BAKAP'ın ateşi, tekrar Kastamonu'dan yakıldı
Batı Karadeniz Bölgesindeki 6 ili kalkındıracak olan Batı Karadeniz Kalkınma Projesinin (BAKAP) hayata geçirilebilmesi için oda ve borsa başkanları Kastamonu'da bir araya geldi.
Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığının ev sahipliğinde bir araya gelen oda ve borsa başkanları, Batı Karadeniz Bölgesindeki 6 ili kalkındıracak olan BAKAP Projesinin hayata geçirilebilmesi için 15 oda ve borsa başkanlarıyla bölge milletvekili ve siyasetçileriyle birlikte hareket etme kararı aldı.
KATSO'da gerçekleştirilen toplantıda konuşan Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuz Fındıkoğlu, 'BAKAP siyasetle ve bölgeyle birlik ve beraberlik için hareket edeceğimiz, önümüze büyük hedefler koyabileceğimiz, bir proje olacak. Bunu da bölgemizdeki odalarla birlikte birlik ve beraberlik sağlayarak, bütün bölgeyi kapsayacak şekilde, büyük bir konsorsiyum oluşturarak başarmayı arzuluyoruz. Bunun içinde elimizden geleni çabayı sarf ederek, bu işin içinde olmalıyız' dedi.
'BAKAP için ayrı ayrı değil, 6 vilayetin 15 oda ve borsa başkanları ile bölge milletvekilleriyle hareket etmeliyiz'
BAKAP Projesi için ayrı ayrı girişimlerin yanında 6 vilayetin 15 oda ve borsa başkanlarıyla bölge milletvekilleriyle birlikte hareket edilmesi gerektiğini söyleyen Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Metin Demir ise, 'Kastamonu'da bulunmaktan son derece mutluluk duyduk. Kastamonu Ticaret Borsasına ait Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikasını gezme imkanı bulduk. Bölge insanı olarak gururla bu fabrikayı gezdik. Bizimde Zonguldak'ta Filyos Vadisi üzerinde bir projemiz var. Bu projemiz hızlı bir şekilde ilerliyor. Çankırı'yı da ziyaret ettik ve değerlendirmelerimiz oldu. Orada da bir Organize Sanayi Bölgesi başarısından bahsediliyor. Bu şekilde bireysel başarılar mevcut. Çankırı'da odamızın başardığı, burada sizlerin başardığı ve Zonguldak'ta da bizlerin başardığı kısmi çalışmalarımız ve başarılarımız var. Ama işin toplamına bakıldığı zaman biz, Batı Karadeniz Bölgesi olarak Kastamonu, Sinop ve Çankırı'dan oluşan KUZKA bölgesi ve Zonguldak, Bartın ve Karabük'ten oluşan BAKKA bölgesinde maalesef ülke ölçeğinde istenilen noktada maalesef değiliz. Böyle bir tespitimiz var. Yöntem olarak konuşula geldiğimiz bu bölgesel kalkınma planı oluşturulması ve bunu yürütecek bölgesel kalkınma idaresinin kurulması noktasında hem Kastamonu'nun hem de diğer vilayetlerin bir çabası ve gayreti var. Tam burada 2015 yılında o dönemin Başbakanı mitinginde dile getirmişti. 'Türkiye'nin her yerinde bizler büyük hamleler yaptık, büyük başarılar elde ettik ama bu Batı Karadeniz Bölgesindeki gecikmenin biraz geri kaldığının farkındayız. Bunu bir bölgesel kalkınma planı ve idaresi oluşturarak telafi edeceğiz. Kısa zamanda buna başlayacağız ve büyük bir hamle başlayacak Batı Karadeniz Bölgesinde' demişti. O dönemden sonra araya hem uluslararası hem de ulusal konjonktür de farklı durumlaş gelişti, sonuç alınamayan bir seçim ve arkasından üzücü bir darbe girişimi yaşandı. Ama geldiğimiz noktada Sayın Cumhurbaşkanımız görevine tekrar seçildi ve başladı. 5 yıllık burada bir istikrar görülüyor. TBMM'de bizleri temsil edecek milletvekilleri de seçildi ve onlarında önünde uzun bir çalışma dönemi var. Oda ve Borsa Başkanları olarak bizlerde bu görevlere yeni seçildik ve en az 4 yıl bir zaman bulunuyor. Bu defada inşallah araya olağanüstü koşullar girmeden biz, öncelikle 6 İl'de faaliyet gösteren 15 oda ve borsa başkanları olarak bu BAKAP konusunu bir daha gündeme getirelim. Köklü bir şekilde bunu ele alalım. Kendi aramızdaki mutabakatı oluşturduktan sonra inşallah bölge siyasetçilerini de harekete geçirerek bu konudaki ısrarımızı ve takibimizi yapalım. Bunu da inşallah bundan sonra hep beraber yapmamız gerekiyor. Çünkü bizler biliyoruz Kastamonu'nun odası ve borsası ile siyasetçileri bu BAKAP'ın peşinden gidiyor ama bu şekilde tek oda gibi, 1 vekil veya 2 vekil olarak Bakanlığa gittiğinizde çünkü bizlerde aynı şeyleri yaptık ama şimdiye kadar netice alamadık. Bu yüzden bu birlik ve beraberliği öncelikle 15 oda ve borsa başkanları olarak oluşturursak milletvekillerimizi de bölge siyasetinde harekete geçirerek bir bakanlık makamına çıkmamız lazım. Çünkü tek oda olarak bir şey istemez ayrı ama toplu bir şekilde 6 vilayet, 15 oda ve borsa başkanlarıyla bir şey istemek çok daha etkili olacaktır' diye konuştu.
'Türkiye'nin Batısında olmamıza rağmen son derece dezavantajlı ve geride kalmış bir halimiz var'
Türkiye'nin batısında olmalarına rağmen son derece dezavantajlı ve geride kalmış bir hallerinin olduğunu ifade eden Demir, 'BAKKA ve KUZKA olarak ajansa bölgesi olarak değerlendirdiğimiz zaman bölgemiz, Türkiye'de en az nüfusa sahip iki bölgeden birisi oluyor. Çalışan nüfusa göre bakıldığında emeklisi en fazla bölge, yine bu bölge oluyor. Yaşam memnuniyetinden, kültür sanat ve sanayileşmeye ve spor hayatına kadar maalesef yine 60. sıralarda bulunuyoruz. Yani Türkiye'nin Batısında olmamıza rağmen böyle son derece dezavantajlı ve geride kalmış bir halimiz var. Bu BAKAP yöntemi inşallah bizlere önemli kapılar açacaktır. Ortak sorunlarımız olduğu kadar ortak potansiyellerimizde var. Yani sadece Zonguldak'ın gayretleriyle sadece Zonguldak'ın Karabük'ün, Bartın'ın kendi gayretleriyle ne tarımda ne de hayvancılıkta ne de sanayide ne de turizmde büyük işler başarmamızın mümkünatı yok. Bugüne kadar belki bu kalkınma ajansları bir yöntem olarak denendi ama BAKKA'nın veya KUZKA'nın gerek personel yapısı gerek bütçe büyüklükleri maalesef bu bölgede olduğuna inandığımız büyük potansiyeli hızlıca hayata geçirmek için yeterli kaynaklar değil. Ne insan kaynağı olarak ne de maddi kaynak olarak ajanslar yeterli değil' şeklinde konuştu.
'20 personel ve 20 milyon liralık bütçeyle üç tane vilayeti kalkındırmamız mümkün değil'
BAKKA'da veya KUZKA'daki 20 personel ve 20 milyon liralık bütçelerle üç tane vilayeti kalkındırmalarının mümkün olmadığını ifade eden Demir, 'Bizler, birkaç ziyaretimizde şöyle bir tavırla karşılaştık. Bölge kalkınma idarelerinden çok memnun değiliz, çok başarılı olmadılar gibi ifadeler var. Bizde burada kuralım da olmazsa DOKAP kalkacaksa, GAP kalkacaksa, Konya Ovası Projesi kalkacaksa bizimkini de o zaman kaldırsınlar. Biz, şuanda kalkınma ajansındaki 20 milyon liralık bütçeyle üç tane vilayete bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Elimizde var 20 personel. Yani 20 personel ve 20 milyon liralık bütçeyle üç tane vilayeti kalkındırmamız mümkün değil. Söz konusu bile olamaz. Ama baktığımız zaman DOKAP diye Doğu Karadeniz Bölgesinde bir kalkınma ajansı var. Onlarda bizlerin hemşerisi aynı coğrafyada bulunuyoruz. Ama bakıldığı zaman DOKAP projesine 500 milyon liralık kaynak aktarımı yapılmış. Yani bizler 20 milyon lira ile hem Kastamonu'da, hem Sinop'ta hem de Çankırı'da hamle yapacağız diye uğraşırken, diğer taraftan sadece DOKAP tek başına 500 milyon lira par harcamış. Artık GAP projesi için harcanan paradan bahsetmiyorum bile. Bize de böyle büyük bir kaynak ve büyük bir kalkınma ajansı lazım. Türkiye'de bölgesel kalkınma planına, bölgesel kalkınma idaresi sistemine ihtiyacı olup ta bu idareye sahip olamayan tek bölge biziz. Marmara Bölgesinin herhangi bir teşvike veya ajansa ihtiyacı yok. Ege ve Akdeniz Bölgesi artık milli gelirin üzerinde kendi ihtiyaçlarını karşılar hale gelmiş. Şuanda ihtiyacı olan bölge olarak burası gösterilebilir. İnşallah buradan 6 vilayette bulunan 15 oda ve borsamızın katkılarıyla oluşturulacak olan BAKAP projesi, olumlu bir evreye doğru gider ve bölgedeki insanımız ve ülkemiz içinde hayırlı olur' ifadelerini kullandı.