor. Durup dururken şeytan bağlanır mı? Bağlanmaz. Şeytanı müminler bağlayacak. Günaha bulaşmayacaksın, haramdan uzak duracaksın, şeytan da iş bulamayıp bağlanacak. Yoksa şeytan durup dururken bağlanmaz. Bu kadar basit. Cehennem kapıları neden kapanıyor. Çünkü kimse kötü iş yapmıyor. Güzel ameller yapınca Cehennem'e gidecek insan kalmıyor. Şeytanı bağlayacak da Cehennem kapılarını kapatacak da biziz. Recep ve Şaban ayları Ramazan’a hazırlık aylarıydı, Mevlid Kandili, Regaip Kandili ve Miraç Kandili de Kadir Gecesi’nin habercileriydi. Biz Ramazan’ı dolu dolu, bol amelle geçirmek için Kur’an-ı Kerim’e ağırlık vereceğiz, ibadetlerimizi yapacağız.“ açıklamasında bulundu.
"HAC GİBİ DÜŞÜNÜLMELİ, İLAHİ NİMETLER KAÇIRILMAMALI"
Ramazan ayının hac ibadeti kadar önemli ve rahmeti bol olduğuna değinen Müftü Hayrettin Öztürk, şöyle devam etti: “Ramazan’ı hac gibi düşünmek lazım. Hac'da az yiyip az uyuyup sürekli Beytullah’ta ibadet halindeyiz. Ramazan’da da öyle olmalıyız. Bu imkanı kaçırmamalıyız. Hac'da günahtan nasıl kaçıyor, harama yeltenmiyorsak Ramazan’da da öyle olmalıyız. Ramazan böyle bir ay. Onun için az yemek yenilmesini tavsiye ediyoruz. İftarda az yiyip sahura mutlaka kalkmalı ve bir şeyler atıştırmalıyız. Sahurda kalkmak Peygamberimiz'in (sas) sünnetidir. Kendisi sahura kalmış, kalkmayı da tavsiye etmiştir. İftardan sonra teravihe, sahurdan sonra sabah namazı için camiye gitmeliyiz. Uykuyu terk etmek zor bir iştir. Ama bu nimetleri kaçırmamalıyız. Mükafatları çok büyük. Bu nimetlerden mutlaka istifade etmeliyiz.” ifadelerini kullandı.