Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'Adli Yıl' Mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Yargı içine sızarak örgütlü şekilde hareket eden ve yargı sistemini adeta felce mahkum etmeye çalışan girişimler karşısında herkes, hepimiz, eşit derecede mesulüz.

  • 760
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'Adli Yıl' Mesajı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

ANKARA (İHA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yargı içine sızarak örgütlü şekilde hareket eden ve yargı sistemini adeta felce mahkum etmeye çalışan girişimler karşısında herkes, hepimiz, eşit derecede mesulüz. Bu noktadaki her ihmalkarlık, her müsamahakarlık, ülkemize, milletimize, gelecek hedeflerimize açık bir haksızlık olacaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adli Yıl açılışı münasebetiyle yayımladığı mesajında, Türkiye Cumhuriyeti’nin son dönemde gerçekleştirilen reformlar ve her alandaki tarihi nitelikte yatırımlar sayesinde muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma hedefinde önemli mesafe katettiğini belirterek, "Hiç kuşkusuz, kalkınma ve büyüme, insanın refah ve emniyetini temin ettiği müddetçe anlamlıdır ve kalıcıdır. İnsanı merkeze almayan bir kalkınma ve büyüme modeli, bireye de topluma da huzur getirmez. Bu manada, son dönemde, demokratik standartların yükseltilmesi, insan hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, adaletin hızlı ve güvenilir şekilde tecelli edebilmesi için de tarihi nitelikte adımlar atılmıştır" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:
"Adaletin güvenilir ve hızlı şekilde tecelli edebilmesi, sadece anayasal ve yasal düzenlemelerle, yargıda alt yapı yatırımlarıyla mümkün hale gelemez. Yargı kurumları ve yargı mensuplarının, ülke ve millet ile aynı istikamete bakıyor olmaları; ülkenin istiklal ve refahı adına milletle aynı hissiyatı paylaşıyor olmaları hayati derecede önemlidir. Yargının bağımsızlığı kadar, hatta ondan daha da önemli olan, yargının, yargı kurumları ve yargı mensuplarının tarafsızlığıdır. Siyasi, ideolojik, zümrevi çıkarlar yargıya egemen olursa, orada adaletin tecelli etmeyeceği açıktır. Yargının siyasallaşmaması, ilgili tüm tarafların üzerinde hassasiyetle duracakları bir konudur. Ancak, yargının tarafsızlığını yitirmemesi de tüm yargı kurumlarının ve mensuplarının en hassas ve en güncel meselesi olmak durumundadır. Tüm yargı kurumları ve mensupları, yargıya sirayet etmeye çalışan, yargıyı etki altına almaya çalışan, adeta yargıyı teslim almaya çalışan siyasi, ideolojik ve zümrevi gruplara karşı son derece hassas, dikkatli ve cesur olmak zorundadır. Yargı içine sızarak örgütlü şekilde hareket eden ve yargı sistemini adeta felce mahkum etmeye çalışan girişimler karşısında herkes, hepimiz, eşit derecede mesulüz. Bu noktadaki her ihmalkarlık, her müsamahakarlık, ülkemize, milletimize, gelecek hedeflerimize açık bir haksızlık olacaktır. Türkiye’nin yargı kurumları ve yargı mensupları, inanıyorum ki, yargının önce tarafsızlığını, ardından bağımsızlığını tehdit eden her yapıya ve girişime karşı, üzerinde yaşadığımız toprakların ruhuna uygun bir cesaretle karşı duracaklardır. Başta hakim ve savcılarımız olmak üzere bu ülkeye ve millete ruhunu adamış kahramanlarımız, inanıyorum ki, yargı üzerindeki heveslerin tümünü boşa çıkaracaklardır."