'Yeni eğitim-öğretim yılına sorunlarla giriliyor'

İYİ Parti Kastamonu İl Başkanlığı, 2023-2024 eğitim-öğretim yılına çok sayıda sorunla girilmekte olduğu belirtti.

  • 2036
Youtube Kanalı
Abone Ol

İYİ Parti İl Başkanlığı'nca Kastamonu Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapıldı.

İl Başkanı Osman Faruk Ataşalar ve parti teşkilatı üyelerinin katıldığı açıklamada, "İYİ Parti teşkilatları olarak alınan bir yargı kararını sembolik de olsa uygulamak ve haklı talebimizi dile getirmek adına, 'Andımız'ı okuyacağız." denilerek hep birlikte 'andımız' okundu.

"Seçim öncesi sözler unutturulmaya çalışılıyor"

İYİ Parti İl Başkanlığınca, "Yeni eğitim-öğretim yılında kronikleşmiş eğitim sorunlarının çözümleri bir yana 'fırsat eşitsizliği' giderek derinleşmekte ve çoğalmaktadır. Ekonominin içinde bulunduğu durum en çok da en mağduru etkilemektedir. Bu yıl 56 bin 200 resmi, 14 bin 179 özel ve 4'ü açık öğretim olmak üzere 70 bin 383 okulda 15 milyon 839 bin 140 resmi; 1 milyon 578 bin 233 özel ve 1 milyon 738 bin 198 açık öğretim olmak üzere toplam 18 milyon 157 bin 571 öğrenci ile eğitim-öğretim yılı başladı. Yüksek enflasyonun öğrenci, veli, eğitim çalışanları üzerinde oluşturduğu ağır yüklerin çözümü bir yana seçim öncesi verilen sözler dahi unutturulmaya çalışılmaktadır." denildi.

İYİ Parti Kastamonu İl Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada şu konulara değinildi:

"Seçim öncesi öğrencilere bir öğün yemek verileceği söylemleri unutturulmaya çalışılmaktadır. 2023-2024 eğitim-öğretim yılına sağlıklı beslenme, barınma ve ulaşım sorunlarıyla girmekteyiz. İkinci el öğrenci kıyafetleri internet satış ağlarına düştü bile. Tek bu gösterge bile ülkemizde yaşanan yoksulluğun boyutunu görmek için yeterlidir. Akaryakıt, yurt ve kiralara gelen zamlar ebeveynler için ulaşılamaz hale gelmiştir. Veli çocuğunu servis aracı ile okula gönderemez olmuş, çocuğu bir yükseköğretim programına yerleşen veli sevinmesi gerekirken evladı ile ekonomik koşulları arasında sıkışıp kalmıştır. Pandemi dönemi oluşan öğrenme kayıplarına, Kahramanmaraş merkezli deprem yenilerini eklemiş, öğrenme kayıpları giderilememiştir. Eğitime yeterli kaynak aktarılmamıştır. Bu durum eğitim yatırımlarının ihtiyaç oranında yapılmaması sonucunu doğurmuştur. Bu uygulamalarla çocuklarımız adeta kalabalık sınıflara, ikili eğitime mahkum edilmiştir. Bütün olumsuzluklarına ilave olarak kapatılan 20 bin 600 köy okulu açamadıkları için taşımalı sistem garabeti de ısrarla sürdürülmektedir. Deprem bölgesinde yıkılan okul binaları yapılmamış; eğitim çadırlar, konteyner ve benzeri gibi geçici ve elverişsiz koşullarda sürdürülecektir. Bir uzmanlık mesleği olan öğretmenlik mesleği ekonominin olumsuz koşullarına kurban edilmiştir. Öğretmenin daha az ücretle istihdamına amaçlayan ücretli ve sözleşmeli öğretmen uygulaması ısrarla sürdürülmektedir. Bu eşitsiz uygulama ile öğretmenler ayrıştırılmış iş barışı bozulmuş, mesleğin saygınlığı azaltılmıştır. Yine Öğretmenlik Meslek Kanunu ile öğretmenler ayrıştırılmıştır. Bu uygulama ile öğretmenlerin ekonomik ve özlük hakları sınav ve kariyer odaklı hale getirilerek meslek barışı bozulmuştur. Okullarda mevcut öğretmen ve yardımcı personel açığı devam etmektedir. Yarım milyona yakın atanamayan öğretmenin olduğu bir ülkede öğretmen açığının olması ancak yönetememekle açıklanabilir. MEB yönetici atama süreçleri liyakati değil sadakati öncelemiştir. Bu durum eğitimin niteliğinin sürekli düşmesini sağlamıştır. 12 yıl zorunlu eğitim sözden öteye geçememiştir. Mevcut sistem ve ekonomik koşullar öğrenci devamsızlıklarını artırmıştır. Yine açık öğretim zorunlu öğretimden bir kaçış alanı olarak tercih edilmiş ve örgün eğitimin içi boşaltılmıştır. Mesleki eğitimde başlatılan Mesleki Eğitim Merkezi uygulaması ile çocuklar okullarından uzaklaştırılmış çocuk işçiliği oluşumunun önü açılmıştır. Üniversitelere tepeden atanan rektörler, yöneticiler yükseköğretimin özerkliğini ve bağımsızlığını ortadan kaldırmıştır."

"Eğitim bir anayasal hak olmaktan çıkarılmış piyasa koşullarına terk edilmiştir. Fırsat eşitliği sağlanması gerekirken birçok çocuğumuz eğitim öğretimden mahrum kalacaktır." denilen açıklama şöyle devam etti:

"2023-2024 eğitim-öğretim yılına okullar fiziki altyapı, donanım, kalabalık sınıflar, ikili eğitim, taşımalı eğitim, eğitim programlarının çağın ihtiyaçlarından uzak oluşu, dini cemaat ve vakıfların yurtlarına çocuk ve gençlerin yönlendirilmesi, öğretmenlik mesleğinin ayrıştırılması, atanamayan öğretmenler gibi çok sayıda sorunla girilmektedir. Bütün bunlar bizlere ekonominin olumsuz koşullarına eğitimin kurban edilmekte olduğunu göstermektedir. Uyarıyoruz uygulanan eğitim politikalarıyla çocuk ve gençlerimizde oluşan geleceksizlik duygusu derinleşmekte, beyin göçü katlanarak büyümektedir."

"Andımız okullarda okutulmaya başlamalıdır"

İYİ Parti İl Başkanlığı son olarak;

"Bir an önce eğitime aktarılan kaynak OECD ülkeleri seviyesine çıkarılmalıdır. Çocuklarımıza vadedilen ücretsiz yemek ivedilikle uygulamaya geçirilmelidir. Okulların fiziki yetersizlikleri, donanım, öğretmen ve yardımcı personel ihtiyaçları giderilmelidir. Eğitimin siyasallaştırılması uygulamalarına son verilmeli, eğitim programları akıl ve bilimin gerektirdiği çağın erişi düzeyine uygun hale getirilmelidir. Öğrenci sayıları dikkate alınarak kapatılan köy okulları da en kısa sürede açılmalıdır. Yargı kararları uygulanarak 'Andımız'ın' okullarımızda okunmasına hemen başlanılmalıdır. Eğim anayasal bir haktır, engellenemez."

Bakmadan Geçme