Caba'nın son temsilcisi

Yüz yıllardır bilinen ve lezzetine başka bir yerde ulaşılamayan 'Caba'da yemek pişirmek de tarihe karışıyor.

Aslında tarih oldu da diyebiliriz. Sadece zevkine ve özelliğinin değerini bilenlerce nadir kullanılır oldu cabalar!

Caba da güveç, caba da kuru fasulye, caba da yoğurt çok lezzetli ve meşhurdur.

Kastamonu merkeze 17 km mesafede, eski Devrekani yolu üzerinde adını da bu üründen alan Çömlekçiler köyünde artık son cabacı diyebileceğimiz Hasan Ünal'ı dinledik. Yaptığı cabaların kalitesini ve önemini sorduk.

"Teknoloji, birçok meslekte olduğu gibi caba işimizi bitirdi"

Kendisinden başka caba yapan kalmadığını belirten Hasan Usta; "Köyümüz 250 haneli ama artık bunu yapan yok. Yüz yıllardır caba, çömlek yapan köyümüz, teknolojinin ilerlemesi ve çeşitlenmesi nedeniyle birçok meslek gibi bizim babadan, dededen kalma caba işimizi de bitirdi. Sadece ben kaldım. Talep olduğunda yapıyorum. Bazen de birkaç tane yapıp pazarda satıyorum" dedi.

"En kuvvetli ateşe dahi dayanıklı"

Tamamen elle yapıldığı için, günde 4-5 tane ancak yapılabildiğini söyleyen Ünal; "Köyümüzde çıkan 'Gök ve Kırmızı' toprak karışımından yapıyorum. En kuvvetli ateşe dahi dayanıklı olup, 20 yıl rahatlıkla kullanılabilen cabalarımız, bunun kıymetini bilenlerce aranmaktadır."

"Fiyatları 20 ila 100 TL arasında değişiyor"

Caba Ustası Hasan Ünal; "On farklı çeşit ve ebatta yapıyorum, büyüklüğüne göre fiyatları da 20 ila 100 TL arası değişmektedir. Artık kazanmaktan ziyade, hobi olarak isteyenlerin ihtiyacını görüyorum. Yaşım 80'e dayandı, benden sonra da yapanın kalacağını tahmin etmiyorum." diye konuştu.

Yüzyılların geleneksel lezzet tenceresi diyebileceğimiz cabalar artık pikniklerde veya özel günlerde kullanılır hale geldi.

Zamanın teknolojik gelişmesi bir ürünü daha yok ederken, tarihin tozlu raflarındaki yerine doğru itmekte. Yeniliğin karşısında durmak mümkün değil.

Haber: Emin EĞRİ