Derneğin isminde bulunan Kürdistan, Anayasa'ya aykırı bulundu
Adında 'Kürdistan' kelimesi olan ilk derneğin kuruluşuyla ilgili başlatılan inceleme tamamlandı. Diyarbakır'da tabelasını asan 'Kürdistan Gençlik Hareketi Derneği'ne kuruluş izni verilmedi.
Adında 'Kürdistan' kelimesi olan ilk derneğin kuruluşuyla ilgili başlatılan inceleme tamamlandı. Diyarbakır'da tabelasını asan 'Kürdistan Gençlik Hareketi Derneği'ne kuruluş izni verilmedi. Kürdistan ismini kullanmanın Anayasa'nın 14'üncü ve Türk Ceza Kanunu'nun 302'nci maddelerine aykırı olduğu belirtildi. Dernek yöneticileri ise yasal prosedürü takip ederek dava açacaklarını, Kürdistan isminden vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.
Diyarbakır'da tabelasını asan Kürdistan Gençlik Hareketi Derneği'ne yönelik başlatılan inceleme tamamlandı. Diyarbakır Valiliği'nce dernek başkanı Serhad Mêrdînî'ye yapılan tebliğde, isimle ilgili tereddüt oluştuğundan İçişleri Bakanlığı'ndan görüş talep edildiği ve bakanlığın Kürdistan kelimesinin Anayasa'ya, Türk Ceza Kanunu'na ve dernek kanununa aykırılık teşkil ettiği, bu nedenle dernek adında değişiklik yapılması gerektiği belirtildi. Diyarbakır Valiliği İl Dernek Müdürlüğü tarafından yapılan 'tüzük incelemesi' sonucunda, 'Kürdistan kelimesinin Anayasa'nın 14'üncü ve 5237 sayılı kanunun 302'nci maddesindeki 'Devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymak, devletin birliğini bozmak, devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmak, devletin bağımsızlığını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fiil işleyen kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir' şeklindeki düzenlemeye göre suç oluşturduğundan söz konusu kelimenin dernek adında kullanılmasına uygun olmayacağı.' belirtildi.
Dernekleri hakkında verilen kararı değerlendiren Serhad Mêrdînî, bakanlık ve valililiğin kendilerine tebliğ ettiği maddelerdeki ithamları kabul etmediklerini dile getirdi. Devletin bir bölümünü koparmak gibi bir niyetlerinin olmadığını anlatan Mêrdînî, barış ve kardeşlikten yana olduklarını söyledi. Kürdistan adının Osmanlı döneminde kullanıldığını ve devlet belgelerinde olduğunu anlatan Mêrdînî, kısa süre önce Yargıtay'ın da bir kız çocuğunun adının 'Kürdistan' olarak konulmasına izin verdiğini söyledi.
Türkiye'de fikir ve düşünce özgürlüğü olduğunu dile getiren Mêrdînî, demokratik ortama rağmen fikir ve düşünce özgürlüğünü engelleyen maddelerin önlerinde bir set gibi durduğunu dile getirdi. Dernek yönetimindeki gençlerin bu ülkede yıllardır siyaset yaptığını anlatan Mêrdînî, 'Türkiye'de oluşan bu demokratik ortamında 'Kürdistan' adının yasaklanacağını hiç düşünmüyorduk. Kürdistan bu coğrafyanın, bu toprakların adıdır. Artık yasakçı politikadan vazgeçilmesi gerekiyor.' diye konuştu.
Derneklerinin isimlerini değiştirmeyeceklerini anlatan Mêrdînî, valiliğin haklarında suç duyurusunda bulunacağını belirterek, 'Biz de hukuki olarak savunmamızı yapacağız ve yasal yolları sonuna kadar kullanacağız. Bizim şiddetle hiçbir zaman işimiz olmadı, olmayacaktır.' ifadelerini kullandı.
Diyarbakır'da tabelasını asan Kürdistan Gençlik Hareketi Derneği'ne yönelik başlatılan inceleme tamamlandı. Diyarbakır Valiliği'nce dernek başkanı Serhad Mêrdînî'ye yapılan tebliğde, isimle ilgili tereddüt oluştuğundan İçişleri Bakanlığı'ndan görüş talep edildiği ve bakanlığın Kürdistan kelimesinin Anayasa'ya, Türk Ceza Kanunu'na ve dernek kanununa aykırılık teşkil ettiği, bu nedenle dernek adında değişiklik yapılması gerektiği belirtildi. Diyarbakır Valiliği İl Dernek Müdürlüğü tarafından yapılan 'tüzük incelemesi' sonucunda, 'Kürdistan kelimesinin Anayasa'nın 14'üncü ve 5237 sayılı kanunun 302'nci maddesindeki 'Devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymak, devletin birliğini bozmak, devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmak, devletin bağımsızlığını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fiil işleyen kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir' şeklindeki düzenlemeye göre suç oluşturduğundan söz konusu kelimenin dernek adında kullanılmasına uygun olmayacağı.' belirtildi.
Dernekleri hakkında verilen kararı değerlendiren Serhad Mêrdînî, bakanlık ve valililiğin kendilerine tebliğ ettiği maddelerdeki ithamları kabul etmediklerini dile getirdi. Devletin bir bölümünü koparmak gibi bir niyetlerinin olmadığını anlatan Mêrdînî, barış ve kardeşlikten yana olduklarını söyledi. Kürdistan adının Osmanlı döneminde kullanıldığını ve devlet belgelerinde olduğunu anlatan Mêrdînî, kısa süre önce Yargıtay'ın da bir kız çocuğunun adının 'Kürdistan' olarak konulmasına izin verdiğini söyledi.
Türkiye'de fikir ve düşünce özgürlüğü olduğunu dile getiren Mêrdînî, demokratik ortama rağmen fikir ve düşünce özgürlüğünü engelleyen maddelerin önlerinde bir set gibi durduğunu dile getirdi. Dernek yönetimindeki gençlerin bu ülkede yıllardır siyaset yaptığını anlatan Mêrdînî, 'Türkiye'de oluşan bu demokratik ortamında 'Kürdistan' adının yasaklanacağını hiç düşünmüyorduk. Kürdistan bu coğrafyanın, bu toprakların adıdır. Artık yasakçı politikadan vazgeçilmesi gerekiyor.' diye konuştu.
Derneklerinin isimlerini değiştirmeyeceklerini anlatan Mêrdînî, valiliğin haklarında suç duyurusunda bulunacağını belirterek, 'Biz de hukuki olarak savunmamızı yapacağız ve yasal yolları sonuna kadar kullanacağız. Bizim şiddetle hiçbir zaman işimiz olmadı, olmayacaktır.' ifadelerini kullandı.