Çocuklarda Alt Islatma Problemi
Çerkezköy Özel Optimed Hastanesi Üroloji Uzmanı Uzm. Dr. Hakan Çakıcı, Çocuklarda Gece Altını Islatma Sorununun Çoğu Zaman Mesane Gelişimindeki Gecikmenin Bir Sonucu Olduğunu İfade Ederek, Altını Islatan Çocuğu, Yaşı Kaç Olursa Olsun Cezalandırarak Veya Korkutarak Düzeltmenin Mümkün Olmayacağını Söyledi.
(İHA) - Çerkezköy Özel Optimed Hastanesi Üroloji Uzmanı Uzm. Dr. Hakan Çakıcı, çocuklarda gece altını ıslatma sorununun çoğu zaman mesane gelişimindeki gecikmenin bir sonucu olduğunu ifade ederek, altını ıslatan çocuğu, yaşı kaç olursa olsun cezalandırarak veya korkutarak düzeltmenin mümkün olmayacağını söyledi.
Uzm. Dr. Hakan Çakıcı, çocuklarda yaşanan gece altını ıslatma sorunu ile ilgili bilgi verdi. Gece altını ıslatmanın uyku sırasında farkında olmadan idrar yapma olarak tanımlanabileceğini ifade eden Uzm. Dr. Çakıcı, "Normalde çocukların çoğu hem tuvalet eğitiminin etkisi hem de mesane kapasitesinin gelişmesi sonucu 2-4 yaş arasında idrarlarını hem gece hem de gündüz tutmayı becerirler. Gece altını ıslatma çoğu zaman mesane gelişimindeki gecikmenin bir sonucudur, bu nedenle de yaşla sıklığı azalır. 3 yaşındaki çocukların yüzde 40’ı altını ıslattığı halde bu oran 5 yaşında yüzde 20’ye, 6 yaşında yüzde 10’a düşmektedir" dedi.
Erkek çocukların kızlara göre daha sık altını ıslatma sorunu yaşadığına dikkat çeken Uzm. Dr. Çakıcı, "Gece altını ıslatmanın iki tipi vardır. Eğer bebeklik çağından itibaren devamlı altını ıslatıyorsa Primer (birincil) tip, en az 6 ay kuru kaldıktan sonra altını ıslatmaya yeniden başlamışsa Sekonder (ikincil) tip altını ıslatmadan söz edilmektedir. İkincil gruptaki çocuklarda genelde altta yatan psikolojik etkenler mevcuttur. Altını ıslatan çocukların büyük çoğunluğu birincil gruptadır" ifadelerini kaydetti.
Altını ıslatan çocukların yüzde 97’sinde fiziksel bir nedenin olmayacağını dile getiren Uzm. Dr. Çakıcı, "Bu gruptaki çocukların fizyolojik bir gelişme gecikmesi yaşadığı ve ailenin temel görevinin çocuğun benlik saygısını zedelemeden bu sorunu atlatmasını sağlamak olduğu unutulmamalıdır. Uykunun derin olması, mesane gelişiminin yeterince olmaması da nedenler arasında yer almaktadır. Ayrıca gece işemesi büyük oranda genetik yatkınlığa dayanmaktadır" açıklamasında bulundu.
"5 YAŞINDAN ÖNCE TEDAVİ DÜŞÜNÜLMEMELİ"