"Siyaset Ankara'da başka Kastamonu'da başka yapılmaz"

Erbilgin; 'Geçen hafta ilimizde bulunan Parti Meclisi üyemiz Sayın Gamze Pamuk Ateşli'nin başkanlık ettiği, Sinop Milletvekilimiz Barış Karadeniz ve Kırklareli Milletvekilimiz Turabi Kayan'ın da katıldığı yerel seçimlere yönelik çalışmalar ilimiz açısından tamamlanmıştır. Faydalı ve verimli bir çalışma olmuştur. Bu kapsamda aday belirleme çalışmalarının sürdüğü ilimizde 5 ilçemizin adayı yarın toplanacak parti meclisimizden onay çıkması durumunda belirlenmiş olacaktır. Merkez ilçemizin de aralarında olduğu diğer ilçelerimizde çalışmalarımız sürmektedir. Aday belirleme sürecinin bizler açısından toplumun tüm kesimlerinin görüşünü yansıtacak şekilde, mümkün olan en katılımcı şekilde belirlenmesini yerel seçimlerde başarı ve sonrasında kuracağımız katılımcı kentler için önemli görüyoruz. Bu nedenle toplumun tüm bileşenlerinin kentte yaşayan herkesin, hepimizin sesinin dahil edilmediği bir anlayışın eksik olacağını düşünüyoruz.

Değerli arkadaşlar AKP İl başkanını gören var mı? Hasta mıdır? Öyle ise geçmiş olsun. Yoksa görevden mi azledilmiştir. Malum karşımızda, seçilmiş 7 Haziran başbakanını ve İstanbul, Ankara, Bursa, Balıkesir, Ordu ile Düzce gibi illerin belediye başkanlarını azleden saraya tam biat isteyen bir anlayış var. Öncesinde aday olamaz dedikleri ilçe ve il başkanları var. Bununla birlikte değerli basın mensupları AKP milletvekillerinden, il başkanlarına, parti yöneticilerine kadar aynı kalemden çıkmış toplumun bir bölümünü öteki yapan, farklı düşüneni düşman ilan eden bir dilin sahipleri ile karşı karşıyayız. Bunu yaparken çarpıtma ve yalanı esirmeyen bir AKP dili ile karşı karşıyayız. Şimdi beni arayan ve AKP il yöneticisi olduğunu söyleyen bir vatandaş başkanım sen açıklama yaptıkça AKP içinde huzursuzluk artıyor. Milletvekilleri ve il başkanı yerel seçim hesapları nedeniyle sorumluluk almaktan kaçıyor diyor.

AKP Milletvekili Sayın Metin Çelik ve İl Başkanı Sayın Doğan Ünlü her kürsüye çıktıklarında ekonomimizin saldırı altında olduğunu dış güçlerin bize saldırdığını anlatmaktadır. Milletvekili ve AKP yöneticileri hamaset yapmakta partisinin ekonomi politikalarını, rantçı anlayışlarını halktan gizlemek için elinden geleni yapmaktadır. Hazine ve Maliye Bakanlığının 17 Ekim 2018/143 sayılı basın duyurusunda yapılan açıklamalar bunun açık kanıtıdır. AKP halka karşı kimi suçlamış ise onlar ile kol koladır.

Bakmayın siz bankacıların, rantçıların keyfine. Bir ekonomide reel olarak büyüme oranından fazla faiz ödeniyorsa, bunun tek bir anlamı vardır; TL faiziyle emeğiyle geçinenlerden zenginlere; dolar faiziyle de yurt içinden yurt dışına servet transferi yapılıyordur. Beş yıl vadeli borca Japonya eksi yüzde 0.06, Almanya eksi yüzde 0.1, Güney Kore yüzde 2.5, Polonya yüzde 2.6, AB üyesi 28 ülke ortalama yüzde 1.5 faiz verirken, Türkiye yüzde 7.5 faiz veriyor. Bu gerçekleri ülkenizden saklarsanız belki iktidarınızı bir süre daha uzatabilirsiniz. Ancak ülkeyi uçuruma atmış olursunuz.

Yine buradan sizler aracılığı ile Sayın Hakkı Köylü ve Metin Çelik'e sormak isterim. Siyaset Ankara'da başka Kastamonu'da başka yapılmaz. Sayın Köylü ve Çelik okullarda okutulacağı söylenen öğrenci andı ile ilgili ne düşündüklerini seçmenleri ile Kastamonu ile paylaşmaları gereklidir. Sayın Bekir Bozdağ, Sayın Numan Kurtulmuş gibi mi düşünmektedir? Öğrenci andına karşılar mıdır?

AKP ortadan kaldırdığı birçok Cumhuriyet değerinin sembollerinden olduğu için andımıza karşı çıkıyor. Bu nedenle AKP Kastamonu milletvekilleri bu meselenin etrafından suya sabuna dokunmadan geçmeyi tercih edeceklerdir. Bu vesileyle öğrenci andı rejimin tek adam anlayışının asli meseleleri ile birleştirilmeden gündem değiştirme yaklaşımı olarak ele alınmalıdır. Çünkü ülkemiz bir ekonomik kriz ile birlikte demokrasi ve hukuk krizinin içindedir.

Sağlık Bakanlığı'nca belirlenen kadro standardına göre Kastamonu Devlet Hastanesi'nde 11 Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı'nın görev yapması gereken hastanemizde bu sayı aylar geçmesine rağmen daha yeni 2'ye çıkarılabilmiştir. 10 olması gereken Göğüs Hastalıkları Uzmanı sayısının 1 doktorumuzun süt iznine çıkması, 1 doktorumuzun da askere gitmesi nedeniyle 1'e düşeceğini sanırım AKP yöneticileri biliyordur. 3 Nükleer Tıp Uzmanı olması gereken hastanemizde doktor olmadığı gibi bu hizmetin sunulacağı bir birim açılmasının da unutulduğunu Kastamonululara anlatmalıdır. Acil tıp uzmanı sayısı 14 olması gereken hastanemizde aktif çalışan acil Tıp Uzmanı sayısı 5'dir. Kastamonu Devlet Hastanemizdeki hasta yoğunluğu, kaderine terkedilmiş ilçelerimizdeki doktor yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Kadrosu olmasına rağmen 6 ilçemizde Çocuk Hastalıkları Uzmanı ve Genel Cerrahi Uzmanı, 5 ilçemizde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı bulunmamaktadır. En büyük ilçelerimiz; Taşköprü, İnebolu ve Tosya'da yurttaşlarımız maalesef Göğüs Hastalıkları Uzmanı'ndan hizmet alamamaktadır. Sağlık Bakanlığı'nın hastanelerin yatak kapasitelerine göre belirlediği standart kadro cetveline göre Kastamonu il genelinde toplam 856 uzman tabibin görev yapması gerekmektedir. Bakanlıkça belirlenen son personel dağıtım cetvelinde 252 Uzman Tabip Kastamonu'ya reva görülmüş olsa da bugün Kastamonu'da aktif çalışan uzman tabip sayısı kağıt üzerinde maalesef 172'dir. Kağıt üzerinde diyorum çünkü çeşitli sebeplerle bu sayı daha da düşmektedir. Kastamonu'da sağlık hizmetleri bu anlamda yüzde 20 ile yürütülmektedir.

Anne babaların emek emek okuttuğu gençlerimiz yüzlerce Tıp mezunu öğrenci Güvenlik soruşturmasını geçemediği için Doktor olamazken, İstanbul'da alınan Aile Hekimlerinin neredeyse tamamının yabancı uyruklu, bu durum aslında hiç olmamış yerli ve milli anlayışın maskesinin düşmesidir.'