Erdoğan: Gezi Parkı olaylarında düğmeye basış 'dışarıdan'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim'deki Gezi Parkı olaylarında düğmeye "dışarıdan basıldığını" söyledi. Bu konuda uluslararası medyayı da eleştiren Erdoğan, Almanya ve Avrupa Birliği'ne yönelik de sert ifadeler kullandı.

TAKSİM'DE AÇIK HAVA TİYATROSU KURULDU

AK Parti Genişletlimiş İl Başkanları Toplantısı'na konuşan Başbakan Erdoğan, "Taksim'de Gezi Parkı bahanesiyle büyük bir açık hava tiyatrosu kuruldu. Tiyatronun önünde sahnede gerçekten masum insanlar da var. Gerçekten çevre duyarlılığı içinde de olan samimi insanlar gençlerimiz de var. Yanlış bilgilendir yanlış algı dezanformasyon olabilir. Ancak o sahnede ön tarafta samimi duygularla oraya gelmiş insanlar olduğunu biliyoruz. O insanlarla birlikte o sahnede art niyetli kişilerin, fırsatçıların özellikle de olayları provoke etmek için hazırlıklı, donanımlı kişilerin olduğunu da biliyoruz. Bunlar illegal örgütlerle terör örgütleriyle iç içe olan kişilerdir." dedi.

DÜĞMEYE BASIŞ DIŞARIDAN

Taksim'de büyük açık hava tiyatrosunun perdesinin arkasında, öndeki sahnenin tam tersi çok farklı bir tablo, çok farklı bir dünya olduğunu söyleyen Erdoğan, "İki haftayı aşkın bir süredir hem Türkiye'ye hem dünyaya sürekli olarak aynı zamanda kasıtlı olarak sadece bu büyük tiyatronun sahnesi gösteriliyor. Manidardır bu. Bu düğmeye nereden basıldı. Gezi Parkı bu işin sadece kullanılan bir enstrümanıdır. Düğmeye basış dışarıdan. Niye kasıtlı olarak, art niyetli olarak bu tiyatro sahnesinin perdelediği arka plandaki şiddet, öfke, nefret, vandallık gizlenmeye çalışılıyor." şeklinde konuştu.

Bazı siyasetçilerin, bazı medya kuruluşlarının, bazı sendikaların özellikle bazı ulusal ve uluslararası medya kuruluşlarının sürekli tiyatronun ön tarafını, sahneyi göstermek suretiyle perde arkasını gizlediklerini savunan Erdoğan, "Perdenin önü başka, arkası başka. Ön tarafta ağaç var, çevre var, samimi gençler var. Arka tarafta ise illegal örgütler var, şiddet var yakma var, yıkma var. Ama dikkat edin perdenin arkasından bahseden hiç kimse yok. Niye bunu konuşmuyorsunuz. Konuşsanıza bunu. AKM'ye asılan o paçavraları konuşsanıza. Anıta asılan paçavraları konuşsanıza. Orada ne tür paçavralar vardı, biliyorsunuz. Neden konuşmuyorsunuz? Niye orada susuyorsunuz? Gazi Mustafa Kemal'in ve Türk bayrağının bir araya gelemeyeceği paçavralarla bunları bir araya getiren zihniyetlere niye tavır almıyorsunuz?" diye sordu.

HEPSİ İYOT GİBİ ORTAYA ÇIKTI

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Perdenin arkasında neler döndüğünü gösteren yok. Perdenin arkasında oynana oyundan kurulan tuzaktan bahseden hiç yok. İstanbul'da, İzmir'de, Ankara'da diğer bazı şehirlerde sokaklara öfke pompalanırken nefret pompalanırken şehirler vandallar tarafından yakılıp yıkılırken birileri cambaza bak diyerek sürekli tiyatro sahnesinin önünü gösteriyor. Bakın bir defa en başta ulusal medyaya şunu açık açık söylüyorum. Biz bu medyaya karşı şerbetliyiz. Bizim siyasi tarihimiz böyle bir medyaya karşı mücadele ile geçmiştir. Bizi buradan vurmak isteyenler, geçmişte defalarca karavana attılar. Bugün de sadece karavana atarlar. Aynı tavır içindeki uluslararası medyaya da sesleniyorum. Onlar Türkiye'yi bilmiyor, Türkiye'yi tanımıyor olabilir. Onlar AK Parti'nin bugünlere nasıl geldiğini bu kampanyalarla nasıl mücadele ederek büyüdüğünü bilmiyor olabilir ama biz uluslararası bazı medya kuruluşlarının bu karalama kampanyalarına da asla eyvallah etmeyiz. Nasıl destek verdiklerini kimlerin ne olduğunu biliyoruz. Bunların hepsi iyot gibi açığa çıktılar. Türkiye artık bunların zannettiği gibi bir ülke değil. Türkiye imajı itibarı üç tane yalan haberle sarsılacak bir ülke artık değil. Bu medya kuruluşları muz cumhuriyetlerine gidip yalan haberleriyle orada operasyon yapabilir ama benim ülkeme bu operasyonlar sökmez. Benim ülkemde bu ameliyatları yapamazlar. Türkiye artık bir güneş gibi coğrafyasını aydınlatan bir ülkedir. O güneşi hiç kimse balçıkla sıvayamaz."

ALMANYA'YA: AKLINI KENDİNE SAKLA

Ardından Avrupa Parlamentosu'nun aldığı kararı da eleştiren Erdoğan, "AB Parlamentosunda bizimle ilgili dün alınan karara bu ülkenin vatansever evlatlarının 'evet' demesi mümkün mü? Biz ülkemizle ilgili alınan bu karara bir defa hemen zaten 'bu kararı tanımıyoruz' dedik, 'reddediyoruz' dedik ve sen hangi hakla Türkiye hakkında böyle bir karar alıyorsun? Eğer sen böyle bir karar alacaksan, dürüstsen, samimiysen, önce Yunanistan'da olan bütün olan o olaylarda nasıl tutuklandılar, önce orayla ilgili bir karar al. Alacaksan İngiltere ile ilgili karar al. 50'yi aşkın insan tutuklandı. Yerlerde sürükleniyordu. Almanya akıl veriyor, o aklı kendine sakla. Almanya'da polislerin sivil vatandaşlara neler yaptığı ortada. Benim 8 tane vatandaşımı öldürenlerin katledenlerin bunların ne olduğunu biliyorsunuz, sen önce onların faillerini bul karşımıza çık. Aynı şekilde Wall Street. Wall Street olayları ortada, niye bunları konuşmuyorsunuz? Niye bunlarla ilgili uyarıları yapmıyorsunuz? Kalkıp Türkiye'ye itidal tavsiye ediyormuş. Siz ne kadar itidal içinde davrandıysanız biz sizden çok daha fazlasıyla itidal içindeyiz. Bak 17 gündür itidal gösteriyoruz. İtidal. Biz bunu yaptık ve yapıyoruz." diye kaydetti.