Genç tarihçilerden anlamlı seminer
Kastamonu Üniversitesi Tarih Bölümü Genç Tarihçiler Kulübü "İlim ve Fikirleriyle Milletimize Yol Gösteren Değerli Şahsiyetlerin Aziz Hatıralarına Seminerler" adlı program düzenliyor.
Program her hafta gerçekleştirilmek üzere her programda en az iki mümtaz şahsiyet anlatılacak. Semirlerin ilki 15 Aralık Perşembe günü Fen Edebiyat fakültesi' nde saat 12:00 da gerçekleştirilecek ve bu anlamlı programın ilk konuları vefatlarının yıl dönümüne denk gelmesi nedeniyle Hz.Mevlana ve Hüseyin Nihal Atsız olacak. Konuşmacılar ise Tarih bölümü öğrencileri olan Emel Mızrak ve Ömer Vatansever değerli bilgileriyle dinleyicileri aydınlatacaklar.
Seminerler hakkında bilgi veren kulüp yönetimi; "Böyle bir program düzenlememizin amacı, tarih ve kültürümüzde, ilim ve fikir dünyamızda derin izler bırakmış değerli şahsiyetlerimizin isim ve fikirlerinin yeni nesiller tarafından bilinmesini; ayrım yapılmaksızın bu zatların herkes tarafından kucaklanmasını sağlamaktır.
Günümüz Türkiye’sinde kimileri sadece Hz. Mevlânâ’yı, kimileri sadece M. Akif’i, kimileri ise kendi dünya görüşlerine kim uygunsa sadece onu öne çıkarmakta ve onu anmakta; bunun dışında kalan fikir adamlarımıza fazla sahip çıkmamaktadırlar.
Hâlbuki Mevlânâ, Mehmet Akif, Nihal Atsız gibi zatlar, temsil ettikleri Türk Milleti’nin değerlerini savunmuşlar, kendi yaşadıkları çağlarda içinden çıktıkları toplumun ilim, fikir, sanat ve fen sahalarında yükselmesini; huzurlu, sağlıklı ve bağımsız bir şekilde hayat sürmesini istemişler ve inandıkları ülkülerine de asla ihanet etmemişlerdir. Bugün hâlâ Mevlânâ’yı İranlı zannedenler var. Aslında Mevlânâ kendisi “Aslem Türkest egerçi Hindu gûyem” diyerek Türklüğüne vurgu yapmıştır. Onu farsça yazdığı için eleştirenler var.
Bugün hâlâ H. Nihal Atsız’ı Müslüman kimliği dışında tutmaya çalışanlar var. Onu gençlik yıllarındaki ilk fikirleriyle tanıyanlar var. Büyük Türk tarihçisi Osman Turan’ın adını hiç duymayanlar var, Mehmet Akif’in sadece ümmetçi olduğunu, Türklük sevgisi ve şuuru taşımadığını iddia edenler var. Seyyid Ahmed Arvasi’nin Türk-İslam Ülküsü kitabını karalayanlar var. Sağlığında Rauf Denktaş’ı sadece dik başlı inatçı bir ihtiyar olarak görenler vardı. Arif Nihat Asya ve Mehmet Emin Yurdakul’un şiirlerini ömründe hiç dinlemeyenler var.
İşte bu nokta da Genç Tarihçiler Kulübü olarak bu münevverlerimizin tanıtılması için böyle bir program düzenledik.
Bugün Türkiye’nin ve Türk-İslam dünyasının önünde çok büyük imkânlar ve avantajlar var. Bu avantajlardan biri Türk dünyası verimli topraklar üzerinde bulunmakta. Yeraltı yer üstü kaynakları yeterli. Nüfusu yeterli. Tarihî birikimi ve tecrübesi yeterli. Bir o kadar da Türklük dünyasını bekleyen büyük ve sinsi tehlikeler var. Kuzeyde Rusya giderek güçleniyor. Doğuda Çin, güneyde İslam dünyasının tam göbeğini hedef almış bir ABD var. Batıda AB var.
Türkiye’nin yakın çevresinde Gürcistan’ın düzeniyle oynadılar, Ermenistan’ı büyütmeye çalışıyorlar, Mısır, Libya ve Cezayir’i kontrol ediyorlar. Birkaç yıla kadar sıra İran’a gelecek.
BOP ile Ilımlı İslam projeleri ile terör örgütlerini destekleyerek İslam dünyasında bir değişim gerçekleştiriliyor. Türkiye bu kadar hızlı değişime hazır mı, Türk Milleti hazır mı? Bu hazırlık genç nüfusumuzu eğiterek, bilinçlendirerek, yüksek kişilik vererek, yüce bir erdem aşılayarak olacaktır.
İşte adı geçen bu zatların hemen hemen hepsi de Müslüman Türk Milletinin geleceği için büyük ülküler beslemişler; eğitimli, donanımlı genç bir nesil yetiştirmeye gayret sarf etmişlerdir. Genç Tarihçiler Kulübü olarak onların adını ve fikirlerini yad ederek, hedeflerinin devamını getirmek boynumuzun borcudur.
Bu programda, adı geçen bu münevverlerimizin hayatlarını uzun uzun anlatma yerine onların şiir, söz ve fikirlerinden örnekler verilmesi, Türk ve İslam dünyasının geleceği için fikir üreten bu şahsiyetlerin yüreklerinde çarpan Türk Dünyası sevgisi anısına seminer verilmesi tercih edilmiştir.
Allah izin verirse başka programlarda diğer münevverlerimiz anısına da faaliyetler yapmak hedeflerimiz arasındadır.
Kulübümüz, milletimizin birlik beraberliğini pekiştirmeye yarayacak kültür programlarına, geçmişle gelecek arasında köprü kuracak ve gençlerimizi okumaya, çalışmaya teşvik edecek faaliyetler ile Kastamonu’nun ve üniversitemizin kalkınması ve tanıtılmasına yönelik etkinliklere öncelik verecektir.”