'Karne sorgulama değil değerlendirme aracıdır'
Psikolog İmran Emir, başarısızlığın her yaştaki ve konumdaki insan için acı verici olduğunu ifade ederek, karnenin sorgulama değil değerlendirme aracı olduğunu söyledi.
Psikolog İmran Emir, başarısızlığın her yaştaki ve konumdaki insan için acı verici olduğunu ifade ederek, karnenin sorgulama değil değerlendirme aracı olduğunu söyledi.
Ailelere karne sonrasında nasıl davranmaları gerektiği konusunda uyarılarda bulunan İmran Emir, 'Çocuğunuz karnesindeki başarısızlıktan dolayı zaten acı çekiyordur ve omuzlarına dağları yüklemiş gibi hissediyordur. Siz ebeveynlere düşen görev, onu bu durumda desteklemek, gelecek ile ilgili cesaretini kırmamak ve sabırla ileride bu sorunların üstesinden gelecek motivasyonu ona kazandırmaktır. Yani omuzlarına kendi yükünün üstüne yük yüklemek değil, o yükleri hafifleterek onunla paylaşmaktır.' dedi.
Psikolog Emir, başarısız bir karne getiren öğrenci ile zayıfın hayatın sonu olmadığı aksine daha çok çaba harcamak ve birlikte gereken önlemleri almak için bir uyarı olduğunun konuşulması gerektiğini belirterek, şu tavsiyelerde bulundu: 'Dayağa yeltenmek, azarlamak, aşağılamak, tatilden mahrum etme ile tehdit etmek veya başka ceza yöntemlerine başvurulmamalıdır. Bunun yerine, 'Belki şu derslerde, daha çok yardıma ihtiyacın var, bu sorunu nasıl çözebiliriz? Ama önce güzel bir tatille yorgunluğu atmalısın, sonra bunun bir yolunu buluruz' diyerek yaklaşılmalıdır. Uygun bir zamanda, derslerdeki başarısızlığı telafi edecek imkanlar arayıp, uygulamak daha yapıcı ve akılcı bir yol olacaktır. Çocuğunuz çok başarılı bir öğrenci olabilir, anne-baba olarak sizlerde çok meşgul ya da bu zamanda çocuğunuzdan uzakta olabilirsiniz. Çocuğunuz kendisini sorumlu olarak gördüğü anne ve babasına, başarısını bir an önce göstermek isteyecektir. Böyle bir zamanda çocuğunuzun yanında olmak, en azından telefonla iletişim kurarak bu heyecanını paylaşmanız yararlı olacaktır.'
Ailelere karne sonrasında nasıl davranmaları gerektiği konusunda uyarılarda bulunan İmran Emir, 'Çocuğunuz karnesindeki başarısızlıktan dolayı zaten acı çekiyordur ve omuzlarına dağları yüklemiş gibi hissediyordur. Siz ebeveynlere düşen görev, onu bu durumda desteklemek, gelecek ile ilgili cesaretini kırmamak ve sabırla ileride bu sorunların üstesinden gelecek motivasyonu ona kazandırmaktır. Yani omuzlarına kendi yükünün üstüne yük yüklemek değil, o yükleri hafifleterek onunla paylaşmaktır.' dedi.
Psikolog Emir, başarısız bir karne getiren öğrenci ile zayıfın hayatın sonu olmadığı aksine daha çok çaba harcamak ve birlikte gereken önlemleri almak için bir uyarı olduğunun konuşulması gerektiğini belirterek, şu tavsiyelerde bulundu: 'Dayağa yeltenmek, azarlamak, aşağılamak, tatilden mahrum etme ile tehdit etmek veya başka ceza yöntemlerine başvurulmamalıdır. Bunun yerine, 'Belki şu derslerde, daha çok yardıma ihtiyacın var, bu sorunu nasıl çözebiliriz? Ama önce güzel bir tatille yorgunluğu atmalısın, sonra bunun bir yolunu buluruz' diyerek yaklaşılmalıdır. Uygun bir zamanda, derslerdeki başarısızlığı telafi edecek imkanlar arayıp, uygulamak daha yapıcı ve akılcı bir yol olacaktır. Çocuğunuz çok başarılı bir öğrenci olabilir, anne-baba olarak sizlerde çok meşgul ya da bu zamanda çocuğunuzdan uzakta olabilirsiniz. Çocuğunuz kendisini sorumlu olarak gördüğü anne ve babasına, başarısını bir an önce göstermek isteyecektir. Böyle bir zamanda çocuğunuzun yanında olmak, en azından telefonla iletişim kurarak bu heyecanını paylaşmanız yararlı olacaktır.'