Gazeteciler Cemiyetinden Ballıdağ Hastanesinde inceleme

Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti, Kasım ayı yönetim kurulu toplantısını, uzum yıllardır atıl durumda bulunan Daday ilçesindeki Ballıdağ Göğüs Hastalıkları Hastanesi önünde yaptı.

Amaçlarının her geçen gün biraz daha dökülen hastane binasına yetkililerin ve yatırımcıların dikkatini çekmek olduğunu dile getiren Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erkan Yılmaz, “Daday ilçesi, Türkiye'nin ikinci Sanatoryumuna ev sahipliği yapmış, tedavi edici özellikteki oksijeni üreten ormanları ile doğal bir sağlık merkezidir. Hastanenin kaderine terk edilmiş hali içimizi sızlatmaya devam ediyor. Camları kırılmış, malzemeleri yağmalanmış, resmi evrakları yerlerde sürünen hastane binasında iki güvenlik görevlisi vardı, ancak onların da ayrıldığını öğrendik. Burası yeniden ayağa kaldırılabilir. Yetkililere ve özellikle İstanbul'daki hemşehrilerimize bir kez daha Daday'da Göğüs Hastalıkları Hastanesi binası olduğunu hatırlatmak istiyoruz” dedi.



Hastanenin tarihçesi hakkında bilgi veren Yılmaz, “İstanbul'daki Süreyyapaşa Göğüs Kalp ve Damar Cerrahi Merkezi'nin yükünü azaltmak için yeni bir merkez için yer arayışına girildi. İsviçre'den uzmanlar geldi. Ormanlık arazisi ve hava şartları en uygun yer olarak Kastamonu Daday ilçesi seçildi. İsviçre'deki bir hastanenin mimarisinden esinlenerek 300 yataklı hastane inşa edildi.

Hastane, 53 bin dönüm arazi üzerine, adeta cennet gibi bir bölgede inşa edildi. Hastane binası sarıçam, karaçam ve kayın ormanlarının bulunduğu özel bir yerde yer aldı. Özellikle verem ve astım hastalarının şifa yeri oldu. Zamanla adı tüm Türkiye'ye yayıldı. İskenderun'dan hasta demir işçileri, Urfa'dan, Mardin'den, Karabük'ten, Karadeniz'den hastalar, Ballıdağ'ın yolunu tuttu. Yaygın rivayete göre 2-3 haftalık ömrü kaldığı söylenen hastalar, bu hastanede iyileşti ayağa kalktı. Ünlü ‘Hababam Sınıfı'nın yazarı ve Türkiye Edebiyatı'nın efsane ismi Rıfat Ilgaz'da yaklaşık 3 ay bu hastanede tedavi gördü.

Özellikle 1970 ve 80'lerde etkin bir hizmetin verildiği hastanede 150 kadar personelle 4 vardiya çalışıyordu. Ancak 2000'li yıllara doğru hastanenin hasta sayısı giderek azaldı. 2005'e gelindiğinde ise hastane kapatıldı. Bu süreçten sonra hastanenin başına gelenler, hastane binasının giderek bir ‘hayalet bina'ya dönüşmesine neden oldu” diye konuştu.



HASTANE İÇİNDEKİ MALZEMELER YOK OLUYOR

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bağlı Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) bünyesinde hizmet veren hastane Sağlık Bakanlığı'na devredildi. Bakanlık da hastaneyi Hacettepe Üniversitesi'ne 49 yıllığına kiraladı. Hacettepe Üniversitesi'nin hastanede gerekli tadilat ve yatırımı yapması beklenirken, önemli bir gelişmenin yaşandığı ortaya çıktı. Üniversite, bir süre 2 güvenlik görevlisi bulundurduğu hastaneyi geçtiğimiz yıl Orman ve Su İşleri Bakanlığı'na bağlı Orman Genel Müdürlüğü'ne devretti. Hastanenin, Orman Genel Müdürlüğü'ne devri ile belirsizlik daha da arttı. En son 2 güvenlik görevlisi de hastaneden çekildi. Kapı ve pencereleri açık durumdaki hastane, geçtiğimiz günlerde ilçeyi de etkisi altına alan fırtınada önemli ölçüde hasar gördü. Tüm elektrik kabloları sökülen hastanede, içerideki malzemeler de kimliği belirsiz kişilerce satıldı veya alındı.

YÖNETİM KURULU TOPLANTISI

Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti, burada gerçekleştirdiği Kasım ayı Yönetim Kurulu toplantısında 8 gündem maddesi görüşülerek değerlendirmede bulundu. Makam ziyaretlerinin değerlendirildiği, Adliye içerisinde oluşturulmaya başlanan Basın Bürosu'nun ele alındığı toplantı yaklaşık 45 dakika sürdü.