Türk Profesör Depremden Elektrik Üretecek
Yenilenebilir enerji kaynakları arayışına farklı bir soluk getiren İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, depremle elektrik enerjisi üretilebileceğini söyledi.
Dünyanın gözünü yenilenebilir enerji kaynaklarına diktiği son yıllarda, İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan akıllara gelmeyecek bir yöntemle deprem enerjisini elektrik enerjisine çevirmenin yolunu buldu.
Prof. Dr. Ercan, depremin bu güne kadar sadece zararlarının göz önüne alındığını, faydasının görülmediğini savunuyor. Depremin sarsıntı, ışık ve sıcaklık olarak 3 şekilde etkisinin görüldüğünü söyleyen Ahmet Ercan, bu güne kadar insanların sadece sarsıntı ile ilgilenerek faydalarını gözardı ettiklerini belirtti.
'32 TESİS İLE 1 AKKUYU'YA DENK ENERJİ ÜRETİLECEK'
Depremin akabinde tükenmeyen bir enerji kaynağının ortaya çıktığını ve bunun elektrik enerjisine dönüştürülebileceğini bulan Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, 32 tane deprem enerjisini elektrik enerjisine dönüştürecek santralin 1 adet Akkuyu Nükleer enerji tesisi ile aynı enerjiyi üreteceğini ifade etti.
Uzun yıllardır deprem enerjisini elektrik enerjisine çevirme projesi için çalıştığını ifade eden Prof. Ercan, 'Burada sözünü ettiğimiz enerji kaynağı doğrudan doğruya depremin kendisidir. Depremdeki enerjinin 3 türlü boşalımı vardır. Hep korktuğumuz sarsıntı bileşeni, ışık bileşeni ve sıcaklık bileşenidir. Bizim projemiz sıcaklık enerjisinden elektrik enerjisi üretimine dayanıyor. Doğrudan buhar kazanlı ve yanmalı sistemlerde elektrik üretimi olduğu gibi. Bir depremle yaklaşık olarak Zonguldak ilinin elektrik enerjisi gereksinimini elde etmiş oluyorsun' diye konuştu.
'SARSINTIYLA İLGİLENDİK ENERJİ KAYNAĞI OLARAK DÜŞÜNMEDİK'
Deprem enerjisinin depremin büyüklüğü ile doğru orantılı olduğunun altını çizen Ercan, 'Örneğin bir Van depremi. 80 adet atom bombasına eşit bir enerji orada birikmiştir. Gölcük depremi ise 132 atom bombası gücünde bir enerjiye denktir. Türkiye'de her 3 yılda bir orta büyüklükte her 5 yılda bir de büyük bir deprem oluyor. Dünyada 15 milyon yıldır bu enerji kaynağı var. Ama bugüne kadar biz bunun sadece sarsıntı boyutu ile ilgilendik, enerji kaynağı olarak düşünmedik. 32 tane 7 büyüklüğündeki bir depremden yararlanacak olursak, 1 tane Akkuyu da yapmış olduğumuz Nükleer enerji tesisinin enerjisini üretebileceğiz. 32 tane yerli deprem enerji tesisi bir Akkuyu'ya eşittir' dedi.
'YÜZDE YÜZ TÜRK TEKNOLOJİSİYLE YAPABİLİRİZ'
Geçmişte olan ve gelecekte olacak depremlerden enerji üretimi konusunda yararlanılabileceğini söyleyen Ercan, 'Geçmiş olan depremlerin odak konumlarını ve alacak depremlerin odak konumlarını jeofizik ve jeoloji mühendisleri tarafından belirlenen noktalara kurulacak bir deprem santrali ile hemen enerjiye çevirebiliriz. Hiçbir yabancı teknolojiye gerek yok. Jeotermal enerji üretilen benzer santraller gibi, biz deprem enerjisini ulusal enerji sistemine bağlayarak halkı kullanımına sunabiliriz. Bunu yüzde yüz Türk teknolojisi ile yapabiliriz' şeklinde konuştu.
(İHA)
Prof. Dr. Ercan, depremin bu güne kadar sadece zararlarının göz önüne alındığını, faydasının görülmediğini savunuyor. Depremin sarsıntı, ışık ve sıcaklık olarak 3 şekilde etkisinin görüldüğünü söyleyen Ahmet Ercan, bu güne kadar insanların sadece sarsıntı ile ilgilenerek faydalarını gözardı ettiklerini belirtti.
'32 TESİS İLE 1 AKKUYU'YA DENK ENERJİ ÜRETİLECEK'
Depremin akabinde tükenmeyen bir enerji kaynağının ortaya çıktığını ve bunun elektrik enerjisine dönüştürülebileceğini bulan Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, 32 tane deprem enerjisini elektrik enerjisine dönüştürecek santralin 1 adet Akkuyu Nükleer enerji tesisi ile aynı enerjiyi üreteceğini ifade etti.
Uzun yıllardır deprem enerjisini elektrik enerjisine çevirme projesi için çalıştığını ifade eden Prof. Ercan, 'Burada sözünü ettiğimiz enerji kaynağı doğrudan doğruya depremin kendisidir. Depremdeki enerjinin 3 türlü boşalımı vardır. Hep korktuğumuz sarsıntı bileşeni, ışık bileşeni ve sıcaklık bileşenidir. Bizim projemiz sıcaklık enerjisinden elektrik enerjisi üretimine dayanıyor. Doğrudan buhar kazanlı ve yanmalı sistemlerde elektrik üretimi olduğu gibi. Bir depremle yaklaşık olarak Zonguldak ilinin elektrik enerjisi gereksinimini elde etmiş oluyorsun' diye konuştu.
'SARSINTIYLA İLGİLENDİK ENERJİ KAYNAĞI OLARAK DÜŞÜNMEDİK'
Deprem enerjisinin depremin büyüklüğü ile doğru orantılı olduğunun altını çizen Ercan, 'Örneğin bir Van depremi. 80 adet atom bombasına eşit bir enerji orada birikmiştir. Gölcük depremi ise 132 atom bombası gücünde bir enerjiye denktir. Türkiye'de her 3 yılda bir orta büyüklükte her 5 yılda bir de büyük bir deprem oluyor. Dünyada 15 milyon yıldır bu enerji kaynağı var. Ama bugüne kadar biz bunun sadece sarsıntı boyutu ile ilgilendik, enerji kaynağı olarak düşünmedik. 32 tane 7 büyüklüğündeki bir depremden yararlanacak olursak, 1 tane Akkuyu da yapmış olduğumuz Nükleer enerji tesisinin enerjisini üretebileceğiz. 32 tane yerli deprem enerji tesisi bir Akkuyu'ya eşittir' dedi.
'YÜZDE YÜZ TÜRK TEKNOLOJİSİYLE YAPABİLİRİZ'
Geçmişte olan ve gelecekte olacak depremlerden enerji üretimi konusunda yararlanılabileceğini söyleyen Ercan, 'Geçmiş olan depremlerin odak konumlarını ve alacak depremlerin odak konumlarını jeofizik ve jeoloji mühendisleri tarafından belirlenen noktalara kurulacak bir deprem santrali ile hemen enerjiye çevirebiliriz. Hiçbir yabancı teknolojiye gerek yok. Jeotermal enerji üretilen benzer santraller gibi, biz deprem enerjisini ulusal enerji sistemine bağlayarak halkı kullanımına sunabiliriz. Bunu yüzde yüz Türk teknolojisi ile yapabiliriz' şeklinde konuştu.
(İHA)