12 Eylül mağduru Polat: Devlet darbe mağdurlarından özür dilemeli
12 Eylül askeri darbesi mağdurlarından Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK üyesi Ahmet Polat, darbeyi yapanların en ağır cezaları alması gerektiğini belirtti. Polat, darbe mağdurlarının da haklarının iade edilmesini talep etti.
12 Eylül askeri darbesi mağdurlarından Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK üyesi Ahmet Polat, darbeyi yapanların en ağır cezaları alması gerektiğini belirtti. Polat, darbe mağdurlarının da haklarının iade edilmesini talep etti. Darbeden en ağır darbeyi özellikle ülkücü hareketin gördüğünü anlatan Polat, iktidarların milletin iradesiyle seçilmesinden yana olduklarını vurguladı.
'SAĞCISI SOLCUSU BAĞIMSIZLIĞI İSTİYORDUK'
12 Eylül askeri darbesinin 33. yıldönümünde darbe mağdurları o günleri acıyla hatırlıyor. BBP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi ve 4 Eylül Belediyespor Kulüp Başkanı Ahmet Polat (57) da darbe mağdurlarından. Polat, sağcısı solcusu aynı koğuşlarda türlü işkencelere maruz kaldıklarını belirterek, o dönem solcularla konuştuklarında ülkenin bağımsızlığı konusunda aynı düşüncelere sahip olduklarını gördüklerini aktardı.
12 Eylül askeri darbesinin olduğu dönemde Kangal Ülküyolu Derneği'nin başkanlığını yürüttüğünü söyleyen Polat, 11 Eylül gecesi askerler tarafından evlerinden alındıklarını kaydederek, tutuklu kaldıkları 2 sene zarfında Kangal, Sivas ve Erzincan askeri cezaevlerinde arkadaşlarıyla birlikte kaldıklarını sonunda ise bir gün bile ceza almadan beraat ettiklerini anlattı.
'SAĞCISI SOLCUSU BİRLİKTE AYNI KOĞUŞU PAYLAŞTIK'
Sivas TemelTepe ve Erzincan Sıkı Yönetim Komutanlığı'nda toplumun her siyasi görüşünden insanlarla, sağcısı, solcusuyla birlikte cezaevlerinde yattıklarını ve insanlık dışı işkenceler gördüklerini dile getiren 3 çocuk babası Polat, şöyle devam etti: '12 Eylül döneminde cezaevinde yatanlar gariban Anadolu çocuklarıydı. Değişik görüşlerden bu gençlerle konuştuğumuzda aşağı yukarı Türkiye'nin bağımsızlığı konusunda çok farklı şeyler düşünmediğimizi gördük. O yüzden de ülkeyi bölmek ve parçalamak isteyen bir takım güçler, içimizden bulmuş oldukları devşirmelerle, devletin imknlarını elinde bulunduran, onlara hizmet eden güçlerle maalesef Türkiye, 1960'tan bu yana darbeleri ve ihtilalleri görmüştür. Darbeler Türkiye'ye gerçekten çok ciddi şeyler kaybettirmiştir.'
'TÜRKİYE AYAĞA KALMASIN İSTİYORLAR'
Darbeyi yapanların amacının ise, bu bölgeyi yöneten emperyal güçlerin, Türkiye'nin gelişmesini kalkınmasını, kendi bölgesinde güçlü, süper güçlü bir devlet olmasını istememesinden kaynaklandığını savunan BBP MKYK üyesi Ahmet Polat, 'Türkiye'nin kendi içerisinde sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk-Kürt diye bölerek birbiriyle kavga ettiren kendi enerjisini içerisinde tüketmeli ki kafasını kaldırıp mazlum milletlere öncülük etmemeli. Bunların amacı budur.' ifadelerini kullandı.
'DARBECİLER EN AĞIR CEZAYI ALMALI'
Ahmet Polat, 12 Eylül döneminde ülkücü hareket olarak en ağır bedelleri kendilerinin ödediğini hiçbir zaman devlete küsmediklerini, ve iktidarların her zaman için milletin iradesiyle seçilmesinden yana olduklarına vurgu yaptı.
Polat, 'Devletimizi hiçbir yere şikayet etmedik. Elbette ki darbeleri yapanlar, derin yapılar, bu millete zulmedenler, işkence edenler bunun bedelini bağımsız yargı önünde hesabını vermeliler; veriyorlar zaten. İnşallah gerekli cezaları alırlar da bir daha Türkiye'de darbe ve ihtilal olmaz, kimse de teşebbüs etmez.' diye konuştu.
'DARBE MAĞDURLARININ HAKLARI İADE EDİLMELİ'
12 Eylül'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nde, emniyette, üniversitelerde ve değişik yerlerde görev yapan insanların mutlaka mağduriyetinin giderilmesi gerektiğine işaret eden Polat, 'Mesleğe başlamış avukatlıktan doktorluktan, başörtülere kadar bir çok memur görevinden ihraç edilmiş atılmışlardır. Mutlaka Devlet bunlardan özür dilemeli, bunların hakları iade edilmelidir.' açıklamasını yaptı.
'SAĞCISI SOLCUSU BAĞIMSIZLIĞI İSTİYORDUK'
12 Eylül askeri darbesinin 33. yıldönümünde darbe mağdurları o günleri acıyla hatırlıyor. BBP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi ve 4 Eylül Belediyespor Kulüp Başkanı Ahmet Polat (57) da darbe mağdurlarından. Polat, sağcısı solcusu aynı koğuşlarda türlü işkencelere maruz kaldıklarını belirterek, o dönem solcularla konuştuklarında ülkenin bağımsızlığı konusunda aynı düşüncelere sahip olduklarını gördüklerini aktardı.
12 Eylül askeri darbesinin olduğu dönemde Kangal Ülküyolu Derneği'nin başkanlığını yürüttüğünü söyleyen Polat, 11 Eylül gecesi askerler tarafından evlerinden alındıklarını kaydederek, tutuklu kaldıkları 2 sene zarfında Kangal, Sivas ve Erzincan askeri cezaevlerinde arkadaşlarıyla birlikte kaldıklarını sonunda ise bir gün bile ceza almadan beraat ettiklerini anlattı.
'SAĞCISI SOLCUSU BİRLİKTE AYNI KOĞUŞU PAYLAŞTIK'
Sivas TemelTepe ve Erzincan Sıkı Yönetim Komutanlığı'nda toplumun her siyasi görüşünden insanlarla, sağcısı, solcusuyla birlikte cezaevlerinde yattıklarını ve insanlık dışı işkenceler gördüklerini dile getiren 3 çocuk babası Polat, şöyle devam etti: '12 Eylül döneminde cezaevinde yatanlar gariban Anadolu çocuklarıydı. Değişik görüşlerden bu gençlerle konuştuğumuzda aşağı yukarı Türkiye'nin bağımsızlığı konusunda çok farklı şeyler düşünmediğimizi gördük. O yüzden de ülkeyi bölmek ve parçalamak isteyen bir takım güçler, içimizden bulmuş oldukları devşirmelerle, devletin imknlarını elinde bulunduran, onlara hizmet eden güçlerle maalesef Türkiye, 1960'tan bu yana darbeleri ve ihtilalleri görmüştür. Darbeler Türkiye'ye gerçekten çok ciddi şeyler kaybettirmiştir.'
'TÜRKİYE AYAĞA KALMASIN İSTİYORLAR'
Darbeyi yapanların amacının ise, bu bölgeyi yöneten emperyal güçlerin, Türkiye'nin gelişmesini kalkınmasını, kendi bölgesinde güçlü, süper güçlü bir devlet olmasını istememesinden kaynaklandığını savunan BBP MKYK üyesi Ahmet Polat, 'Türkiye'nin kendi içerisinde sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk-Kürt diye bölerek birbiriyle kavga ettiren kendi enerjisini içerisinde tüketmeli ki kafasını kaldırıp mazlum milletlere öncülük etmemeli. Bunların amacı budur.' ifadelerini kullandı.
'DARBECİLER EN AĞIR CEZAYI ALMALI'
Ahmet Polat, 12 Eylül döneminde ülkücü hareket olarak en ağır bedelleri kendilerinin ödediğini hiçbir zaman devlete küsmediklerini, ve iktidarların her zaman için milletin iradesiyle seçilmesinden yana olduklarına vurgu yaptı.
Polat, 'Devletimizi hiçbir yere şikayet etmedik. Elbette ki darbeleri yapanlar, derin yapılar, bu millete zulmedenler, işkence edenler bunun bedelini bağımsız yargı önünde hesabını vermeliler; veriyorlar zaten. İnşallah gerekli cezaları alırlar da bir daha Türkiye'de darbe ve ihtilal olmaz, kimse de teşebbüs etmez.' diye konuştu.
'DARBE MAĞDURLARININ HAKLARI İADE EDİLMELİ'
12 Eylül'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nde, emniyette, üniversitelerde ve değişik yerlerde görev yapan insanların mutlaka mağduriyetinin giderilmesi gerektiğine işaret eden Polat, 'Mesleğe başlamış avukatlıktan doktorluktan, başörtülere kadar bir çok memur görevinden ihraç edilmiş atılmışlardır. Mutlaka Devlet bunlardan özür dilemeli, bunların hakları iade edilmelidir.' açıklamasını yaptı.