Gençlerle yaşlıları bir araya getiren 200 yıllık oyun
Kastamonu'nun Üyücek köyünde 200 yılı aşkındır oynanan "yüzük oyunu" sayesinde gencinden yaşlısına herkes tanışıp kaynaşma imkanı buluyor.
Kastamonu'nun Üyücek köyünde 200 yılı aşkındır oynanan 'yüzük oyunu' gençleri ve yaşlıları bir araya getirdiği gibi dargınlıkları da unutturuyor.
Üyücek köyünde kış aylarında erkeklerin her cumartesi bir evde toplanarak iki takım halinde oynadığı 'yüzük oyunu', kuşaktan kuşağa aktarılarak gelenek haline geldi.
Şapkaların içine saklanan yüzüğü oyuncuların bulmaya çalıştığı oyun sayesinde, katılımcılar uzun kış gecelerinde eğlenceli vakit geçirebiliyor.
Kastamonu merkez ve çevre köylerden gelen erkekler birlikte akşam yemeği yedikten sonra oyun faslına geçiliyor. Birlik ve beraberliği pekiştiren oyun oynanırken küslük ve dargınlık da kalmıyor.
Üyücek köyü muhtarı Nazım Darabacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oyunu kış aylarında köyde oynandıklarını söyledi.
Oyuna ilginin oldukça fazla olduğunu belirten Darabacı, '200 yıllık geçmişi olan bir oyun. Gençlerimiz tanışsın, yaşlılarımız buluşsun diye eskiden her akşam oynanırdı. Daha sonra cumartesi akşamları oynanmaya başlandı.' dedi.
Oyunun kuralları ile ilgili bilgi veren Darabacı, 'Katılanlar iki gruba ayrılıyor. Grubun biri ortadaki şapkalardan birinin içine yüzüğü saklar. Karşı taraf bu yüzüğü bulmaya çalışır. İlk ya da son denemede bulunursa yüzük, bulan tarafa geçer. Ortalardaki denemelerde bulunursa, bulmaya çalışan grup puan alır. Puanı 51'i geçen grup oyunu kaybetmiş sayılır. Kaybeden grup cezalandırılır. Sonra diğer oyunlar oynanmaya başlanır.' diye konuştu.
Necati Buran da Kastamonu merkezde yaşadığını ama her hafta oyun için köye gittiğini vurguladı.
'Oyunlarda kimsede küslük, dargınlık olmaz'
Bu oyunlarla büyüdüğünü anlatan Buran, şunları dile getirdi:
'Köylerde kırgınlıklar, dargınlıklar olmasına rağmen bu oyunlarda kimsede küslük, dargınlık olmaz. Herkes oyuna davet edilir. O hafta oyun küslük olan birinin evinde dahi düzenlense, herkes gider. Yıllardan beri küs olan aileler bu oyunlara katılır. Bayram coşkusu içinde oyunlar oynanır. Herkes verilen cezaya katlanmak zorundadır. 'O kişi baba küstü o yüzden bu cezayı verdi' denmez. Bu oyunun en büyük özelliği küslüğün dargınlığın olmamasıdır. Küseceklerse oyundan sonra yine küserler.'
Hakan Buran da oyunlara katılmak için her hafta köyüne gittiğini kaydetti.
İl merkezinde yaşadığını dile getiren Buran, 'Köyümüzden uzaklaşsak dahi hafta sonları bir araya geliyoruz. Gencinden yaşlısına herkesle tanışıp kaynaşma imkanı bulmuş oluyoruz. Düşmanlıklar, küslükler bitiyor. Yüzük oyununun ardından 'hırsız', 'çoban oyunu', 'hayvan otlatma' başta olmak üzere 20'ye yakın oyun oynuyoruz. Aslında bunlar gündelik hayatta yaşadığımız, hayatın ta kendisi olan şeylerin içine espri katarak anlatıldığı oyunlar.' ifadelerini kullandı.
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü folklor araştırmacısı Kamil Serhoşoğlu da Kastamonu'nun zengin bir kültüre sahip olduğunu belirtti.
Köylerde, geçmişi yüzlerce yıl önceye dayanan kültürlerin yaşatıldığını, bundan da büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Serhoşoğlu, geleceğe taşınan kültürlerden birinin yörede oynanan yüzük oyunu olduğuna işaret etti.