Günde en az bir bardak ayran için
Uzmanlar ayranın yaz aylarında insanı ferahlattığını belirterek, başka çocuklar olmak üzere her yaştan bireyin sağlığı için koruyucu kalkan olduğunu belirtiyor.
Uzmanlar ayranın yaz aylarında insanı ferahlattığını belirterek, başka çocuklar olmak üzere her yaştan bireyin sağlığı için koruyucu kalkan olduğunu belirtiyor.
Beslenme Uzmanı Aysen Arıcan, ayranın faydaları hakkında bilgi verdi. Dengeli beslenmenin ve yeterli sıvı alımının sağlıklı beslenmenin ön koşulu olduğunu belirten Arıcan, 'Süt-yoğurt-ayran grubu ise her yaşta en çok gereksinim duyduğumuz ve her gün belli oranlarda tüketmemiz gereken besinlerdir. Ayran, bu nedenle gelişim çağındaki çocuklarımız ve gençlerimiz için, en sağlıklı ve aynı zamanda lezzetli bir içecek alternatifi oluşturur. Yetişkinler ise yaşamlarının her aşamasında ayranı güvenle ve keyifle tüketebilirler.' ifadelerini kullandı.
Ayranın mineraller bakımından da zengin olduğuna dikkat çeken Arıcan, 'Ayran, kalsiyum, potasyum, fosfor, B2, B12 mineralleri bakımından çok zengindir. Dolayısıyla çocukluk döneminden başlayarak yaşamın tüm evrelerinde günde en az bir bardak tüketilmelidir. Çocukluktan, ergenlik, gençlik, olgunluk ve yaşlılık dönemlerine kadar her daim tüketebileceğimiz bir ürün olarak sofralarımızdan ayırmamamız gereken bir besindir.' diye konuştu.
Ayranın özellikle yaz aylarında terle kaybedilen suyu önlemede yardımcı olduğunu dile getiren Arıcan şöyle devam etti: 'Protein, vitamin, yağ ve mineral bakımından zengin bir içecek olan ayranın sindirimi süte göre daha kolaydır ve bu nedenle de sütü sindirmekte güçlük çekenler (laktoz intoleransı) için de iyi bir kalsiyum alternatifi olarak önerilebilir. İçerdiği mineraller ve su sayesinde özellikle yaz aylarında terle kaybedilen su ve elektrolitlerin yerine konulmasını da sağlar. Ayran kas, sinir ve kemik gelişiminden, kanın yapılanmasından, ve hormonal metabolizmadan sorumlu olan esansiyel amino asitleri tam ve eksiksiz olarak yapısında taşıyan kazein ve whey proteinlerine sahip bir içecektir. Bu sayede kas, kemik, sinir ve bağışıklık sistemini korur ve hem çocukların hem de yetişkinlerin sağlığını güçlendirir. Zengin kalsiyum, fosfor, B12, A ve D vitamini içeriği sayesinde kemik gelişimine ve güçlenmesine destek olur. Sindirim ve bağışıklık sistemini destekler. Kemik erimesi riskini büyük ölçüde azaltır.İçinde bulunan magnezyum, kalsiyum ve potasyum sayesinde yüksek tansiyonun kontrol altına alınmasını sağlar. Kansere, alerjiye, gastrit ve ülsere, iltihaplanmaya karşı koruma sağlar. Gelişim sürecindeki çocuklar ve ergenlik çağındaki gençler, yetişkin bireyler; kalp ve damar hastalıkları, diyabet gibi metabolik hastalıkları olanlar, hipertansiyon ve kolesterol hastaları ayran içmelidir. Ayrıca kanser, alerji, gastrit ve ülser hastalıklarına genetik olarak yatkınlığı olanlar koruyucu işlevi olan ayranı tüketmelidir. Farklı nesillerden aile bireyleri besleyici, serinletici etkisi olan ve lezzeti ile geleneksel damak tadımıza uygun ayranı aynı sofrada güvenle ve rahatlıkla tüketebilirler.'
Beslenme Uzmanı Aysen Arıcan, ayranın faydaları hakkında bilgi verdi. Dengeli beslenmenin ve yeterli sıvı alımının sağlıklı beslenmenin ön koşulu olduğunu belirten Arıcan, 'Süt-yoğurt-ayran grubu ise her yaşta en çok gereksinim duyduğumuz ve her gün belli oranlarda tüketmemiz gereken besinlerdir. Ayran, bu nedenle gelişim çağındaki çocuklarımız ve gençlerimiz için, en sağlıklı ve aynı zamanda lezzetli bir içecek alternatifi oluşturur. Yetişkinler ise yaşamlarının her aşamasında ayranı güvenle ve keyifle tüketebilirler.' ifadelerini kullandı.
Ayranın mineraller bakımından da zengin olduğuna dikkat çeken Arıcan, 'Ayran, kalsiyum, potasyum, fosfor, B2, B12 mineralleri bakımından çok zengindir. Dolayısıyla çocukluk döneminden başlayarak yaşamın tüm evrelerinde günde en az bir bardak tüketilmelidir. Çocukluktan, ergenlik, gençlik, olgunluk ve yaşlılık dönemlerine kadar her daim tüketebileceğimiz bir ürün olarak sofralarımızdan ayırmamamız gereken bir besindir.' diye konuştu.
Ayranın özellikle yaz aylarında terle kaybedilen suyu önlemede yardımcı olduğunu dile getiren Arıcan şöyle devam etti: 'Protein, vitamin, yağ ve mineral bakımından zengin bir içecek olan ayranın sindirimi süte göre daha kolaydır ve bu nedenle de sütü sindirmekte güçlük çekenler (laktoz intoleransı) için de iyi bir kalsiyum alternatifi olarak önerilebilir. İçerdiği mineraller ve su sayesinde özellikle yaz aylarında terle kaybedilen su ve elektrolitlerin yerine konulmasını da sağlar. Ayran kas, sinir ve kemik gelişiminden, kanın yapılanmasından, ve hormonal metabolizmadan sorumlu olan esansiyel amino asitleri tam ve eksiksiz olarak yapısında taşıyan kazein ve whey proteinlerine sahip bir içecektir. Bu sayede kas, kemik, sinir ve bağışıklık sistemini korur ve hem çocukların hem de yetişkinlerin sağlığını güçlendirir. Zengin kalsiyum, fosfor, B12, A ve D vitamini içeriği sayesinde kemik gelişimine ve güçlenmesine destek olur. Sindirim ve bağışıklık sistemini destekler. Kemik erimesi riskini büyük ölçüde azaltır.İçinde bulunan magnezyum, kalsiyum ve potasyum sayesinde yüksek tansiyonun kontrol altına alınmasını sağlar. Kansere, alerjiye, gastrit ve ülsere, iltihaplanmaya karşı koruma sağlar. Gelişim sürecindeki çocuklar ve ergenlik çağındaki gençler, yetişkin bireyler; kalp ve damar hastalıkları, diyabet gibi metabolik hastalıkları olanlar, hipertansiyon ve kolesterol hastaları ayran içmelidir. Ayrıca kanser, alerji, gastrit ve ülser hastalıklarına genetik olarak yatkınlığı olanlar koruyucu işlevi olan ayranı tüketmelidir. Farklı nesillerden aile bireyleri besleyici, serinletici etkisi olan ve lezzeti ile geleneksel damak tadımıza uygun ayranı aynı sofrada güvenle ve rahatlıkla tüketebilirler.'