29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajları
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle yayınlanan mesajlar.
KASTAMONU VALİSİ MESUT YILDIRIM'IN MESAJI
Bugün; imkânsız gibi görünen çetin bir mücadelenin ardından kazanılmış ve milletimize armağan edilen en büyük hediyelerden birisi olan Cumhuriyetimizin, ilan edilişinin 93. yıl dönümünü milletçe gurur ve coşku içerisinde kutluyoruz.
19 Mayıs 1919’da başlayan Millî Mücadele’nin, Büyük Zafer ile noktalanmasını takiben, Büyük Önder Atatürk'ün, 29 Ekim 1923 tarihinde “Türk Milleti’nin tabiat ve şiarına en uygun idare, Cumhuriyet idaresidir.” diyerek ilan ettiği Cumhuriyetimiz, atalarımızdan bize kalan en büyük miras ve vazgeçilmez bir ulusal değerdir.
Çağın gerektirdiği büyük kalkınma hamlelerini kısa sürede gerçekleştiren ve halkıyla bütünleşerek muasır medeniyet yolunda kararlı adımlarla ilerleyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bugün de bağımsızlık ve toprak bütünlüğünden taviz vermeden dimdik ayakta durmaktadır.
15 Temmuz gecesinde de açıkça görüldüğü gibi Cumhuriyetimiz ve demokrasimize yönelen tüm saldırılar karşısında milletimizin feraset, kararlılık ve cesareti; Cumhuriyetimizi, birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyen şer odaklarını bozguna uğratmıştır.
Millî ve manevi değerlerimize sahip çıkarak demokrasisiyle, hukuk devleti normlarıyla, insan hak ve hürriyetleriyle, ekonomisiyle, sanayisiyle, eğitim düzeyiyle her bakımında müreffeh bir Türkiye hedefine ulaşmak için tek bayrak, tek millet, tek vatan ve tek devlet anlayışıyla bütün gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle, başta bu vatanı bizlere emanet eden Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve aziz şehitlerimizi saygı ve rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyor, Kastamonulu hemşehrilerimin Cumhuriyet Bayramını kutluyorum.
KASTAMONU BELEDİYE BAŞKANI TAHSİN BABAŞ'IN MESAJI
Bugün cennet vatanımızın her köşesinde Cumhuriyetimizin 93’üncü dönümünü millet olarak coşkuyla kutlamanın haklı gurur ve sevincini yaşıyoruz. 19 Mayıs 1919’da Ulu Önder Mustafa KemalAtatürk’ün Samsun’a çıkarak Milli Mücadeleyi başlatıp 29 Ekim 1923 tarihinde de ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir.
Cumhuriyete, vatanımıza, bayrağımıza ve inançlarımıza 15 Temmuz’da gerçekleştirilmek istenen hain saldırı karşısında aziz ve asil milletimiz ecdadının izinden yürüdüğünü göstererek en büyük miraslarına sahip çıkmıştır. Kalleşlikte sınır tanımayanlara ve tüm dünyaya asil Türk milleti büyük bir ders vermiştir.
Milli mücadelenin sonunda elde ettiğimiz büyük zaferin sonucu olan Cumhuriyet, 15 Temmuz’da verdiğimiz ikinci Kurtuluş Mücadelesi’nden asil milletimizin zaferle ayrılmasıyla bir kez daha taçlanmıştır. Milli Mücadele yıllarında istiklalimizden nasıl vazgeçmeyerek büyük bir şuur ortaya koyduysak 15 Temmuz’da olduğu gibi bundan sonra da her sıkıntılı dönemi aynı ruh ve inançla aşacağız. Türk ulusu büyüktür. Özgürlüğü ve barışı sever. Canı pahasına da olsa, Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatacak güçtedir ve yaşatacaktır.
Demokrasi ilkesinin en yeni ve akılcı uygulamasını sağlayan hükümet biçiminin cumhuriyet rejimidir. Ülkemizi güçlü ve müreffeh yarınlarına taşımak için, çok büyük azimle çalışan, ülkemizin ekonomik özgüvenini yeniden kazandıran, Türkiye`nin her köşesinde büyük imar ve inşa hareketi başlatan, Milletin emanet ettiği her kuruşu, mutlaka amacına uygun kullanan, bölge ve Dünya siyasetinde dengeleri etkileyebilen, Türkiye`nin medeniyet zirvesinde hak ettiği yeri alması için çalışan bir hükümete sahibiz. Kastamonu Belediyesi olarak hızla büyüyen ve gelişen Türkiye’nin güçlü ili Kastamonu hedefi doğrultusunda çalışmalarımızı var gücümüzle sürdürmekteyiz.
Ülkemizin gelişimini durdurmak adına sahnelenen kirli oyunlar ve bölücü faaliyetler karşısında yakaladığımız büyük birlikteliği sürdürmeliyiz. Gerek ülke içerisinde gerekse dışında devletimizin terör politikalarına hep birlikte destek vermeliyiz. İnanıyorum ve Cenab-ı Allah’tan diliyorum ki yakalanan büyük birliktelikle terör belası en kısa zamanda yok olacaktır.
Ve inanıyorum ki Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını Büyük Türkiye’nin güçlü ili Kastamonu hedefine ulaşarak hep birlikte şanla, şerefle, huzur, refah, barış ve esenlik içinde, coşkuyla kutlayacağız.
Bu duygu ve düşünceler içerisinde Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve de silah arkadaşlarını, canından aziz bildiği vatanı için kanlarını bu toprağa dökmüş şehitlerimizi rahmet ve minnetle bir kez daha yad ediyor, Cumhuriyet Bayramımızı en kalbi duygularımla kutluyorum.
KASTAMONU MİLLETVEKİLİ METİN ÇELİK'İN MESAJI
Bugün, Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 93. yıldönümünü büyük bir sevinç ve gururla kutlamanın heyecanını yaşıyoruz.
Milletçe duygu birliğimizin büyük bir coşkuyla tezahür ettiği bugün, Cumhuriyetimiz için ortak değerlerimiz etrafında her zamankinden daha güçlü bir şekilde kenetlenme günüdür.
Bugün, bizi biz yapan yüksek değerlerimizi daha gür sesle yüceltecek, geçmişte olduğu gibi bugün de tek yürek olarak haykıracak, el ele, gönül gönüle geleceğe daha bir güvenle bakacağız.
Bu son derece anlamlı duruşumuzla, kardeş kavgası çıkarmak için beyhude bir çaba içinde olan şer ve nifak odaklarına da bir kere daha en güzel cevabı vermiş olacağız.Bu duygu birliğimizi geçmişte olduğu gibi bugün de gelecekte de hep koruyacağız.
Çünkü biz, farklı dil, inanç ve kültürleri bir arada yaşatan, bizi birbirimize sarsılmaz bağlarla bağlayan, gönüllerimizi kaynaştıran büyük bir adalet ve barış medeniyetinin mirasçılarıyız.
Dahası, en zor şartlara ve bütün imkânsızlıklara rağmen hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmayan, bağımsızlığından asla taviz vermeyen, inanç ve kararlılıkla sürdürdüğü İstiklal mücadelesini zaferle neticelendiren bir milletiz. Bu eşsiz zafer üzerinde yükselen Cumhuriyetimiz hiç kuşkusuz, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olarak ebediyen yaşayacaktır.
Cumhuriyetimizi bütün değer ve kurumlarıyla özümseyen aziz milletimiz, birik ve beraberlik içerisinde, Türkiye’yi çağdaş dünya devletleri içinde hak ettiği saygın konuma yükseltmek için gerekli olan iradeyi her zaman ortaya koymuştur.
Etrafımızda yaşanan bütün olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye Cumhuriyeti bugün, demokratik gelişme ve ekonomik kalkınmasını birlikte sağlayarak bölgesine istikrar ve refah ihraç eden bir ülke haline gelmiştir.
Milletçe, bu güven ve istikrar ortamını koruyarak birlik ve bütünlüğümüze, demokrasimize, barışımıza, kardeşliğimize sahip çıkmaya, Cumhuriyetimizin temel değerlerini her türlü sosyal ve siyasi tartışmanın üzerinde tutmaya devam edeceğiz.
Bizi aydınlık geleceğimize taşıyan bu inançla, Cumhuriyetimizin 93. kuruluş yıldönümünü ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı kutluyorum.
Bu anlamlı günde, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere İstiklal Mücadelemizin bütün kahramanlarını,15 Temmuz gecesi eşsiz fedakârlıklarıyla milletimizin gönlünde ölümsüzleşen bütün şehit ve gazilerimizi rahmetle, şükranla anıyor, tüm hemşerilerimizi sevgiyle selamlıyorum.”
KASTAMONU MİLLETVEKİLİ MURAT DEMİR'İN MESAJI
‘Milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır' anlayışıyla yürütülen Millî Mücadele’nin zaferle sonuçlandırılmasının ardından, bir ulusun yeniden dirilişinin simgesi olarak hayat bulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşunun 93. yıl dönümünü büyük bir coşku, heyecan ve kıvançla kutluyoruz.
Milletimizin fertlerini kökeni, inancı, mezhebi, meşrebi, kültürü, kılık-kıyafeti üzerinden ayrıştırmaya kalkan herkes 15 Temmuz’da olduğu gibi Cumhuriyetin ruhuna ve özüne ihanet içindedir. Geçtiğimiz yıllarda, devletle milletin, aynen 93 yıl önce olduğu gibi, birlik ve beraberlik içinde büyük hedeflere yöneldiği bir dönemi hep birlikte inşa ettik. Önümüzdeki dönemde, ülkemizin diğer tüm kazanımlarıyla birlikte bu mirasa da, yine hep beraber sahip çıkmalıyız. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına, hem 2023 hedeflerimize ulaşmış, hem de birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi en üst seviyeye çıkarmış olarak gireceğimize yürekten inanıyoruz.
Bu duygu ve düşünceler ile Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere İstiklal Mücadelemizin bütün kahramanlarını, eşsiz fedakârlıklarıyla milletimizin gönlünde ölümsüzleşen bütün şehit ve gazilerimizi rahmet ve şükranla anıyor, Kastamonulu hemşerilerimin Cumhuriyet Bayramı’nı içtenlikle kutluyorum.
KASTAMONU CUMHURİYET BAŞSAVCISI BÜLENT KANTARCI'NIN MESAJI
Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin 93. yıl dönümünü gururla ve kıvançla kutluyoruz. Öyle bir kutlama ki ilk günkü heyecanla. Zira Cumhuriyet, her şeyini kaybetmiş olan bir milletin ulusal bağımsızlığını kazanabilmek için giriştiği milli mücadelenin sonucunda elde ettiği büyük bir zaferin sonucu iken, bugün geldiğimiz noktada tarihi bir tekerrürle 15 Temmuz gecesi milletine, geçmişine, kendi namusuna ihanet içerisindeki hainleri sahaya sürüp kendileri sınırlarımızdan girmek üzere bekleyen ve Türkiye’yi bölmek, parçalamak isteyen yabancılara karşı milletçe verilen o şanlı mücadele ile yeniden hürriyetimize, özgürlüğümüze sahip çıkışımız aynı ruh, aynı heyecan, aynı vatan ve millet sevgisi, aynı aşkladır.
Tüm dünyaya bugün gururla bir kez daha haykırmalıyız ki Özgürlük ve hürriyet bizim karakterimizdir. Tarih boyunca millet olarak köle yaşamadık ve boyun eğmedik. Bazıları gibi zombileştirilip aklımızı, vicdanımızı başkalarının ellerine, vatanımızı kuzgunlara teslim etmedik. Vatanımıza, milletimize, bayrağımıza, devletimize sahip çıktık ve çıkmaya da devam edeceğiz. İstiklal şairimiz Mehmet Akif’in dediği gibi “Âsım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek: İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek.”
Bu nedenle yüce Türk Milleti, kendine emanet edilen Türkiye Cumhuriyeti’ni, huzur ve refah dolu yarınlara ulaştırmak için hiç şüphesiz ki dün olduğu gibi bugün de el birliği ile çalışacak, istiklaline ve istikbaline her zaman sahip çıkacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile dün Çanakkale’de, Sakarya’da, olduğu gibi bugünde Diyarbakır’da, Hakkari’de, Ankara’da, İstanbul’da 15 Temmuz Köprüsü girişinde canından aziz bildiği vatanı için kanlarını bu toprağa dökmüş tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle bir kez daha yad ediyor Cumhuriyet Bayramınızı en kalbi duygularımla kutluyorum.
TÜBA BAŞKANI PROF. DR. AHMET CEVAT ACAR’IN MESAJI
Milletimizin egemenlik ve bağımsızlık iradesi ve mücadelesinin eseri, “devlet-i ebed müddet” ülküsünün kalıcı bir adımı olan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kazandığımız millî mücadeleyi takiben kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin 93. yılını milletçe idrak etmenin onurunu yaşıyoruz.
Cumhuriyetimizin 93. yılında Türk Devleti ve Millleti, 15 Temmuz hain darbe girişimi ve çeşitli terör örgütlerinin saldırıları şeklinde ortaya çıkan bir tür vekalet savaşı ile karşı karşıyadır. Tarih boyunca olduğu gibi, Milletimiz, bağımsızlık iradesi, azim ve kararlılığıyla bu gibi saldırıların da üstesinden gelecek millet ve devletimizin birlik ve bekasını koruyacaktır. Akademi camiamız da milletimizin bağımsızlık, demokrasi, birlik ve bekası doğrultusunda üzerine düşen görevi yapacaktır.
93. yılında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mızı içtenlikle kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan, millet ve devletimizin birlik ve bütünlüğü, bağımsızlığı, Türkiye Cumhuriyeti’nin beka ve gelişimi için hayatlarını feda eden tüm şehit, gazi ve kahramanlarımızı rahmet ve şükranla yâd ediyorum.
GENÇ TARİHÇİLER KULÜBÜ BAŞKANI MUSTAFA ÇETİNKAYA'NIN MESAJI
Osmanlı devletinden Cumhuriyet anlayışına geçişin zorunluluğu daha 1914’te birinci Dünya savaşının başlamasıyla hissedilmişti. Çünkü Osmanlı sınırları içerisinde bulunan bir çok toprak dış devletler tarafından tehlike içerisine girmişti.
Osmanlı donanmaları Ruslarla Kafkas cephesinde ,İngilizlerle Kanal, Filistin, Suriye, Irak ve Galiçya cephelerinde ve ayrıca önemi çok büyük olan Çanakkale cephesinde mücadele vermeye başlamıştı. Birçok cephede mücadele veren milletimiz artık halsiz bir duruma gelmiş sadece iman gücüyle ayakta durabilir bir hal almışlardı. Silah ve mühimmat bakımından yine öyleydi. Bunun doğruluğu Çanakkale Harbi’nde adeta ispatlanmıştır.
Diğer cephelerin neredeyse yarısından başarılı bir sonuç alınamamış bunun üzerine itilaf devletleri tarafından Osmanlı topraklarını bölmeyi amaçlayan antlaşmalar yapılmıştır. Osmanlı Devletinde Ahmet İzzet Paşa Hükümeti Türk halkının daha fazla ezilmemesi ve ülkenin işgale uğramaması için bir barış mütarekesi yapmaya karar aldı.30 Ekim 1918’de imzalanan bu antlaşma mütarekeden ziyade tam bir teslim oluş vesikası taşımakla kalmamış itilaf devletlerinin, yurdu işgallerini kolaylaştırmıştır. Bu mütareke tam 25 maddeden oluşup Osmanlı aleyhine yöneliktir. Böylelikle Osmanlı Birinci Dünya Savaşına girme bedelini çok ağır bir şekilde ödemiştir.
Bu antlaşmanın neticesinde Anadolu’da birçok yabancı cemiyetler kuruldu ve itilaf devletleri tarafından Osmanlı topraklarının işgali tatbikine başlandı. Birinci Dünya Savaşı sonrasında 1913’ten beri iktidarda olan İttihat Terakki partisinin Talat Paşa başkanlığındaki son hükümeti Ekim 1918’te istifa etti. Ardından 21 Aralık 1918’de Meclis-i Mebusan zaruri sebeplerden dolayı dağıtıldı. Bu olaylardan sonra hükümette istikrar iyice bozulmuş, ülkede başlayan işgallere karşı halk yerel direniş başlatmıştı. Bu direnişleri Millileştirmek ve birbirinden kopuk hareket etmeye başlayan halkı, Mustafa Kemal Cumhuriyet çatısı altında toplamayı hedefliyordu. Bu hedefine ulaşması pek de zannedildiği gibi kolay olmadı.
Bu sırada bütün tehlikelere rağmen 168 mebustan 72’sinin katılımıyla son Osmanlı mebusan meclisi 12 Ocak 1920’de resmen açılarak çalışmalara başladı. Zira İstanbul’da bulunan meclis ciddi tehlikeler altındaydı. Meclisin açılmasından kısa bir süre sonra 28 Ocak 1920’de Misak-ı Milli kararları kabul edildi. Birçok maddeden oluşan bu kararlar itilaf devletlerini iyice hiddetlendi.
Bütün çalışmalara rağmen Mebusan Meclisi bu defa bir daha açılmamak üzere padişah tarafından kapatıldı. Bunun üzerine Mustafa Kemal kendinde ve milletine bir zorunluluk olarak hissettiği Cumhuriyet yolunda ilerlemeye başladı. Bu uğurda başlattığı kongreler neticesinde ilk hasılatı 23 Nisan 1920’ TBMM’yi açmak oldu. Yeni bir yönetime karşı çıkan isyanları önlemek için istiklal mahkemeleri kuruldu. 1 Kasım 1922’de TBMM saltanatı kaldırdı ve Cumhuriyet’in temelleri atıldı. Ancak bu dönemde milli egemenlik prensibinin devletin temel noktası olarak belirlenmesine rağmen devletin yönetim şekli açıkça ibraz edilmemişti. Zor şartlarda oluşturulmuş olan 1921 Anayasası da ihtiyaçlara cevap veremiyordu. Bunun üzerine birde 25 Ekim 1923’te Başbakan Fethi Bey’in istifası ve yeni hükümetin kurulamaması eklendi. Mustafa Kemal artık Cumhuriyet’in ilanının zaruri olduğunu anlayarak 28 Ekim Akşamı Çankaya’daki çalışma arkadaşlarına ‘’Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz’’ diyerek fikrini açıklamıştır.
Aynı gece İsmet paşa ile birlikte 1921 Anayasasının devlet şeklini ifade eden maddelerde değişiklik gören bir kanun tasarısı hazırladı ve 29 Ekim’de meclis de kabul edilmesiyle Cumhuriyet resmen kabul ve ilan edildi. Sıra cumhurbaşkanlığına geldiğinde ise oylamaya 158 milletvekilinin katılımıyla oy çoğunluğu sağlanarak Mustafa Kemal Cumhurbaşkanlığına seçilmişti.
Türkiye’de cumhuriyetin ilanıyla kabine sistemine geçilirken diğer taraftan demokratikleşme cihetinde büyük bir adım atılmış ve çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarken bizlere basamak olacak inkılaplara ortam hazırlanmıştı.
Cumhuriyetin 93’üncü yıl dönümünde biz Türk gençliğine geçmişte de olduğu gibi bu günde pek mühim vazifeler düşmekte ve bu vazifeleri üstlenmek durumundayız.
Milli mücadele döneminde İnebolu’ da vatanın birlik ve bütünlüğüne olan inançları, bağımsızlık ve kurtuluşun meşalesini yüreklerinde ki ateşle alevlendiren gençlerin 1919 yılında tesis ettiği İnebolu Gençler Mahfilinin, bu gün de milli ruh ve hissiyatın derin tesiri ve şuur kaynağından beslenip, bu şuuru yaşatmaya karar veren bir gençlik ve fikir kulübü olarak 29 Ekim Cumhuriyet bayramını kutlar, bu uğurda canlarını feda etmiş bütün şehit ve gazilerimizi minnet ve şükran duygularımızla anar, mukaddesatımız olan ay yıldızlı bayrağımızın ebediyen Türkiye’mizin semalarında dalgalanmasını ve de kadim Türk milletinin istiklal davasının payidar olmasını temenni ederiz.
KASTAMONU GÜNCEL'İN MESAJI
Türkiye Cumhuriyeti’nin 93. yıl dönümünü gururla ve kıvançla kutlamaktayız. Cumhuriyet, her şeyini kaybetmiş olan bir milletin ulusal bağımsızlığını kazanabilmek için giriştiği milli mücadelenin sonucunda elde ettiği büyük bir zaferin sonucu iken, 15 Temmuz gecesi ihanet kalkışması içerisindeki hainleri sahaya sürerek Türkiye’yi bölmek, parçalamak isteyen yabancılara karşı milletçe verilen o şanlı mücadele ile yeniden hürriyetimize, özgürlüğümüze sahip çıkışımız aynı ruh, aynı heyecan, aynı vatan ve millet sevgisi, aynı aşkladır.
Bu nedenle yüce Türk Milleti, kendine emanet edilen Türkiye Cumhuriyeti’ni, huzur ve refah dolu yarınlara ulaştırmak için hiç şüphesiz ki el birliği ile çalışacak, Atatürk ilke ve devrimlerine her zaman ve her konumda sahip çıkacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile dün Çanakkale’de, Sakarya’da, olduğu gibi bugünde Diyarbakır’da, Hakkari’de, Ankara’da, İstanbul’da 15 Temmuz Köprüsü girişinde canından aziz bildiği vatanı için kanlarını bu toprağa dökmüş tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle bir kez daha yad ediyor Cumhuriyet Bayramınızı en kalbi duygularımızla kutluyoruz.