Genç Kız Lösemiyi Yendi
Kastamonu'da 21 yaşındaki genç kız, 2001 yılında yakalandığı lösemi hastalığını yenmesinin ardından okuma-yazma da öğrendi.
21 YAŞINDA HEM LÖSEMİYİ YENDİ, HEM DE OKUMA-YAZMA ÖĞRENDİ
LÖSEMİLİ GENÇ KIZA, DEVLET SAHİP ÇIKTI
Kastamonu'nun Araç ilçesinde Yeşilova köyünde ikamet eden Semra Yetgin (21), 3 yaşında anne ve babası tarafından terk edildikten sonra anneannesinin yanına yerleşti. Terk edildikten 3 yıl sonra yani 6 yaşına geldiğinde amansız lösemi hastalığına yakalandı. Hayattaki tek tutanağı olan anneannesi ile birlikte lösemiye karşı mücadele veren Semra Yetgin, aradan geçen 15 yılın ardından lösemi hastalığından kurtuldu. Bu zaman zarfında sürekli Ankara'ya gelip gitmek zorunda kalan Semra Yetgin, okuma-yazma da öğrendi. Semra Yetgin, 21 yaşına geldiğinde hem lösemiyi yendi hem de okuma-yazma öğrendi.
'HEM HASTALIĞIMI YENDİM HEM DE OKUMA-YAZMA ÖĞRENDİM' 21 yaşında okuma-yazma öğrendiğini ve 2001 yılında yakalandığı lösemi hastalığını da gördüğü tedavi sonrası 15 yıl aradan sonra yendiğini belirten Semra Yetgin (21), 'Ben, çok kötü bir hastalık geçirdim. Okuma-yazma öğrendikten sonra her şeyi artık biliyorum. Yavaş yavaş okuma-yazmayı daha iyi öğreniyorum. Hastalığım nedeniyle sık sık Ankara'ya gidiyorum. Okuma-yazma bilmezken gideceğim yeri bulamıyordum. Şimdi, gideceğim yeri kolaylıkla bulabiliyorum. Okuma-yazma bilmediğimiz zaman çok kötüydü. Bir şey bilmiyordum. Sağ olsun Sağlık Müdürlüğümüz vasıtasıyla hocalarımızın sayesinde öğrendim' diye konuştu.
Lösemiye 2001 yılında yani 6 yaşında yakalandığını söyleyen Semra Yetgin, 'Ben, lösemiye 2001 yılında yakalandım ve yaklaşık 15 yıldır da mücadele ediyorum. Çeşitli hastanelerde tedavi gördüm. Şimdi Allah'a şükür iyiyim. Bana, devletimiz sahip çıktı, onlarla gurur duyuyorum. Benim için, kendileri çok özel insanlar' şeklinde konuştu.
Semra Yetgin, ayrıca kendisini ziyaret gelen İl Sağlık Müdürü Dr. Metin Öztürk ve beraberindekilere teşekkür etti.
LÖSEMİLİ ÇOCUKLAR HAFTASI'NDA SEMRA UNUTULMADI 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası nedeniyle Semra Yetgin'i evinde ziyaret eden Kastamonu İl Sağlık Müdürü Dr. Metin Öztürk ise, Semra'nın sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Daha sonra lösemi hastası Semra ile bir süre sohbet eden Dr. Öztürk, Semra'nın okuma-yazma öğrenmesinden dolayı büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
Öztürk, 'Kastamonu İl Sağlık Müdürlüğü olarak temel görevlerimizden bir tanesi, sağlık hizmetlerinin etkin, kesintisiz ve sürdürülebilir bir şekilde devam etmesini sağlamaktır. Bunun yanı sıra, Müdürlüğümüz tarafından sürekli proje üretme gayreti içerisindeyiz. Bunlardan bir tanesi de 'el ele geleceğe projesi'dir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız tarafından 100 bin lira karşılıksız hibe alarak yaptığımız bir projedir. Projemiz, tamamen kanser hastası çocuklarımıza yönelik. Bu kapsamda il merkezimizde ve 19 ilçemizdeki tüm kanserli çocuklarımıza ulaşmaya çalıştık. Bunlardan bir tanesi de Semra kardeşimiz oldu' ifadelerini kullandı.
Semra Yetgin'in Araç ilçesinin Yeşilova köyünde ikamet ettiğini hatırlatan Dr. Öztürk, 'Kendisi, uzun yıllar önce anne ve babası tarafından terk edilmiş, anneannesi tarafından bakılıp büyütülmüştür. Semra kardeşimiz, hayatın zorluklarını görmüş aynı zamanda tedavisi çok zor olan bir hastalıkla mücadele ederken, bizlerden okuma-yazma öğrenme isteğinde bulundu. Biz de Müdürlüğümüz olarak Semra kardeşimizin bu isteğine büyük bir memnuniyetle karşılık vererek alt yapıyı oluşturduk. Genç kızımız, bugün okuma-yazma öğrenebilecek bir vaziyete geldi. Ben, kardeşimize bu gayretinden ve başarısından ötürü çok teşekkür ediyorum. Kızımızın, okuma-yazma bilmeyenlere örnek olmasını temenni ediyorum' açıklamasında bulundu. 'El Ele Geleceğe' projesi kapsamında Semra Yetgin'e ulaştıkları zaman hijyenik koşulları iyi olmayan bir evde oturduğuna dikkat çeken Dr. Öztürk, şöyle konuştu: 'Anneannemiz, bizlerden temeli atılmış yeni başladığı bir evi, bizlerden tamamlamamız için destek istedi. Biz de bu uğurda, Sağlık Müdürlüğü çalışanları olarak elimizden gelen özveriyi ve gayreti gösterdik. Şu anda içerisinde bulunduğumuz evi, özellikle Sayın Valimizin destekleriyle tamamladık ve bu hale getirdik. Yeni yapılan evlerinin de kendilerine hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.'
'ZOR GÜNLERİMİZDE DEVLETİMİZ, YANIMIZDA OLDU' Zor günler yaşadıklarını ve zorlu günlerde devletin yanlarında olduğundan dolayı çok mutlu olduklarını ifade eden Yetgin'in anneannesi Hatice Tuzcu (60) da, şunları söyledi: '15 yıldır kızım, Ankara'ya gidip geliyor. Buradaki hastanelerde tedavisini oluyor. Semra kızımı annesi ve babası, ayrıldıkları için 3 yaşında sahipsiz bıraktı. Onlar sahip çıkmayınca ben de yanıma aldım ve sahip çıktım. Semra, 2001 yılında lösemi hastalığına yakalandıktan sonra dedesiyle 1,5 yıl Ankara'ya gidip geldi. Dedesi de hayatını kaybedince bir başımıza kaldık ve beraber Ankara'ya gidip tedavi olduk. Zor günler geçirdik.'
Torunu Semra Yetgin'in artık hastalığını yendiğini ve okuma-yazmayı da öğrendiğini aktaran Hatice Tuzcu, şunları kaydetti: 'Gerçekten çok mutluyum ve sevinçliyim. Ayrıca bize temiz bir ev yaptılar. İyi bir evde oturuyoruz. Kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır. Allah devletimizden razı olsun.'
VEDAT YUNUS İKİZOĞLU (İHA)
LÖSEMİLİ GENÇ KIZA, DEVLET SAHİP ÇIKTI
Kastamonu'nun Araç ilçesinde Yeşilova köyünde ikamet eden Semra Yetgin (21), 3 yaşında anne ve babası tarafından terk edildikten sonra anneannesinin yanına yerleşti. Terk edildikten 3 yıl sonra yani 6 yaşına geldiğinde amansız lösemi hastalığına yakalandı. Hayattaki tek tutanağı olan anneannesi ile birlikte lösemiye karşı mücadele veren Semra Yetgin, aradan geçen 15 yılın ardından lösemi hastalığından kurtuldu. Bu zaman zarfında sürekli Ankara'ya gelip gitmek zorunda kalan Semra Yetgin, okuma-yazma da öğrendi. Semra Yetgin, 21 yaşına geldiğinde hem lösemiyi yendi hem de okuma-yazma öğrendi.
'HEM HASTALIĞIMI YENDİM HEM DE OKUMA-YAZMA ÖĞRENDİM' 21 yaşında okuma-yazma öğrendiğini ve 2001 yılında yakalandığı lösemi hastalığını da gördüğü tedavi sonrası 15 yıl aradan sonra yendiğini belirten Semra Yetgin (21), 'Ben, çok kötü bir hastalık geçirdim. Okuma-yazma öğrendikten sonra her şeyi artık biliyorum. Yavaş yavaş okuma-yazmayı daha iyi öğreniyorum. Hastalığım nedeniyle sık sık Ankara'ya gidiyorum. Okuma-yazma bilmezken gideceğim yeri bulamıyordum. Şimdi, gideceğim yeri kolaylıkla bulabiliyorum. Okuma-yazma bilmediğimiz zaman çok kötüydü. Bir şey bilmiyordum. Sağ olsun Sağlık Müdürlüğümüz vasıtasıyla hocalarımızın sayesinde öğrendim' diye konuştu.
Lösemiye 2001 yılında yani 6 yaşında yakalandığını söyleyen Semra Yetgin, 'Ben, lösemiye 2001 yılında yakalandım ve yaklaşık 15 yıldır da mücadele ediyorum. Çeşitli hastanelerde tedavi gördüm. Şimdi Allah'a şükür iyiyim. Bana, devletimiz sahip çıktı, onlarla gurur duyuyorum. Benim için, kendileri çok özel insanlar' şeklinde konuştu.
Semra Yetgin, ayrıca kendisini ziyaret gelen İl Sağlık Müdürü Dr. Metin Öztürk ve beraberindekilere teşekkür etti.
LÖSEMİLİ ÇOCUKLAR HAFTASI'NDA SEMRA UNUTULMADI 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası nedeniyle Semra Yetgin'i evinde ziyaret eden Kastamonu İl Sağlık Müdürü Dr. Metin Öztürk ise, Semra'nın sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Daha sonra lösemi hastası Semra ile bir süre sohbet eden Dr. Öztürk, Semra'nın okuma-yazma öğrenmesinden dolayı büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
Öztürk, 'Kastamonu İl Sağlık Müdürlüğü olarak temel görevlerimizden bir tanesi, sağlık hizmetlerinin etkin, kesintisiz ve sürdürülebilir bir şekilde devam etmesini sağlamaktır. Bunun yanı sıra, Müdürlüğümüz tarafından sürekli proje üretme gayreti içerisindeyiz. Bunlardan bir tanesi de 'el ele geleceğe projesi'dir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız tarafından 100 bin lira karşılıksız hibe alarak yaptığımız bir projedir. Projemiz, tamamen kanser hastası çocuklarımıza yönelik. Bu kapsamda il merkezimizde ve 19 ilçemizdeki tüm kanserli çocuklarımıza ulaşmaya çalıştık. Bunlardan bir tanesi de Semra kardeşimiz oldu' ifadelerini kullandı.
Semra Yetgin'in Araç ilçesinin Yeşilova köyünde ikamet ettiğini hatırlatan Dr. Öztürk, 'Kendisi, uzun yıllar önce anne ve babası tarafından terk edilmiş, anneannesi tarafından bakılıp büyütülmüştür. Semra kardeşimiz, hayatın zorluklarını görmüş aynı zamanda tedavisi çok zor olan bir hastalıkla mücadele ederken, bizlerden okuma-yazma öğrenme isteğinde bulundu. Biz de Müdürlüğümüz olarak Semra kardeşimizin bu isteğine büyük bir memnuniyetle karşılık vererek alt yapıyı oluşturduk. Genç kızımız, bugün okuma-yazma öğrenebilecek bir vaziyete geldi. Ben, kardeşimize bu gayretinden ve başarısından ötürü çok teşekkür ediyorum. Kızımızın, okuma-yazma bilmeyenlere örnek olmasını temenni ediyorum' açıklamasında bulundu. 'El Ele Geleceğe' projesi kapsamında Semra Yetgin'e ulaştıkları zaman hijyenik koşulları iyi olmayan bir evde oturduğuna dikkat çeken Dr. Öztürk, şöyle konuştu: 'Anneannemiz, bizlerden temeli atılmış yeni başladığı bir evi, bizlerden tamamlamamız için destek istedi. Biz de bu uğurda, Sağlık Müdürlüğü çalışanları olarak elimizden gelen özveriyi ve gayreti gösterdik. Şu anda içerisinde bulunduğumuz evi, özellikle Sayın Valimizin destekleriyle tamamladık ve bu hale getirdik. Yeni yapılan evlerinin de kendilerine hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.'
'ZOR GÜNLERİMİZDE DEVLETİMİZ, YANIMIZDA OLDU' Zor günler yaşadıklarını ve zorlu günlerde devletin yanlarında olduğundan dolayı çok mutlu olduklarını ifade eden Yetgin'in anneannesi Hatice Tuzcu (60) da, şunları söyledi: '15 yıldır kızım, Ankara'ya gidip geliyor. Buradaki hastanelerde tedavisini oluyor. Semra kızımı annesi ve babası, ayrıldıkları için 3 yaşında sahipsiz bıraktı. Onlar sahip çıkmayınca ben de yanıma aldım ve sahip çıktım. Semra, 2001 yılında lösemi hastalığına yakalandıktan sonra dedesiyle 1,5 yıl Ankara'ya gidip geldi. Dedesi de hayatını kaybedince bir başımıza kaldık ve beraber Ankara'ya gidip tedavi olduk. Zor günler geçirdik.'
Torunu Semra Yetgin'in artık hastalığını yendiğini ve okuma-yazmayı da öğrendiğini aktaran Hatice Tuzcu, şunları kaydetti: 'Gerçekten çok mutluyum ve sevinçliyim. Ayrıca bize temiz bir ev yaptılar. İyi bir evde oturuyoruz. Kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır. Allah devletimizden razı olsun.'
VEDAT YUNUS İKİZOĞLU (İHA)