"Teleferik projesi halka sorulacak mı?"
Cumhuriyet Halk Partisi Kastamonu İl Başkanı Hikmet Erbilgin, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu'nun vaatleri için bir başlangıç göremediklerini söyledi.
CHP'li Erbilgin; "Kastamonu Belediye Başkanı Sayın Galip Vidinlioğlu mazbatasını almasından bu yana yaklaşık 110 geçti. O günden bu yana henüz vaatleri için bir başlangıç göremesek de 11 Nisan’da valilik ziyaretinde seçim sürecinde verilmiş bir sözü olduğunu belirterek 'bu teleferik projesini halka soracağız" demişti. Yine aynı ziyarette 'sonuçta karar vermesi gerekenler bu şehirde yaşayan insanlardır' diyerek bunu demokrasinin gereği olarak tanımlamıştı.
Bu açıklamayı seçim öncesi aday tanıtım toplantısında '500 yıllık caminin yanına direği dikmişler. Bu yapılır mı Allah aşkına? Galip Hoca başkan olduğunda milletimize referandumla soracağız ve güzergâhını belirleyeceğiz. Borsasına, odasına, STK’ları, AKP’lisine, CHP’lisine herkese soracağız; değişmesi gerekiyor' diyen MHP İl Başkanı’nın açıklaması üzerine mi yapmıştı o onların kendi bileceği iş ancak 'demokrasinin gereği' dediği sözünden hızlıca çark etmesinden üzüntü duyduğumuzu belirtmek isterim.
Sayın Vidinlioğlu 'Ben bunu istemiyorum deme şansım yok' sözünü niye sarf etmiştir. Sayın Başkan teleferiğin mevcut hali için 'kamu yatırımını zarara uğratma' olacak diyor. Seçim öncesi kamulaştırmaları bitmiş, direkleri dikilmiş tabloyu bilmiyor muydu? Cumhur ittifakından kaynaklı sancıların bedelini Kastamonu’ya ödetmek doğru değildir. Bu anlayış ne belediyeyi şeffaf hale getirebilir, ne verilen sözlerin arkasında durabilir. Bu anlayış bir an önce kem küm etmekten vazgeçmeli, bir an önce verilen sözler ve Kastamonu’nun ihtiyaçları doğrultusunda görevini yapmalıdır" dedi.
Ayrıca, "Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş '30 Ağustos herkesi ilgilendiren bir bayram değildir' diyebilmiştir. Bu yaklaşım 'Keşke Yunan kazansaydı' diyen anlayışı savunmaktır. AKP gereğini yapmaz ise bu ayıbın ortağıdır. 30 Ağustos Başkomutan önderliğinde emperyalizme ve onun yerli işbirlikçilerine karşı Ulusumuzun canını, malını, namusunu, vatanını kurtaran, düşman postalının söküp atıldığı bayramdır. Vatan nedir, namus nedir bilmeyenler için bu zafer bir şey ifade etmez. 30 Ağustos hepimizin bayramıdır. Bursa’nın işgali nedeniyle 10 Temmuz 1920’de TBMM kürsüsüne örtülen siyah örtünün anlamını bilmeyenler 30 Ağustos’u anlayamazlar."