'Yerli ve milli olmayan hiçbir yapının anlamı yoktur'

Arıcan yaptığı açıklamada, Türkiye Yazarlar Birliğinin bu yıl 40. yılını kutladıklarını belirtti.

Türkiye Yazarlar Birliğinin, ülkenin kültür, sanat ve fikir hayatına katkı sunduğunu dile getiren Arıcan, 'Türkiye gibi çok kadim bir geleneğin temsilcisi olan medeniyetler, çok köklü dünya devletleri kurmuş bir ülkede kültür, fikir, tarih, sanat gibi alanlarda, tamamen sivil, kendi öz kaynaklarıyla farklı kurumlarla iş birliği yaparak faaliyet yürüten bir kuruluşun 40'ıncı yılını icra ediyoruz.' ifadesini kullandı.

Arıcan, yerli ve milli değerlerin önemine değinerek, şöyle devam etti:

'Yerli ve milli olmayan hiçbir kültürel, tarihi, siyasi ve dini yapının bir anlamı yoktur. Bu ülke için bunların tehdit olduğunu göstermeye çalışıyoruz. Eğitimde, sanatta, siyasette, inancımızda, dini değerlerimizde yerlilik ve millilik değerlerimizi sempozyumla taçlandırdık. Bundan sonraki süreçlerde eğitimde, sanatta, siyasette millilik temalarıyla bunu sürdürmeyi amaçlıyoruz. Bunu teorik düzeyde yapmak değil, sahaya sunmak istiyoruz. Sivil toplum ile kamu kurum ve kuruluşlarımızın yerlilik ve milliliğin felsefesini, mantığını ve fikriyatını dikkate alarak adım atmalarını sağlamayı amaçlıyoruz. Hedefimiz budur.'

Faaliyetlerine akademisyenlerin yanı sıra vatandaşları da davet ettiklerini anlatan Arıcan, üniversitelerin de desteğini almaya çalıştıklarını aktardı.

Musa Kazım Arıcan, 'Mesela yerlilik ve millilik konusunda yazıları olan akademisyenlerimiz, hocalarımız kadar bir o kadar da edebiyatta, hikayede, romanda bizatihi bir duruşu olan insanları davet ediyoruz. Gençliğe emanet etmediğimiz, gençliğin sahiplenmediği her faaliyet yok olacaktır, unutulacaktır. Bizim umudumuz gençlerimizdir.' diye konuştu.

Arıcan, Nizamülmülk'ü doğumunun bininci yılında andıklarını belirterek, 'Bugün FETÖ neyse o gün de Hasan Sabbah, Haşhaşiler aynı konumda. Tarih tekerrür eder dediğimiz şeyi gördük.' değerlendirmesinde bulundu.