Hakkı Köylü'den Çarpıcı Açıklamalar
Köylü, Bulgaristan'da bulunan Candaroğulları Beyliğinin sultanı İsmailbey'in türbesini Kastamonu'ya getirmek için uğraştıklarını söyledi.
TBMM ADALET KOMİSYONU BAŞKANVEKİLİ HAKKI KÖYLÜ:
“İSMAİL BEYİN MEZARINI KASTAMONU’YA GETİRECEĞİZ”
VEDAT YUNUS İKİZOĞLU (İHA)
TBMM Adalet Komisyonu Başkanvekili ve AK Parti Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü, Bulgaristan’da bulunan Candaroğulları Beyliğinin sultanı İsmailbey’in türbesini Kastamonu’ya getirmek için uğraştıklarını söyledi.
Köylü, partisinin Anıt Düğün Salonunda düzenlediği bir toplantıya katıldı. Türkiye’de yaşanan son gelişmeler hakkında bilgi veren Köylü, aynı zamanda Kastamonu’da cemaate mensup hemşehrilerini dikkatli olmaları konusunda uyardı. Kendisinin konuştuğu zaman cemaat kanadından bazılarının kızdığını belirten Köylü, şunları söyledi: “Herkes cemaatin iyilik yaptığını zannediyordu, fakat maalesef ne yaptıkları artık ortaya çıktı. Son 5 yıla göz attığımız zaman Türkiye, artık birilerinin ayağına basmaya başladı. Türkiye, kendisine biçilen rolü oynamaktan vazgeçti. Türkiye, yıllardır kendisine verilen rolü oynuyordu. AK Parti hükümeti kuruldu ve başına Recep Tayyip Erdoğan geçti. Sayın Başbakanımız, ‘artık bu Türkiye sizin rol biçeceğiniz bir Türkiye olmayacak. Rolü bundan son biz biçeriz, başkası da oynar’ dedi. Kimse bize akıl veremez, kimse bize rol biçemez. Biz, artık kendi rolümüzü biçip kendimiz oynarız."
Ortadoğu, Uzakdoğu, Balkanlar, Kafkaslar, Afrika’ya kadar gittiklerini anlatan Köylü, şöyle konuştu: "Şimdiye kadar adını sanını duymadığımız üç tane Afrika ülkesine büyükelçilik açtık. Biz, bunları yaparken Batı devletleri şaşırdı ve bu ülke neden buralara geliyor demeye başladı. Buralarda şimdiye kadar bizler vardık, acaba bunlar ne istiyor dediler. Fakat biz, onların istedikleri gibi şeyler istemiyoruz. Biz, sadece gittiğimiz ülkelere itibar getiriyoruz, Türk’ün selamını getiriyoruz, bu ülkelere Osmanlı’nın torunu olduğunu gösterip, onlarla ticaret yaparak biz, sizi sömürmeye değil alışveriş yapmaya geldik diyoruz. Batı devletleri ise, sadece bu ülkeleri sömürüyordu. Bu ülkeler yıllarca bizi beklediklerini söyledi. Osmanlının torunları bir gün bu ülkelere gelecek ve sömürge devletlere fırsat vermeyecek diye yıllarca bekledik dediler.”
“SARKOZY, HÜR ÜLKEDE TÜRK BAYRAĞIYLA KARŞILAŞACAK”
Sömürücü ülkelerin bakanları, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na ismi dahi bilinmeyen ülkelere Türkiye’nin neden gittiği şeklinde soru yönettiklerini hatırlatan Köylü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sömürücü ülkeler, Türkiye için, ‘siz, birdenbire bu ülkelerle ilgilenmeye başladınız, bu ülkelere geldiniz’ diye sordular. Bakanımız Davutoğlu ise, ‘Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, dünyanın neresine adım atarsa atsın uçaktan indiği anda karşısında Türk bayrağını görecektir’ diye cevap verdi ve bunun böyle bilinmesini istedi.”
“TÜRKİYE’YE MUAZZAM BİR YATIRIM YAPILIYOR”
Siyasi gelişmelerin yanı sıra Türkiye’de ekonomik gelişmelerin yaşandığına dikkat çeken Köylü, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemizde muazzam bir yatırım var. Dünyada büyüme oranını yakalayan bir Çin var, bir de Türkiye oldu. Dünyada yaşanan krizlere rağmen bu iki ülke büyümesini hız kesmeden gerçekleştiriyor, Batı devletleri ise geri gitmeye başladı. Bu yüzden yine birilerinin kuyruğuna bastık."
Ülkemizin, geçen yıl Mayıs ayında 120 milyar dolar bir ihale gerçekleştirdiğini anlatan Köylü, şöyle konuştu: "Bunu şuana kadar hiçbir ülke henüz yapamadı. Bunun içerisinde 3. Havalimanı var. Yani Almanya’da Franfurt Havalimanının işlevini bitirecek bir havalimanı olacak. Ayrıca, 3. Boğaz Köprüsü var. Kanal İstanbul projesi bulunuyor. Nükleer Santral projeleri var. Marmaray projesi bulunuyor. Türkiye’nin birçok yerinde Hidroelektrik Santralleri (HES) projeleri var. Küçük projeleri hiç saymıyorum. Hatırlarsanız Gezi olaylarında bu projelerin hepsinden vazgeçilmesi istendi. O zaman anlaşıldı, bu işlerin içerisinde başka işlerin olduğu ortaya çıktı. 17 Aralık olaylarında da, bu büyük projeleri yapmaya hazırlayan 7 büyük firmanın sahiplerine ve şirketlerinin tüm mal varlıklarına el konulması istendi. Bu şirketlerin mal varlıklarına mahkeme kararıyla el koydular. Bu yapılanların hiçbiri hukuka uygun değildi. Peki, bu kadar hukuksuzca bir şeyi nasıl yapabilirler diye sorabilirsiniz. Bu sadece ihanetle ifade edilebilir. Bizim kanunlarımızda bir şirketin, bütün mal varlığına el koyma diye bir şey yok. Bir kişi, bir suçtan haksız kazanç elde etmiş ise, miktarı ne kadarsa sadece o kadarına el konulabilir. Ama bu adamların babadan, atadan ne kaldıysa hepsine el koydular. Bu şirketlerin mal varlığına el konulunca bu büyük projelerin hepsi duracak. Bu insanlara başkaları kredi veremeyecek. Böylelikle Türk ekonomisi geri adım atmış olacak. Bunu zorda olsa engelledik.”
“TÜRKİYE’NİN YARDIM TIR’LARINI KİMSE ENGELLEYEMEYECEK”
Köylü, Kastamonu’da 167 kültür varlığı eseri restore ettirerek halkın hizmetine sunduklarını açıkladı. Son 12 yılda AK Parti iktidarı tarafından dışarıda bulunan Türklere yapılan hizmetleri anlatan Köylü, ayrıca Suriye’ye yardım götüren TIR’ların durdurulmasına sert tepki gösterdi.
Suriye’de 6 milyon Türk’ün yaşadığını vurgulayan Köylü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu Türklerin arasında Kastamonulularda var. Dedeleri, ataları zamanında Suriye’ye gitmiş ve buralara yerleşmiş. TIR’larla biz, bu ülkeye yardım götürüyorduk. MİT’in koruması altındaki TIR’lar, Suriye’ye yardım götürürken yine hain bir el, bu yardım TIR’larının önünü kesti. TIR’ları durdurdular. İçinde ne olduğuna bakmak istediler. Çünkü Türkiye’nin terör örgütlerine silah yardımı yapıyor imajını vermek istiyorlardı. Dolayısıyla Türkiye’yi terörü destek veriyor diye, Birleşmiş Milletlere şikayet edip, kara listeye alınması gereken ülke olarak göstermek istiyorlardı. Buna, ülkemizde çanak tutanlar oldu. Bir partinin başındakiler, çıkıp ‘O, TIR’larda ne vardı, açıklayın’ diye sordu. Israrla bunu gündeme getirdiler. Devletin gizlisi saklısı olmaz diyorlar. Her devletin gizlisi saklısı vardır."
TIR’lar'ın bu yüzden Suriye’ye birkaç gün gidemediğini anlatan Köylü, şunları söyledi: "Ondan sonra buradaki Türkleri, yerlerinden yurtlarından sürdüler, bir kısmı Türkiye’ye kaçmak zorunda kaldı, bir kısmı başka ülkelere sığınmak zorunda kaldı. Peki, bunu yaparak kime yarandınız. ‘İçinde ne olduğunu açıkla’ diyenler, Suriye’deki Türklere bir yardımınız mı dokundu. Hani siz, Türkleri seviyordunuz. Suriye’deki kardeşlerimiz vatanlarından sürülürken bizlerin içi parçalandı. Şimdiye kadar 18 bin şehit veren Suriye’deki Türklere yine biz, yardımcı olacağız, yine bu TIR’ları göndereceğiz. Kim ne derse desin, bu yardımları yapacağız.”
“İSMAİLBEY’İN MEZARINI KASTAMONU’YA GETİRECEĞİZ”
Kastamonu’da her yerde eseri bulunan Candaroğulları Beyliğinin sultanı İsmail Beyin mezarını Kastamonu’ya getirmek içini uğraştıklarını belirten Köylü, şunları kaydetti: “Alparslan’ı Türkiye’de herkes bilir. 1071 yılında Malazgirt Zaferi’nin Selçuklu Sultanıdır. Alparslan’ın oğlu Şemsettin’dir. Onun oğlu, Yakup bey, onun oğlu Adil bey, onun oğlu Beyazıt bey, onun oğlu İsfendiyar bey, onun oğlu İsmail İbrahim bey, onun oğlu İsmail beydir. Candaroğulları’nın son sultanı İsmail beydir. Kastamonu’nun her tarafından eserleri olan İsmail beydir. Biz, İsmail beyin torunlarıyız. Yani Alparslan’ın torunlarıyız. Bununla biz, Kastamonulular olarak gurur duyuyoruz."
İki yıldır Bulgaristan’ın Filibe şehrinde İsmail beyin mezarını araştırdığını anlatan Köylü, sözlerine şöyle devam etti: "Mezarı bulup buraya getirmeye çalışıyorum. 1914 yılında Filibe’de 'buraya yol yapacağız' diye Bey Camisi, caminin içerisinde türbe, türbede de İsmail beyin mezarı vardı. Bu mezarla cami artık tamamen yıkılmış. Keşke bunu 20-30 yıl önce düşünebilseydik, orada yaşayan müslümanlardan bu türbe yıkıldıktan sonra mezarı kaldırır kaldırmaz en azından bilenler olurdu. O tarihte yaşayanlardan mezarın yerini bilirdik. Bulgaristan’ın her yerinde İsmail beyin mezarını arıyoruz. Herkesle görüşüyoruz, müslümanlardan yardım istiyoruz. Ama hâla bir neticeye varamadık. Aramaya devam ediyoruz, ümidimizi yitirmedik. İsmail beyin mezarını bir gün bulursak, inşallah Kastamonu’ya getireceğiz ve buradaki İsmailbey Camisinin bahçesine türbesini yapacağız. Burada huzur içerisinde kalmasını sağlayacağız.”
“CEMAAT, BDP’YE OY İSTİYOR”
Son zamanlarda özel bir yapılanmanın evleri gezerek AK Parti’ye oy vermemeleri yönünde çalışma yaptığına işaret eden Köylü, sözlerine şöyle devam etti: “Siz, bunların kim olduğunu iyi biliyorsunuz. Aynı kişiler Güneydoğu’da da BDP’ye oy vermelerini istiyorlar. Hadi burada samimiyetlerini, vatanseverliklerini, milliyetçiliğini bir ölçü olarak alabilirsiniz. Burada şu partiye, bu partiye oy isteyince anlarsınız. Ama Güneydoğu’da ev ev gezip BDP’ye oy istiyorlar. Bunları görünce nasıl bir zihniyette olduklarını iyi anlıyorsunuz. Ben, Kastamonulu hemşehrilerimden çok rica ediyorum. Bizim partimize oy versinler demiyorum. İstedikleri yerlere oylarını verebilirler. Ama bunları bilsinler. Kastamonu, bir evliyalar şehridir. Şeyh Şabanı Veli’den icazet almıştır. Onun yolundan giden insanların çok olduğu bir şehirde bir başkasına tapmanın bence kabul edilebilir bir tarafı yok. Bu seçim artık öyle bir seçim oldu ki, sadece bir belediye başkanlığı seçimi değil. Bu seçim, dış güçlerin Türkiye’de oynadıkları oyunu bozma seçimidir, bu seçim Türkiye’nin dışarıya karşı baş kaldırma seçimidir. Biz varız, başkasının güdümüne girmeyeceğiz, dünyaya da kim olduğumuzu göstereceğiz demenin seçimidir. Bu seçimde, bunları düşünerek oy vermenizi istiyorum. Kastamonu halkından bu seçimde bunları bekliyoruz.”