Şimdi de kene tehlikesi patlak verdi
Kastamonu'da havaların ısınmasıyla birlikte koronavirüsten yüzde 5 daha tehlikeli olan kene vakalarında ciddi artış yaşanmaya başladı.
Son üç haftada 1 kişinin öldüğü 15 kişinin de tedavi altına olduğu Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı konusunda uyarılarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Neşe Demirci, hastalığının bir tedavisinin olmadığını söyledi.
Türkiye genelinde koronavirüs vakalarında son haftalarda düşüşler yaşanırken, havaların ısınmasıyla birlikte bu sefer kene vakalarında gözle görülür artışlar meydana geldi. Sağlık çalışanları bir yandan Kovid-19 ile mücadele verirken bir yandan da Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı ile mücadele etmeye çalışıyor. Bu kapsamda Kastamonu'da son 3 haftada 1 kişi hayatını kaybederken 15 kişinin de Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavisi devam ediyor.
Hastalığın ciddiyetine değinen Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Neşe Demirci, “3-4 senedir vaka sayıları çok fazla değildi ancak bu sene vaka sayılarını biraz yoğun yaşıyoruz. Mayıs ayının başından beri 15 civarında vakamız meydana geldi. Bunların bir kısmını hastanemizde yatırdık. Bir kısmını sevk ettik” dedi.
“Vücudumuzu açıkta bırakmayalım”
Kenelerin zararlı olup olmadığı ile ilgili hastalığın ilk başladığı yıllarda bir çalışma başlatıldığını dile getiren Dr. Neşe Demirci, “Keneler uzmanlar tarafından incelendi. Hastalar takip edildi. Hayvan kenesi zararsızdır diye bir şey söylemek mümkün değil. Hasta şikâyet açısından kendisini takip etmeli. Şikâyet olursa hastaneye başvuruyor. Şu an için vatandaşlara önerilen yöntem budur. Vatandaşlarımız keneden korunmak için mümkünse çayırlık ve çimenlik alanlara gitmesinler. Gitmek zorunda olan vatandaşlarımız ise biraz daha dikkat etsinler. Mümkün olduğu kadar açık renkli elbiseler giyelim. Vücudumuzu açıkta bırakmayalım. Çoraplarımızı pantolonun üzerine çekeceğiz. Böyle yerlere gittiğimiz zaman da döndükten sonra tüm vücudumuzu kontrol edeceğiz” diye konuştu.
“Üzerine kolan yağı, gaz yağı dökmek çok yanlış”
Kenelerin mümkün olduğunca vücuttan erken çıkarılmasının çok önemli olduğunun altını çizen Dr. Demirci; “Ne kadar erken çıkarırsak vücudumuza virüs verme oranı o derece az oluyor. Yapmamız gereken korunaklı gitmek, döndüğümüzde de vücudumuzu kontrol etmek. Vatandaşlarımızın yaptığı en büyük yanlış sağlık kuruluşuna gideceğim diye zaman geçirmek. Bir de keneyi ezerek vücuttan çıkarmak. Üzerine kolan yağı, gaz yağı dökmek çok yanlış bir davranış. Biz bunların hiçbirini önermiyoruz. Yapılası gereken kene görüldüğü anda kendi imkanımızla çıkarabiliriz. Ama elimizle tutmak doğru değil. Ezmeden cımbızla çıkarmaya çalışalım. Mümkün olduğunca erken çıkarmak çok önemli. Bundan sonra da 10 gün boyunca ateş, halsizlik ve çeşitli şikayetler açısından takip etmek gerekiyor. Mutlaka hastaneye başvurmalıyız."
“Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'nin tedavisi yok”
Dr. Neşe Demirci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hem koronavirüs hem de kene ısırması ikisi de tehlikeli. Ölüm oranı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'nde biraz daha fazla olabiliyor. Oranı yüzde 4-5 diye hatırlıyorum. Kırım Kongo ağır seyrederse daha ölümcül olabiliyor. Tedavisi daha zor. Birebir olarak Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'nin tedavisi yok. Semtomatik destek tedavisi dediğimiz tedaviyi veriyoruz hastalarımıza. Takip ediyoruz. Ama çok ağır seyreden vakalarda çok bir çaremiz yok maalesef.”