Kastamonu'daki deprem tehlike ve riskine ilişkin açıklama

Doç. Dr. Bülent Özmen "Kastamonu deprem risklerinin azaltılması noktasında üzerine düşen çalışmaları eksiksiz uygulamalı" dedi.

  • 5711
Kastamonu'daki deprem tehlike ve riskine ilişkin açıklama
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi uzmanı Doç. Dr. Bülent Özmen; “Türkiye’nin ve dünyanın en aktif faylarından biri olan ve büyük deprem üretme olasılığı oldukça yüksek olan Kuzey Anadolu Fay Zonu Kastamonu sınırları içinden geçtiği için bu kentimizin deprem risklerinin azaltılması çalışmalarına gereken önemi vermesi ve bunları tavizsiz bir şekilde uygulaması gerekir” dedi.

Özmen, sosyal medyada katıldığı bir canlı yayın programında, Kastamonu’dan gelen bir soru üzerine kentin deprem tehlike ve riskine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kastamonu’nun ilgi alanlarından biri olduğunu ve yıllar önce bölgede çalışmalar yaptıklarına dikkati çeken Özmen, Kuzey Anadolu Fayı’nın hem dünyanın hem de Türkiye’nin en önemli aktif faylarından biri olduğuna işaret etti.

Özmen, 1943 yılında Tosya-Ladik depreminin de bu fay üzerinde meydana geldiğini vurgulayarak, şu bilgiyi aktardı:

"Bu fay üzerinde 7 ve üzeri deprem olma ihtimali oldukça yüksek. Bingöl, Karlıova’dan başlayan bu fay Marmara’ya kadar geliyor, buradan Ege’ye uzanıyor ve oldukça aktif. Yılda kayma hızı ise 2,5 santimetre civarında, çok sık aralıklarla büyük bir deprem üreten bir faydan bahsediyoruz. 1939-44 yılları arasında da bu fay üzerinde 5 büyük deprem meydana geliyor. Bingöl’den Bolu’ya kadar oluşan depremlerde Kuzey Anadolu Fayı parça parça kırılıyor. Bu büyük depremlerden biri de 26 Kasım 1943 tarihinde meydana gelen büyüklüğü Ms: 7.2 olan ve önemli can ve mal kaybına yol açan Tosya-Ladik depremidir. Kastamonu kent merkezi bu depremden 8 şiddetinde etkilenmiştir.”

"6,5-7 büyüklüğündeki bir deprem Kastamonu’ya yakın bir bölgede meydana gelirse Kastamonu bundan ciddi derecede etkilenir" diyen Özmen; “Kastamonu’nun bir kısmı sağlam zemin üzerinde bulunurken sağlam zemin üzerinde olmayan konutları da var. Hem Kastamonu’nun merkez ilçesi hem de merkez ilçenin güneyinde ve Kuzey Anadolu Fayı'na yakın bir uzaklıkta bulunan Tosya, İhsangazi ve Araç ilçelerinin olası bir depremden ciddi bir şekilde etkilenme olasılığı oldukça yüksektir” ifadelerini kullandı.

Özmen, Kastamonu’da hem deprem tehlikesini hemde deprem risklerin azaltılmasına yönelik çalışmaların yapılması gerektiğini ve kentin olası bir depreme hazır olması gerektiğini savunarak; “Kastamonu biz deprem açısından rahatız bir çalışma yapmamıza gerek yok gibi bir algıya kapılmamalı. Türkiye ve dünyanın en büyük deprem üretme potansiyeline sahip bir faya yakın uzaklıkta bulunan Kastamonu’da deprem risklerinin azaltılması için gereken çalışmaların tavizsiz ve titiz bir şekilde uygulanmasında fayda olacaktır” diye konuştu.

Özmen, ayrıca 2019’un başında yürürlüğe giren yeni deprem tehlike haritasının Kastamonu’nun deprem tehlikesinde önemli değişikliklere neden olduğunu, bazı ilçelerin deprem tehlikesi düştüğünü bazılarının ise önemli oranda arttığına vurgu yaparak; “Yeni deprem tehlikesi haritasının Kastamonu’da yapılacak olan çalışmaları nasıl etkileyebileceği konusunda da vakit geçirmeden çalışmalar yapılması çok yararlı olacaktır” dedi.

Semih YÜKSEL