Sosyal Medyada Galeyana Gelmeyin!
Bir sınırlama olmaksızın herkese söz hakkı tanıyan sosyal medyanın olayları manipüle etmek veya insanları provoke etmek amacıyla da kullanıldığına dikkat çeken Doç. Dr. Ferah Onat, sosyal medya kullanıcılarını dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Toplumun vazgeçilmez iletişim aracı haline gelen sosyal medya, her türlü duygu ve düşünceyi kitlelerle paylaşma imkanı sağlıyor. Ancak bir sınırlama olmaksızın herkese söz hakkı tanıyan sosyal medyanın olayları manipüle etmek veya insanları provoke etmek amacıyla da kullanıldığına dikkat çeken Yaşar Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ferah Onat, sosyal medya kullanıcılarını dikkatli olmaları konusunda uyardı. Onat, 'Birbirimize karşı küfür, hakaret şeklinde ve ayrıştırıcı, bölücü şekilde ifadeler kullanmak, birbirimizi dışlamak ve hatta hedef göstermek toplumsal barışa ve huzura zarar vermekten öteye gitmez. Oysa zor günlerde birlikte olmak, acımızı paylaşmak gerekir. Bunu da mümkün olduğunca en sağlıklı iletişim kanalı olan yüz yüze iletişimi tercih ederek yapmalıyız' dedi.
SON OLAYLAR DA YANSIDI
Herkesin sosyal medyayı kullanım amacının farklı olabileceğini ve ağımızda bulunan kişilerin bizden farklı bir siyasi görüşü olabileceğini belirten Doç. Dr. Ferah Onat, internet üzerinden yapılan kötü yorumların sosyal ilişkilere geri dönülmeyecek şekilde zarar verebildiğini söyledi. Onat, 'Ağımızda olan kişilerle aynı siyasi partiye oy vermemiş olabiliriz. Siyasi görüşlerimiz, etnik kökenlerimiz, yörelerimiz hatta dini inançlarımız farklı olabilir. Ancak o insanları ilişki ağımıza almamızın nedeni onlarla gerçekten iletişim kurmak istememiz. Sosyal medyadaki arkadaşlarımızın paylaştıkları içerik nedeniyle onlarla olan ilişkilerimizi zedelemek ne kadar mantıklı? Görüşlerine tahammül edemiyorsak ilişkimizi toptan bitirebiliriz. Ancak hakaret etmek, kötü yorumlar yazmak ilişkilerimize geri dönülmeyecek şekilde zarar verecektir. Herkesin sosyal medyayı kullanım amacı farklı olabilir. Herkes üzüntüsünü sosyal medyada paylaşmayı tercih etmeyebilir. Birbirimize karşı küfür, hakaret, ayrıştırıcı, bölücü şekilde ifadeler kullanmak, dışlamak, hedef göstermek toplumsal barışa ve huzura zarar vermekten öteye gitmez. Son günlerde yaşanan acı olaylar sonucunda sosyal medyada sürekli görüştüğü insanlarla farklı görüşteki paylaşımlar yüzünden kavga eden, arkadaşlıktan çıkaran yani iletişimi kesenlerin, sosyal medyada kavgayı yüz yüze iletişime kadar taşıyanların sayısının arttığı gözleniyor. Oysa zor günlerde birlikte olmak, acımızı paylaşmak gerekir. Bunu da mümkün olduğunca en sağlıklı iletişim kanalı olan yüz yüze iletişimi tercih ederek yapmalıyız.
'HEDEF GÖSTERMEK TEHLİKELİ'
Son zamanlarda sanatçıların da sosyal medya üzerinden hedef gösterilmesine değinen Ferah Onat, 'Sanatçıları hedef göstererek kınamak, aşağılamak, tepki vermeyen veya açıklama yapmayan sanatçıları kötülemek, haklarında olumsuz eleştiride bulunmak sıklıkla karşılaştığımız bir durum. İnsanları kategorize etmek, ötekileştirmek yine toplumsal barışı zedeleyen, onlara olan saygıyı ve sevgiyi yıpratan davranışlardır. Bu tür davranışlar tehlike yaratabilir. Ayrıca firmaları ve kurumları hedef göstermenin, yöneticilerine hakaret etmenin, boykota çağırmanın, itibarını zedeleyici paylaşımlarda bulunmanın hukuki yaptırımları olduğunu unutmamak lazım. İnternetle ilgili kanunlarda belirtilen davranışlara ait hapis ve para cezası bulunuyor' dedi.
'İNTERNETTE HER GÖRDÜĞÜNÜZE İNANMAYIN'
Gazetelerin sosyal medya hesaplarında veya internet sayfalarında hızlı haber vermek adına sorgulanmadan veya detaylı araştırma yapılmadan paylaşılan yanlış içerikli haberlerin olduğuna da dikkat çeken Ferah Onat, şunları söyledi:
'Türkiye'de gazete ve kitap okuma oranları çok düşük olduğu için sosyal medyada kısa bir şekilde sunulan haberleri, videoları, fotoğrafları hatta capsleri doğruymuş gibi inanma ve paylaşma eğilimi fazla oluyor. Halbuki bir mesaj, paylaşımlarla bin hatta yüzbinlerce mesaja ulaşıp milyonları etkileyebilir. Paylaştığımız içeriğin sonuçlarının neler olabileceğini kestirmek çok kolay değil. Bu yüzden okuduğumuz bir haberi ya da kaynağı belli olmayan herhangi bir içeriği iki, üç değil pek çok güvenilir kaynaktan tekrar tekrar sorgulamak, emin olduktan sonra gerçekten gerekliyse paylaşmakta yarar var. Ayrıca 'caps' dediğimiz altına sonrada yazı ilave edilmiş fotoğrafların varlığını sıklıkla görüyoruz. Ancak bunların büyük bir kısmı sosyal medya kullanıcıları tarafından üretilmiş ve gerçekliği göstermeyen fotoğraflar olabiliyor. Bazen bu fotoğrafların peşine düşenler zaten bu görüntülerin birkaç yıl önceye ait olduğunu veya başka bir coğrafi bölgede çekilmiş olduğunu tespit edebiliyor. Bu nedenle her gördüğümüze inanmamakta fayda var.'
İNTERNET ARACILĞIYLA İŞLENEN SUÇLAR VE CEZALAR
Türk Ceza Hukukunda hakaret vb. suçların işlenmesinde internet veya sosyal medya aracılığıyla işlenmesi kapsam dışında tutulmamıştır. Buna göre halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Türkiye'de 12 milyon twitter kullanıcısı, 35 milyon facebook kullanıcısı bulunuyor.
(İHA)
SON OLAYLAR DA YANSIDI
Herkesin sosyal medyayı kullanım amacının farklı olabileceğini ve ağımızda bulunan kişilerin bizden farklı bir siyasi görüşü olabileceğini belirten Doç. Dr. Ferah Onat, internet üzerinden yapılan kötü yorumların sosyal ilişkilere geri dönülmeyecek şekilde zarar verebildiğini söyledi. Onat, 'Ağımızda olan kişilerle aynı siyasi partiye oy vermemiş olabiliriz. Siyasi görüşlerimiz, etnik kökenlerimiz, yörelerimiz hatta dini inançlarımız farklı olabilir. Ancak o insanları ilişki ağımıza almamızın nedeni onlarla gerçekten iletişim kurmak istememiz. Sosyal medyadaki arkadaşlarımızın paylaştıkları içerik nedeniyle onlarla olan ilişkilerimizi zedelemek ne kadar mantıklı? Görüşlerine tahammül edemiyorsak ilişkimizi toptan bitirebiliriz. Ancak hakaret etmek, kötü yorumlar yazmak ilişkilerimize geri dönülmeyecek şekilde zarar verecektir. Herkesin sosyal medyayı kullanım amacı farklı olabilir. Herkes üzüntüsünü sosyal medyada paylaşmayı tercih etmeyebilir. Birbirimize karşı küfür, hakaret, ayrıştırıcı, bölücü şekilde ifadeler kullanmak, dışlamak, hedef göstermek toplumsal barışa ve huzura zarar vermekten öteye gitmez. Son günlerde yaşanan acı olaylar sonucunda sosyal medyada sürekli görüştüğü insanlarla farklı görüşteki paylaşımlar yüzünden kavga eden, arkadaşlıktan çıkaran yani iletişimi kesenlerin, sosyal medyada kavgayı yüz yüze iletişime kadar taşıyanların sayısının arttığı gözleniyor. Oysa zor günlerde birlikte olmak, acımızı paylaşmak gerekir. Bunu da mümkün olduğunca en sağlıklı iletişim kanalı olan yüz yüze iletişimi tercih ederek yapmalıyız.
'HEDEF GÖSTERMEK TEHLİKELİ'
Son zamanlarda sanatçıların da sosyal medya üzerinden hedef gösterilmesine değinen Ferah Onat, 'Sanatçıları hedef göstererek kınamak, aşağılamak, tepki vermeyen veya açıklama yapmayan sanatçıları kötülemek, haklarında olumsuz eleştiride bulunmak sıklıkla karşılaştığımız bir durum. İnsanları kategorize etmek, ötekileştirmek yine toplumsal barışı zedeleyen, onlara olan saygıyı ve sevgiyi yıpratan davranışlardır. Bu tür davranışlar tehlike yaratabilir. Ayrıca firmaları ve kurumları hedef göstermenin, yöneticilerine hakaret etmenin, boykota çağırmanın, itibarını zedeleyici paylaşımlarda bulunmanın hukuki yaptırımları olduğunu unutmamak lazım. İnternetle ilgili kanunlarda belirtilen davranışlara ait hapis ve para cezası bulunuyor' dedi.
'İNTERNETTE HER GÖRDÜĞÜNÜZE İNANMAYIN'
Gazetelerin sosyal medya hesaplarında veya internet sayfalarında hızlı haber vermek adına sorgulanmadan veya detaylı araştırma yapılmadan paylaşılan yanlış içerikli haberlerin olduğuna da dikkat çeken Ferah Onat, şunları söyledi:
'Türkiye'de gazete ve kitap okuma oranları çok düşük olduğu için sosyal medyada kısa bir şekilde sunulan haberleri, videoları, fotoğrafları hatta capsleri doğruymuş gibi inanma ve paylaşma eğilimi fazla oluyor. Halbuki bir mesaj, paylaşımlarla bin hatta yüzbinlerce mesaja ulaşıp milyonları etkileyebilir. Paylaştığımız içeriğin sonuçlarının neler olabileceğini kestirmek çok kolay değil. Bu yüzden okuduğumuz bir haberi ya da kaynağı belli olmayan herhangi bir içeriği iki, üç değil pek çok güvenilir kaynaktan tekrar tekrar sorgulamak, emin olduktan sonra gerçekten gerekliyse paylaşmakta yarar var. Ayrıca 'caps' dediğimiz altına sonrada yazı ilave edilmiş fotoğrafların varlığını sıklıkla görüyoruz. Ancak bunların büyük bir kısmı sosyal medya kullanıcıları tarafından üretilmiş ve gerçekliği göstermeyen fotoğraflar olabiliyor. Bazen bu fotoğrafların peşine düşenler zaten bu görüntülerin birkaç yıl önceye ait olduğunu veya başka bir coğrafi bölgede çekilmiş olduğunu tespit edebiliyor. Bu nedenle her gördüğümüze inanmamakta fayda var.'
İNTERNET ARACILĞIYLA İŞLENEN SUÇLAR VE CEZALAR
Türk Ceza Hukukunda hakaret vb. suçların işlenmesinde internet veya sosyal medya aracılığıyla işlenmesi kapsam dışında tutulmamıştır. Buna göre halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Türkiye'de 12 milyon twitter kullanıcısı, 35 milyon facebook kullanıcısı bulunuyor.
(İHA)