"Bu hak teslim edilmelidir"
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, TBMM kürsüsünden kenevirin üretim üssünün Kastamonu olduğunu dile getirdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 49’uncu birleşiminde yaptığı konuşmada Türkiye’nin kenevir üretim üssü olan Kastamonu’ya bu hakkının teslim edilmesi gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli kenevirde Vezirköprü’yü üretim merkezi olarak açıklamasına değinen Milletvekili Baltacı, kenevirin değerlendirilmesi amacıyla kamu tarafından geçmişte yapılan ilk yatırımların Kastamonu’ya kurulduğunu hatırlattı.
Kenevirin hammadde olarak kullanıldığı 50 bin üründen birinin endüstrisinin mutlaka Kastamonu’da faaliyete geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Milletvekili Baltacı, MOPAK’a satılan Taşköprü SEKA Kâğıt Fabrikası’nın kamulaştırılıp, modernize edilmesi çağrısını yeniledi.
Türkiye’de ve Kastamonu’da kenevir üretiminin aslında AKP iktidarında bitirilme noktasına getirildiğini dile getiren Baltacı, kenevir üreticisine taban fiyat, alım garantisi ve devlet desteği verilmesi gerektiğini söyledi.
Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve KHK’lerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmelerinde CHP adına söz alan Milletvekili Baltacı şu ifadeleri kullandı.
KENEVİR EKİMİ AKP İKTİDARI DÖNEMİNDE BİTİRİLDİ
“Bugün burada; Maden Kanunu ve Bazı Kanunlar Hakkında değişiklik öngören torba yasa tasarısını görüşüyoruz. Bu tasarının, ulusal kaynaklarımızın çevreye duyarlı, işçi sağlığı ile işçi güvenliğini ön planda tutan, uç ürüne dönüştürüp katma değer yaratılmasının önünü açan mevzuat düzenlemeleri içermesi gerekirdi. Maalesef bundan çok uzak. Seçim bölgem Kastamonu, sahip olduğu 50 milyon ton görünür bakır rezervi ve kaliteli mermer varlığıyla önümüzdeki süreçte ülkemizin en önemli maden şehirlerinden biri olacak. Yalnız, Kastamonu’nun madenleri kadar değerli bir ürünü var ki, o da kenevirdir. Bilindiği gibi seçimlere sayılı günler kala, Sayın Cumhurbaşkanı çıkıp "izne bağlı kültür bitkisi" olan ve aralarında Kastamonu’nun da bulunduğu 19 ilde ekilen kenevirin üretimine başlanacağını müjdeledi! Bunun ardından yandaş medya kenevirin milli bir politika olduğunu, ülke ekonomisine milyarlarca dolar gelir getireceği üzerine haberler yazıp, çizdi. Ancak; son 17 yılda Kenevir üretimindeki çarpıcı düşüşten ve SEKA‘nın Taşköprü’de kurduğu kenevir selülozundan kâğıt üreten fabrikanın, mevcut iktidar tarafından, 2003’de MOPAK’a satılıp ekonomi dışına itilmesinden hiç bahsetmedi. Bakın; Türkiye 2000’li yıllarda 43 bin ton kenevir ihracatı yaparken, 2018 yılında bu miktar 1,9 tona kadar geriledi. AKP’nin iktidar olduğu 2003-2017 yılları arasında yaklaşık 14 bin ton kenevir tohumu ithal edildi ve 14 milyon dolar para ödendi. Sadece Kastamonu’da; 2001 yılında 700 hektar olan ekim alanı 2018’de 2 hektara kadar düştü. Yani kenevir ekimi AKP iktidarı döneminde bitirildi.”
TABAN FİYAT, ALIM GARANTİSİ VE DEVLET DESTEĞİ VERİLMELİ
“Bugün Kenevir ile ilgili karar almaktan çok daha önemlisi, bu kararın somut politikalara dönüştürülmesidir. Hem çiftçiye, hem de ülke ekonomisine hak ettiği şekilde yansıtılmasıdır. Üreticiye, köylüye kenevir ekin demek kolay! Üretici, üretmekten vazgeçmeyecek ve kenevir de ekecektir. Bundan şüphe yok ama ne kadar kenevir ekilecek? Kenevir de taban fiyat uygulanacak mı, uygulanmayacak mı? Köylü kenevirini kime satacak? Alım garantisi olacak mı, olmayacak mı? Bu kenevir hangi tesislerde işlenecek? Kenevir üretimine devlet destekleme verecek mi, vermeyecek mi? Köylümüz, üreticimiz bunları bilmek istiyor. Üreticiyi en çok korkutan şey belirsizliktir. Üreticiyi en çok korkutan şey bilinmezliktir. Bugün Kastamonulu üreticimiz kenevir ekmeye hazırdır. Fakat Kastamonulu üretici, sarımsakta yaşadığını kenevirde yaşamamalıdır, siyezde yaşadığını kenevirde yaşamamalıdır, pancarda yaşadığını kenevirde yaşamamalıdır. Belirsizlikler ortadan kaldırılmalıdır. Kenevir üretimi bir devlet politikası ise bu devlet politikasını tüm yönleri ve hatlarıyla Kastamonulu üretici bilmeli, kenevir ektikten sonra kumar oynadığını düşünmemelidir.”
KENEVİR ÜRETİMİNDE MERKEZ YİNE KASTAMONU OLMALIDIR
“Kastamonu’da geçmiş yıllarda 24 bin tona kadar üretilen kenevir özellikle Taşköprü Ovası, Germeç bölgesi ve Hanönü havzasındaki köylümüze iş, aş, ekmek olmuştur. Kenevirin değerlendirilmesi amacıyla kamu tarafından geçmişte yapılan ilk yatırımlar Kastamonu’ya kurulmuştur. Sümerbank Taşköprü Kendir Fabrikası, Kendir Sanayii Müessesesi ve özelleştirilen Taşköprü SEKA Kâğıt Fabrikası bunlara örnektir. Sayın cumhurbaşkanı kenevir üretiminde Vezirköprü’yü merkez ilan etmiştir ama kâğıttan ilaç yapımına, kozmetikten kumaşa, otomotivden yakıt üretimine kadar pek çok sektörde hammadde olarak kullanılan kenevirin ülkemizdeki üretim üssü Kastamonu’dur. Kenevir üretiminde merkez yine Kastamonu olmalıdır. Bu hak teslim edilmelidir. Çünkü kenevir Taşköprü’dür, kenevir Hanönü’dür, kenevir Germeç’tir. Geçmiş dönemde kenevirin değerini artıracak ilk kamu yatırımları Kastamonu’ya nasıl yapılmışsa yeniden bu tesisler Kastamonu’ya kurulmalıdır. Ya da sembolik olarak faaliyet gösteren Taşköprü SEKA kamulaştırılıp modernize edilmeli, kenevirin hammadde olarak kullanıldığı 50 bin üründen birinin endüstrisi mutlaka Kastamonu’da faaliyete geçirilmelidir. Bu yapılmadığı müddetçe tüm söylemler 31 Mart'a sayılı günler kala kenevir üzerinden sahte bir Milli kahramanlık devşirmeye çalışmaktan başka bir anlam taşımayacaktır.”